Güncelleme Tarihi:
Konya’nın Taşkent İlçesi’ne bağlı Balcılar Köyü’nde doğan Hasan Hüseyin Kahrıman, 6 yaşındayken şizofreni hastası olan babası tarafından köye 10 kilometre uzaklıktaki bir dağa tek başına bırakıldı. Dağda ilk geceyi tek başına geçiren oğlunun hayatta kaldığını gören baba, ertesi gün ona tavuk, horoz ve arı getirdi. Kahrıman, tavukların yumurtası ve avladığı hayvanlarla 15 yaşına kadar, hafta içi gittiği ilkokul dışında dağdan hiç ayrılmadı.
‘HASTALIĞINI SONRA ÖĞRENDİK’
Gazete Habertürk'ten Aykut Yılmaz'ın haberine göre o dönemde hiç arkadaşının olmadığını, hiçbir çocukla oyun oynamadığını söyleyen Kahrıman, “Biz 5 kardeşiz ve kardeşlerimin hepsi dağdan korkar. Babama ‘Beni neden buraya bırakıyorsun?’ dediğimde, ‘Çok cesaretli bir çocuk olacaksın’ derdi. Annem ‘Çocuğumu dağda bırakma’ derdi. Ama onu dinlemezdi. Babamın şizofreni hastası olduğunu sonradan öğrendik, 2 yıl önce de kaybettik” dedi.
Doğadaki hayvanlardan hem avlanma tekniklerini hem de soğuktan korunmanın yollarını öğrendiğini ifade eden Kahrıman, “Bir fare yuvasını sökünce yuvada ardıç kabukları buldum. Fare bunu yapmışsa, ardıç kabuklarının soğuktan koruyacağını düşündüm. Ardıç kabuklarını toplayıp içinde uyurdum” diye konuştu.
Kahrıman, en iyi arkadaşlarınınsa tilkiler olduğunu belirtti. Tilkileri beslerken zamanla kendilerine alıştırdığını kaydeden Kahrıman, beslediği tilkinin araba çarpması sonucu ölümüne çok üzüldüğünü anlattı.
‘KÖYLÜLER, ‘MESLEK EDİN’ DİYE UYARDI’
Köylülerin dağda tek başına yaşadığını, kışın ayak izlerinden öğrendiğini dile getiren Kahrıman, köylülerin kendisine, “Dağda tek başına hayat olmaz. Bir meslek edin” uyarısında bulunduğunu söyledi. Bunun üzerine 15 yaşında dağdan kopmak zorunda kaldığını vurgulayan Kahrıman, insanlara alışmasının zaman aldığını aktardı.
YILANI KURTARDI AVCILIĞI BIRAKTI
Rakımı 2 bin metrenin üzerindeki dağda yaşadığı dönemde hayvanları gözlemlediğini ve avlanma taktiklerini onlardan öğrendiğini belirten Kahrıman, 11 yaşına geldiğinde babasının kendisine tüfek getirdiğini de ifade etti. Tüfekle avlanıp bir süre öyle beslendiğini söyleyen Kahrıman, suya giren bir yılanı boğulmak üzereyken kurtardıktan sonra avlanmayı bıraktığını anlattı.
Şu an Hadim İlçesi’nde düzenli bir işte çalıştığını kaydeden Kahrıman, hafta sonlarını iple çektiğini dile getirdi. Kahrıman, “Dağda çok huzurluydum, dağa gitmeye ara verdiğim dönemde huzurum gitti. Nefes almakta zorlanıyordum. Şeker hastalığı çıktı. Tekrar dağa çıkmam gerektiğini düşündüm. Artık dağdan hiç vazgeçmiyorum” ifadesini kullandı.
VAHŞİ HAYVANLARA YEM BIRAKIYOR
Dağda elma yetiştiren Kahrıman, bu elmaları satmayarak kışın kuşların yemesi için bırakıyor. Kahrıman, vahşi hayvanları için su kaynaklarının çevresinde sulaklar yapıyor. Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın vahşi hayvanlar için yemleme çalışması yaptığı sahada, ulaşılamayan noktalara ise Kahrıman tek başına gidiyor ve hayvanlara yem bırakıyor. Kahrıman, bakanlığın tescillediği 2 bin yaşındaki ardıç ağacının gönüllü koruyuculuğunu da yapıyor.