OluÅŸturulma Tarihi: Ocak 31, 2000 00:00
Merhabalar :)) Washington Post'un manşetinde ABD'ndeki bir yasal düzenleme yer almış. Bizim "hormonlu" dediğimiz yiyeceklerle ilgili... "Gıda genetiği" konusuyla ilgili olarak bir grup yiyeceğin alım-satımına ciddi kısıtlamalar getiriliyormuş.Belki hatırlayacaksınız, üç hafta kadar önce, ABD'nde çeşitli genetik çaprazlamalarla oluşturulan gıda türlerinin Avrupa pazarlarında kendine yer bulmakta zorlandığına dair bir
haber özeti vermiÅŸtik. Åžimdi artık iç pazarda da kısıtlama yoluna gidiyorlar, üreticiyi doÄŸal gıda üretimine yönlendirmek için...New York Times'ın manÅŸetinde "Eyaletler ve ÅŸehirler cezaevlerinin kontrolünü yargının elinden alıyor" baÅŸlıklı bir haber vardı. Yargıçlar yıllardır cezaevlerini denetler ve "kalabalık", "bakımsız", "pis" vs. bulurlarmış. Buna karşılık, 1996'da yürürlüğe girmiÅŸ olan bir federal yasaya iÅŸaret ederek yerel yönetimler bir bir "bizi denetleyemezsiniz" demeye baÅŸlamış merkezi yargıya... Aralarında New York ÅŸehrinin de bulunduÄŸu bir grup yerel idare diÄŸer eyalet ve ÅŸehirlere de kendilerini takip etmeleri yönünde çaÄŸrıda bulunmuÅŸlar.San Francisco Gate'in manÅŸetinde, AT&T'ye karşı antitröst davasını baÅŸlatan yargıç Harold E. Greene'nin vefat haberi vardı. Yargıç 76 yaşındaymış.San Francisco Examiner'ın manÅŸetinde iki haber. Biri, Hindistan'dan gelip ölen kızların evsahibi olan ve kızlara cinsel tacizde bulunduÄŸu kesinleÅŸen Hint asıllı rantiye'nin haberi... Adalet isteyen bir grup ABD vatandaşı Hintlinin restoranı önünde pankartlar taşıyarak ve sloganlar atarak yürüyüş yapmışlar... "Reddi hapishaneye" diye bağırdıklarını yazmış gazete.Ä°kinci haber "AÅŸkın Gücü: Bir YaÅŸam ArmaÄŸanı" baÅŸlığı altındaki bir organ transplantasyonu haberi. EÅŸi ölmek üzere olan bir adam böbreÄŸinin birini karısına vermiÅŸ. Her ikisi de saÄŸlıklı imiÅŸ. Yanyana iki yatakta ve ameliyat sonrasında yatar halde resimleri de var... HoÅŸ tipler...New York Post'un ilk sayfa haberlerinden biri Al Gore'un Cumartesi günü, ve "ilk kez", "kürtaj konusundaki fikrini deÄŸiÅŸtirdiÄŸini beyan ettiÄŸini" bildiriyor. Bill Bradley'nin bir süredir kendisini "böylesine duygusal bir konuyu sömürü malzemesi yapmakla suçlamasından sonra", o da "bu konudaki görüşüm deÄŸiÅŸti" ÅŸeklinde konuÅŸmak zorunda kaldı demeye getiriyor gazete. Her ikisi de Demokratların baÅŸkan adaylarından biliyorsunuz... Bradley, baÅŸtan beri "kadının kendi bedeni üzerindeki hakkı"nı savunuyor. Gore ise baÅŸtan "kürtaj yasak olmalı" derken sonradan ağız deÄŸiÅŸtirip "yani kurumların denetiminde olması gerekiyor" ÅŸeklinde kıvırttı. Bradley de affetmedi tabi.USA Today'in manÅŸet haberinde ABD Ulusal GüvenliÄŸine ait bilgisayardaki dataya eriÅŸimde geçtiÄŸimiz hafta içinde çok ciddi bir sorun yaÅŸandığı bildiriliyor. Ulusal Güvenlik Ajansı resmi olarak doÄŸrulamış haberi.Data'ya birÅŸey olmamış ama eriÅŸimde ciddi bir sorun yaÅŸanmış. Bu güne kadar yaÅŸanan en büyük ve ciddi sorun olduÄŸunu söylüyor USA Today... Geçen hafta salı gününden baÅŸlayarak PerÅŸembe'ye kadar kayıtlara eriÅŸememiÅŸler ama sorun giderilmiÅŸ...The Sunday Times'da bir baÅŸka üst düzey bürokratın yolsuzluk haberi... Bir borsa yolsuzluÄŸuna adı karışan Geoffrey Robinson'ın yeni kirli çamaşırları ortaya çıkmış. Daha önce çalıştığı firmaya ait bilgileri kötüye kullanmaktan yargılanacak Robinson. ("Bir baÅŸka" derken, bu birkaç ay içinde, Hamilton'dan sonraki ikinci demek istemiÅŸtim; bizim bürokratları kastettimse ne olayım.)Al Gore hemen tüm Ä°ngiliz gazetelerinde yer almış. Hepsinde de "sahtekar" sözcüğü Gore'un adının önüne yerleÅŸtirilmiÅŸ ÅŸekilde... Adamlar ağızlarından çıkan her kelimenin hesabını veriyorlar görüldüğü üzere... darısı başımıza.The Observer'ın manÅŸetinde yine bir "saÄŸlık hizmeti" skandalı... Son yapılan araÅŸtırmalardan birinde, Ä°ngiltere'deki devlet hastanelerinde yaÅŸlı hastaların iki günden fazla tekerlekli yataklarda bekletildiÄŸi, hatta bakılmayı bekleyen kimi hastaların yerde yatırıldığı açıklanmış. Bizimkiler duymasın... "Avrupa TopluluÄŸu'na girmek için saÄŸlık sektöründe iyileÅŸtirme yapmaya gerek yokmuÅŸ demek ki" deyiverirler maazallah...Yarın görüşürüz :)) Ece S. - 31 Ocak 2000, Pazartesi Â
button