Merhabalar x :-)) Bu ne tatsız bir gün böyle... Bizim gazetelerde de ölümler, intiharlar, savaÅŸlar, yabancı gazetelerde de... San Francisco Examiner'da geçtiÄŸimiz Ekim ayında kocası tarafından öldürülen Nina Liebman'ın öyküsü fotoÄŸraflı olarak ve manÅŸette yer almış. Haberin uzunluÄŸu akıllara seza... FotoÄŸraf hariç dört gazete sayfasını dolduracak uzunluktaki haberin kaç karakter olduÄŸuna da baktım: 55.000 küsur. Bizdeki bir köşe yazısının ortalama 3000 vuruÅŸ olduÄŸunu düşünürseniz, bu yaklaşık 19 köşe yazısı uzunluÄŸunda bir haber. Son derece aklı başında ve entellektüel bir çiftmiÅŸ bunlar, ve fakat kadın bir baÅŸkasına aşık olup boÅŸanmak istemiÅŸ. Adam da yavaÅŸtan kafayı yiyip bıçaklamış kadını. Polisten savcıya, aile büyüklerinden arkadaÅŸlara, çocuÄŸun öğretmeninden mahalle kasabına kadar herkesle görüşmüş Examiner. Haberin içindeki bir cümlede açık olarak da ifade edildiÄŸi üzere, haberin genel yorum ve teması ÅŸu: "Kimsenin aklıbaşında göründüğüne bakmayın, herkes cinnet geçirebilir ve böyle bir olay sizin de başınıza gelebilir!" San Francisco Gate'te de 9 Aralık'ta kaybolan Xiana Fairchild adlı kız çocuÄŸunu aramak üzere 9 Ocak'ta yapılması planlanan büyük çaplı aramanın ilanı manÅŸette yer almış. Kızın annesinin erkek arkadaşının çeliÅŸkili ifadeleri kendisini bir numaralı zanlı konuma getirmiÅŸti geçen hafta... Xiana'nın okuldan bir kız arkadaşının anne-babası bu olaya baÅŸ koymuÅŸ bir ÅŸekilde küçük kızı arıyor ve bir an önce durumun aydınlığa kavuÅŸması için kendilerini harap ediyorlar... Washington Post'un manÅŸeti Sudi Arabistan'a ayrılmış. BaÅŸlık: "Sudi Arabistan Fırtınadan Sonra Huzura KavuÅŸtu" ÅŸeklinde... 90'larda baÅŸlayan Körfez Krizi'ni müteakiben ülkenin geçirdiÄŸi evrimin ve ilk dönemlerdeki dirençli ve olumsuz yaklaşımının yerine bugün daha uzlaÅŸmacı bir politika sergilediÄŸinin haberi. Prens Abdullah'ın popüler bir alışveriÅŸ merkezine gidip orada herkesin gözüönünde fast-food yemiÅŸ olmasının bile olumlu bir iÅŸaret olduÄŸu kanaatinde W. Post. Ve diyor ki: "Sudiler bugün, Dünya Ticaret Organizasyonu'yla daha yakın ve organik bir iliÅŸki içine girmek konusunda çok aktif bir politika sergiliyorlar". Ãœlkelerinde yabancı yatırımcıların ticari faaliyetlerine de izin veren Sudiler hakkında, bir ekonomi analisti "artık Dünyanın kendi beklentileri doÄŸrultusunda deÄŸiÅŸmeyeceÄŸi gerçeÄŸini kavradılar" demiÅŸ. The New York Times'ın ilk haberi ise ABD'de yaklaÅŸan baÅŸkanlık seçimleri ile ilgili olarak kimin ne kadar kampanya parası olduÄŸuyla ilgiliydi. Özetle Cumhuriyetçilerin parası Demokratlarınkinden çok daha fazlaymış ve de Demokratlar bu fark yüzünden Beyaz Saray'da bir dönem daha hüküm süremeyeceklerine kanaat getirip bunalıma girmiÅŸ vaziyetteler. Cumhuriyetçilerin televizyonlarda deliler gibi ve milyonlarca tanıtım ve kampanya filmi yayınlatmaları halinde bile Beyaz Saray yolunun kendilerine açılacağı görüşünde Demokratlar. Åžanslarını üçe, hatta dörde karşı "bir" gibi görüyorlarmış. New York post'un ilk haberi "Yirmi Bir" adlı ve televizyonda yayınlanan bir bilgi yarışmasıyla ve girdiÄŸi her yarışmayı kazanan bir rekortmen Amerikalıyla ilgiliydi. Herbert Stempel adlı amerikalının daha önce de Yirmi Bir'e girdiÄŸi ve ÅŸampiyon olup bolca para kazandığı anlaşılıyor yazıdan. Sanırım aynı kiÅŸi bir kez daha yarışmacı olamıyormuÅŸ ama Stempel "davet ederlerse yine Ä°kinci haberse grip salgınıyla ilgili... Bu ilginç, çünkü tıpkı burada da olduÄŸu üzere hemen tüm Avrupa ülkelerinde çok ciddi bir "grip" sorunu yaÅŸanıyor. New York Post'taki haber bunun ABD için de geçerli olduÄŸunu gösteriyor. Röportaj yapılan hastanede boÅŸ yatak kalmadığı bildiriliyor. "Ä°ÅŸin kötüsü" demiÅŸ baÅŸhekim, "hastane personelinin de büyük kısmı gripli"... Antibiyotikleri kullana kullana herÅŸeye dirençli canavar mikroplar yarattık vesselâm -bu satırların yazarının ÅŸu an 38.7 Santigrad derece ateÅŸi olduÄŸunu da söylemeden geçemeyeceÄŸim! Los Angeles Times'daki bir haber ilginçti... Bill Clinton, gelecek onyılların en ciddi problemlerinden biri olarak iÅŸaret ettiÄŸi "dijital terör" konusunda bir açıklama yapmış. Terör, bilgisayarlarının başında oturan "hacker"ların iÅŸi olacak ve ateÅŸli silahlar ve bombaların yerini "yazılımlar" alacak deniyor... Ä°ngiliz gazetelerine bakalım biraz... The Sunday Times manÅŸetini Britanya üzerinden Libya'ya kaçırılmaya çalışılan "scud"lara ayırmış. Gatwick Havaalanında ele geçen scud parçalarından sonra baÅŸlayan geniÅŸ çaplı araÅŸtırma ve operasyon sürüyormuÅŸ. Åžu günlerde batı Londra'da açılacak olan Libya BüyükelçiliÄŸinin açılışının da sorgulamalar nedeniyle erteleneceÄŸinin bildirildiÄŸi haberde Kaddafi'nin "konuyla alakam yok" havalarına girme planlarıyla "ciddi bir kumar oynadığı" yorumu yapılıyor. Observer'ın manÅŸet haberi Ä°ngiltere'deki grip salgınına ayrılmış. Hükumetin konuyla ilgili olarak yaptığı açıklama da konunun ciddiyetine iÅŸaret ediyor. Özellikle de 10 yıl önceki grip salgınında 26.000 kiÅŸinin ölmüş olması Ä°ngiltere'de ciddi bir panik yaratmış durumda. Neredeyse tüm hastanelerde, acil olmayan tüm ameliyatların ertelendiÄŸi ve yatakların gripli hastalara ayrıldığı bildiriliyor. Hastaların Fransa'ya sevkedilerek orada tedavi altına alınması da düşünülen tedbirler arasındaymış... Benimki de Ä°ngiliz Gribi olmasın sakın?!!! Yarın görüşürüz -inÅŸallah x :* Ece S. - 10 Ocak 2000, Pazartesi Â