Ahmet ERTAN/EDREMİT (Muğla), DHA
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 10, 2008 12:08
BALIKESİR'in Edremit İlçesi’ndeki Kaz Dağları'nda, her yıl ağustos ayının ikinci yarısında Türkmenler tarafından geleneksel olarak gerçekleştirilen 10 günlük ‘Sarıkız’ etkinliklerine, Balıkesir Valiliği Orman Yangınları ile Mücadele Komisyonu'nun önerisiyle ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü'nün onamasıyla özel izin çıktı. Kaz Dağları'ndaki ‘Sarıkız’ etkinliği bu yıl 16- 26 Ağustos'ta yapılacak.
Sarıkız etkinliğinde, yöre Türkmenleri Kaz Dağı'nda buluşup, 500 yıllık geleneklerini yaşatıyor. Etkinlik kapsamında, Balıkesir, Çanakkale, İzmir ve Manisa il ve ilçelerine bağlı Türkmen köylerinden yaklaşık bin aile, bin 726 metre yüksekliğindeki Kaz Dağları'nın Sarıkız zirvesine çadır kuruyor. Türkmenler, Sarıkız’ın son göründüğü yer olduğu ileri sürülen yatırda dua edip namaz kılıyor, kurbanlar kesip, semah dönüyorlar. Yeni evlenen gençler çocuk sahibi olabilmek için dua ederken, geçtiğimiz yıl dua edenlerin yeni doğmuş bebeklerini de Sarıkız yatırına getiriyorlar. Dostlar akrabalar buluşuyor, evlenme çağına gelmiş gençler hayatlarını birleştirecek eşlerini arıyor, aralarında dostluklar geliştiriyorlar. 10 gün süren etkinlikler kapsamında zirveye çıkanlara, şerbet ve lokma ikram ediliyor. Bazı Türkmenler de etkinliklere günübirlik katılıyor.
‘BUGÜNE KADAR HİÇ YANGIN ÇIKMADI’
Ancak bu yıl orman yangınları nedeniyle, ormanlara giriş çıkışların yasak olması, etkinliğin yapılmasını tehlikeye sokmuştu. Görüşmeler neticesinde, 10 gün süreyle Kaz Dağları'nın zirvesine çıkışlar, Balıkesir Valiliği Orman Yangınları ile Mücadele Komisyonu'nun önerisi ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü'nün onamasıyla verilen özel izinle serbest bırakıldı. Kaz Dağı Milli Parkı ve Doğal Hayatı Koruma Şefi Hasan Basri Avcı, yöresel bir etkinlik olan Sarıkız ziyaretlerinin 16-26 Ağustos tarihleri arasında 10 gün süreyle özel bir izinle serbest bırakıldığını söyledi.
Bu ziyaretler sırasında, yıllardan bu yana hiç orman yangını çıkmadığını vurgulayan Avcı, “Normalde Kaz Dağı'na giriş ve çıkışlar özel izne tabi. Ancak bu yöresel bir etkinlik olduğu için, genel müdürlüğümüz özel izin verdi. Zaten, Türkmenlerin hemen hepsi, orman işçiliği yaparak geçimini sağlayan insanlar. Bunun için Kaz Dağları'nı çok iyi tanıyorlar. Giriş ve çıkışlar yine kontrollü olarak yapılıyor. Yalnız bu tarihler arasında yöre insanından giriş ücreti alınmıyor, yerel kılavuz istenmiyor” dedi.
SARIKIZ EFSANESİ
Çanakkale'nin Ayvacık yöresinden ‘Cılbak Baba’ adlı çoban, karısı ölünce küçük yaştaki kızıyla Balıkesir'e bağlı Edremit'in Güre Köyü'ne gelir, sürü sahiplerinden birinin yanına girer. Kızına da boş kalmaması için bir kaç kaz alır. Baba-kız birbirlerine çok bağlıdır. Yıllar geçer, kız büyür, güzelleşir. Yaşlanan Cılbak Baba, hacca gitmeye karar verir. Kızını bir imam ailesinin yanına bırakıp gider. Uzun süren hac seyahati süresince köyün delikanlıları genç kıza evlenme teklif eder. Kız bunları kabul etmeyince gururları kırılan gençler söylentiler yayar. Bu yorumlar bir süre sonra dedikoduya ve iftiraya dönüşür. Genç kız ne dediyse kabul ettiremez, köylüyü suçsuzluğuna bir türlü inandıramaz. Cılbak Baba, hacdan döndüğünde kızı yüzünden dışlanır. Kızını öldürmeye karar verir.
Evden çıktıklarında genç kıza bozuk yumurta atanlar olur, çocuklar bu yüzden ona ‘Sarıkız’ der. Baba ile kız, şimdiki Sarıkız tepesine çıktıklarında Cılbak Baba abdest almak için acele su ister. Ancak verilen suyun tuzlu olması babayı şaşırtır. Babası acele edince Sarıkız, suyu denizden almıştır. Cılbak Baba, kızının ermiş olduğunu anlar, pişman olur, kızının yüzüne bakacak hali kalmadığını söyler uzaklaşır. Baba uzaklaşınca dağın üzerinde büyük bir kara bulut çöker. Bulut kalktığında çobanlar iki ayrı tepe üzerinde onları ölmüş bulur. Oralara gömerek taşlardan türbe yapar. Her yıl bu mezarların bulunduğu ‘Sarıkız Tepesi’ne çıkan Türkmenler, Sarıkız'ın olduğu varsayılan türbenin başına mum dikip, renkli bez parçaları bağlayarak adakta bulunurlar.