ÇOCUKLARI GÃœLDÃœRENLER ÇOK YAÅžASIN...Merhabalar x :-)) New York Times'ın ve New York Post'un manÅŸetinde aynı haber vardı. New York toplu taşıma sektöründe çalışanlar ÅŸehir yaÅŸamını altüst edecek grev kararlarından vazgeçirtilmiÅŸ. Belediye BaÅŸkanı Giuliani de "ÇarÅŸamba günü herÅŸey normal seyrinde olacak, meraklanacak birÅŸey yok" mealinde bir demeç vermiÅŸ. NY Times'ın ikinci sıradaki haberi ilginç. Alman Endüstrisi ve Hükumeti uzunca bir süredir sıkı pazarlık yaptığı bir konuda yaklaşık bir uzlaÅŸmaya varmış: "Nazi'lerin köle olarak çalıştırdığı işçilerine (veya mirasçılarına herhalde) 5 Milyar Dolarlık bir tazminat ödenecek"miÅŸ. Pazarlık tam olarak sonuçlanmış deÄŸil, zira hükumet meblağı arttırmak yönündeki ısrarını sürdürüyormuÅŸ. Tazminatın sadece Yahudilere deÄŸil, çalışma kamplarında veya baÅŸka alanlarda çalıştırılan her ırk, din ve ulustan kiÅŸilere ödenmesi öngörülmüş. Ayrıca sadece işçi olarak çalıştırılan deÄŸil, muhtelif nedenlerle maddi kayba uÄŸrayan Yahudiler de tazminat alabilecek deniyor haberde. Kurucuları arasında Almanların da olduÄŸu Amerikan firmaları da tazminat ödeyeceklermiÅŸ. Herhalde diÄŸer Avrupa ülkeleri de buna dahil edilmiÅŸtir. Los Angeles Times Alman Sanayicilerinin Nazi maÄŸdurlarına ödeyeceÄŸi tazminat'ı manÅŸet yapmış. Ä°kinci haber malulen emekli olan Amerikan işçilerine ayrılan bütçedeki artış. Birsürü muhataralı durum, tartışma... Gazetede dikkati çeken bir haber de NATO'nun nükleer silahlar konusundaki politikasıyla ilgili. "Ä°lk deneme yasağı" olarak ifade edilebilecek bu politika baÄŸlamında nükleer silahların kullanımına iliÅŸkin kısıtlamalar getiriliyor. Hepsini kaldırıp atamıyorlar bir türlü!! Neyse, bu da birÅŸey tabii... Washington Post'un manÅŸetindeki baÅŸlık: "Nefretin Yeni Yurdu". Bu yurt Internet oluyor! Taciz edici, aÅŸağılayıcı, küfürlü yayınlarla veya illegal kampanyalarla mücadele, ve bu konudaki yasal sınırlandırmaları tespit ve tesis etme çabaları hakkında bir yazı. Yazıda özellikle de ırk ayrımcılığı yapılıyor diye feryad eden "renkli" vatandaÅŸların (zenci/negro denmiyor artık, diÄŸer ırkları da kapsamak ve negatif anlamları bertaraf etmek üzere "colorful" deniyor) takibini tartışmışlar. Karalama Kampanyalarıyla Mücadele BirliÄŸi BaÅŸkanı Abraham Fox: "10 yıl önce biri çıkıp da bizim ve bizim gibi kuruluÅŸların bu alanda emek ve para sarfedeceklerini söylese ona 'ne içtin' diye sorardım" diyormuÅŸ. Ä°kinci haber Panama Kanalı'nın bugün yapılacak törenle Panama'ya iade edileceÄŸi haberi. Eski BaÅŸkan J. Carter "Bu sizindir" sembolik ifadesiyle 51 mil uzunluÄŸundaki su yolunu sahiplerine teslim edecekmiÅŸ. Haberin yazarı Serge F. Kovaleski, olayın, ABD'nin Orta Amerika üzerindeki gücünün sona ermesinin sembolik bir ifadesi olduÄŸu yorumunu yapmış. (Kanalın uzunluÄŸundaki "mil"in deniz mili mi kara mili mi olduÄŸu belirtilmemiÅŸ. Hani su yolu ya, deniz mili de olabilir belki diye düşündüm. Kafayı mı yiyorum? Ne münasebet, sırf siz mutlu olun diye günde 4-5 saat ecnebî gazeteleri okuyorum hepsi bu!) San Francisco Examiner'da Demokrat Vali Willie Brown'ın salı günü Tom Ammiano'ya galebe çalarak ikinci kez seçildiÄŸi haberi vardı. Brown son on yıldır iki dönem üstüste vali seçilen ilk kiÅŸiymiÅŸ. Ammiano eÅŸcinselmiÅŸ ve bunu da açıklamakta beis görmemiÅŸ. Gazete "en liberal Amerikan ÅŸehrinde bile olsa bugün için fazla liberal bir adaydı zaten" yorumunu yapıyor. Ä°ngiliz gazetelerine gelelim... Independent'ta, Ä°ngiltere'de çocuk suistimalleriyle ilgili "imdat" aramalarının Noel tatilinde arttığı haberi vardı. Hem ÅŸiddet hem de seks baÄŸlamında. Büyükler iÅŸte deÄŸil evde oldukları, Noel stresli bir dönem olduÄŸu ve insanlar daha fazla alkol aldıkları için diye yorum yapmışlar. Noel tatili ve çocuk!!! Düşünebiliyor musunuz?!! Bu tatil'in tüm ÅŸatafatı sırf onlar mutlu olsun diye deÄŸil mi? Noel Baba kırmızısı... Åžiddet... Cingıl Bels! The Times'ın manÅŸet haberi Fransızların Ä°ngiltere'den et almama kararının yarattığı krizin yeni aÅŸamasıyla ilgiliydi... Hep söylüyorum, Ä°ngiltere'deki dana psikiatristlerinin formasyonunda bir problem var. Bir haber de The Guardian'dan ve Nelson Mandela'nın bahçesiyle ilgili. BBC1'de bir program var "Ground Force" diye. Gelip bahçenizi dizayn ediyorlar. Mandela'nın karısı da programı aramış. Yapımcılar ve bahçe tasarlama ekibi geçen haftasonu Mandelaların üç günlük Amerika gezisi sırasında ekipçe gidip evin bahçesini düzenlemiÅŸler. 1000 Sterlinlik bir bütçeden sözedildiÄŸine göre bahçe öyle ahım ÅŸahım bir büyüklükte deÄŸil herhalde. Herneyse... Ev sahipleri Amerika'dan dönmüş, Nelson Mandela'ya da sürpriz olmuÅŸ. Bahçedeki çalışma, ya da bahçenin "ne idi, ne oldu" öyküsü 2 Ocak'ta BBC1'de yayınlanacakmış. Bu Ä°ngilizlerin çocuksu bir yanı var. HoÅŸuma gidiyo'... Tüm Amerikan ve Ä°ngiliz gazetelerinde yer alan bir haberi en sona bıraktım: Peanuts'ın yaratıcısı Schulz'un salı günü emekliliÄŸini ilan ettiÄŸi haberini. Schulz, saptanan kanserli bir kütlenin alınması amacıyla geçirdiÄŸi batın ameliyatından sonra yaÅŸamının bundan sonraki bölümünü ailesiyle ve "ertesi güne iÅŸ yetiÅŸtirme telaşı olmaksızın" geçirmek istediÄŸini söylemiÅŸ. Favori Snoopy öykümü anlatıyorum: Gecenin bir yarısı... Herkes uykuda. Charlie brown'ın kapısı çalınıyor; uyanıp açıyor. Kapıda Snoopy. Soruyor: "YaÅŸamın anlamı ne sence?" Charlie Brown bir an durup düşünüyor ve hemen içeri koÅŸup aÄŸzına kadar doldurduÄŸu mama kabını Snoopy'ye uzatırken cevap veriyor: "Ä°ÅŸte bu." Yıllardır her gün en az bir bant karikatürü yayınlanan Schulz'un daha uzun yıllar ailesiyle ve mutlulukla yaÅŸaması dileÄŸiyle... Yarın görüşürüz x :* Ece S. - 16 Aralık 1999, PerÅŸembe Â