6 gün sonra: İddialar iftira
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 18, 2008 07:00
AKP Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli, CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Silivri’de imar değişikliği karşılığı, 1 milyon dolar iş takibi parası aldığı iddialarını altı gün sonra medya önüne çıkarak yalanladı.
Dişli, iddiaların hepsini "iftira" olarak nitelendirdi ve savcılığın Kılıçdaroğlu’nun açıklamasından üç gün önce 8 Ağustos’ta konuyla ilgili takipsizlik kararı verdiğini söyledi.
Elindeki belgeleri dağıtmayan Dişli, "uygun gördüğü takdirde ilerde bir televizyon programında soruları yanıtlayabileceğini" kaydetti. Dişli, arazinin imar değişikliğinde kendisinin hiçbir etkisinin olmadığını ve İstanbul ve Silivri belediyelerinden hiç kimseyi aramadığını, görüşmediğini ve talepte bulunmadığını söyledi. AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ ile bilikte medyanın karşısına çıkan Dişli, basın toplantısı yapmakta gecikmesinin nedenini "gerekli belgeleri toplamak" olarak açıkladı.
CHP’lilere de baskı mı yaptım
Önceden hazırladığı metni okuyan Dişli, "İmar izninde CHP’li üyelerin de onayı var. Onlara da mı ben baskı yaptım?" dedi. Dişli, Akademi Ofset’in sahibi Mehmet Karasu ile anlaşmazlığa düşerek dava açan Aziz Sezginer’i suçladı. Sezginer’in Karasu’ya karşı açtığı tüm davaları kaybettiğini, son olarak Silivri Cumhuriyet Savcılığı’nın takipsizlik kararı vermesinin ardından konuyu basına vermekle tehdit ettiğini söyleyen Dişli, sözlerine şöyle devam etti:
"8 Ağustos 2008 tarihi önemli. Çünkü, Sayın Kılıçdaroğlu, 11 Ağustos 2008’de basının karşısına çıktı. Aziz Sezginer, Mehmet Karasu’ya giderek kendisine açıktan ödeme yapılmazsa, ilgili evrakla çarpıtarak CHP’ye gideceği yönünde şantaj yapmıştır. Şimdi ben de soruyorum; Sezginer bu belgeyi Sayın Kılıçdaroğlu’na kaç paraya sattı, Kılıçdaroğlu açıklamalı. Hem medya, hem de CHP bir kişinin tehdit ve şantajına alet oldu. Bu ne hukuka, ne ahlaka sığar. Hiçbir şeye sığmaz.
Arsayı, imar değişikliğinden sonra Akademi’nin TESCO-KİPA’ya satmasının ardından, bu şirketin Silivri Belediyesi’ne yaptığı 325 bin YTL’lik bağışın altına, daha önce imar değişikliğine karşı çıkan CHP’li 4 belediye Meclis Üyesi de imza atarak onay verdi. Rüşvet vererek imar değişikliğiyle arsayı aldılarsa, niye onay verdiler?"
Bordro gösterdi
Yurtiçinden ve yurtdışından belge toplamayı sürdüreceğine kaydeden Dişli, emekli olmadan önce yurtdışında 24 bin 464 Euro maaş aldığını, ayrıca jestiyonlar aldığını belirterek, maaş bordrosunu gösterdi. Basın toplantısının sonunda soruları yanıtlamayan Dişli, gazetecilerin ısrarlı soruları üzerine "Bu işin ortası olmaz, ya inanır ya inanmazsınız. Mutlaka inanmayanlar da olur" dedi.
1 milyon dolar getirmedim
Dişli, Kılıçdaroğlu’nun açıkladığı belgede iki kişinin daha imzası bulunduğuna dikkat çekerek, "Rüşvet belgesine iki şahit tutulur mu? Bu belge hukuki bir metin değildir" dedi. Dişli, Denizbank’a teminat olarak gösterdiği söylenen 1 milyon doları yurtdışından getirmesi konusundaki sorular üzerine "Hiçbir zaman 1 milyon doları Türkiye’ye getirdim demedim. Şahsi birikimlerim dedim" diye konuştu.
CHP pişkin
Şaban Dişli’ye basın toplantısında eşlik eden AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, "CHP, AKP ile olan mücadelesini gayrımeşru yöntemlerle birilerine alet olarak yapıyor" dedi. Bozdağ, daha önce
de Önder Sav’ın yasadışı dinlendiği iddiasını ortaya atan bu partinin, özür dilemediğini ve "Pişkince" hareket ettiğini savunarak, "Konuyu Türk Milletinin vicdanına emanet ediyoruz" dedi.
Elindeki belgeleri dağıtmayan Dişli, "uygun gördüğü takdirde ilerde bir televizyon programında soruları yanıtlayabileceğini" kaydetti. Dişli, arazinin imar değişikliğinde kendisinin hiçbir etkisinin olmadığını ve İstanbul ve Silivri belediyelerinden hiç kimseyi aramadığını, görüşmediğini ve talepte bulunmadığını söyledi. AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ ile bilikte medyanın karşısına çıkan Dişli, basın toplantısı yapmakta gecikmesinin nedenini "gerekli belgeleri toplamak" olarak açıkladı.
CHP’lilere de baskı mı yaptım
Önceden hazırladığı metni okuyan Dişli, "İmar izninde CHP’li üyelerin de onayı var. Onlara da mı ben baskı yaptım?" dedi. Dişli, Akademi Ofset’in sahibi Mehmet Karasu ile anlaşmazlığa düşerek dava açan Aziz Sezginer’i suçladı. Sezginer’in Karasu’ya karşı açtığı tüm davaları kaybettiğini, son olarak Silivri Cumhuriyet Savcılığı’nın takipsizlik kararı vermesinin ardından konuyu basına vermekle tehdit ettiğini söyleyen Dişli, sözlerine şöyle devam etti:
"8 Ağustos 2008 tarihi önemli. Çünkü, Sayın Kılıçdaroğlu, 11 Ağustos 2008’de basının karşısına çıktı. Aziz Sezginer, Mehmet Karasu’ya giderek kendisine açıktan ödeme yapılmazsa, ilgili evrakla çarpıtarak CHP’ye gideceği yönünde şantaj yapmıştır. Şimdi ben de soruyorum; Sezginer bu belgeyi Sayın Kılıçdaroğlu’na kaç paraya sattı, Kılıçdaroğlu açıklamalı. Hem medya, hem de CHP bir kişinin tehdit ve şantajına alet oldu. Bu ne hukuka, ne ahlaka sığar. Hiçbir şeye sığmaz.
Arsayı, imar değişikliğinden sonra Akademi’nin TESCO-KİPA’ya satmasının ardından, bu şirketin Silivri Belediyesi’ne yaptığı 325 bin YTL’lik bağışın altına, daha önce imar değişikliğine karşı çıkan CHP’li 4 belediye Meclis Üyesi de imza atarak onay verdi. Rüşvet vererek imar değişikliğiyle arsayı aldılarsa, niye onay verdiler?"
Bordro gösterdi
Yurtiçinden ve yurtdışından belge toplamayı sürdüreceğine kaydeden Dişli, emekli olmadan önce yurtdışında 24 bin 464 Euro maaş aldığını, ayrıca jestiyonlar aldığını belirterek, maaş bordrosunu gösterdi. Basın toplantısının sonunda soruları yanıtlamayan Dişli, gazetecilerin ısrarlı soruları üzerine "Bu işin ortası olmaz, ya inanır ya inanmazsınız. Mutlaka inanmayanlar da olur" dedi.
1 milyon dolar getirmedim
Dişli, Kılıçdaroğlu’nun açıkladığı belgede iki kişinin daha imzası bulunduğuna dikkat çekerek, "Rüşvet belgesine iki şahit tutulur mu? Bu belge hukuki bir metin değildir" dedi. Dişli, Denizbank’a teminat olarak gösterdiği söylenen 1 milyon doları yurtdışından getirmesi konusundaki sorular üzerine "Hiçbir zaman 1 milyon doları Türkiye’ye getirdim demedim. Şahsi birikimlerim dedim" diye konuştu.
CHP pişkin
Şaban Dişli’ye basın toplantısında eşlik eden AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, "CHP, AKP ile olan mücadelesini gayrımeşru yöntemlerle birilerine alet olarak yapıyor" dedi. Bozdağ, daha önce
de Önder Sav’ın yasadışı dinlendiği iddiasını ortaya atan bu partinin, özür dilemediğini ve "Pişkince" hareket ettiğini savunarak, "Konuyu Türk Milletinin vicdanına emanet ediyoruz" dedi.