Güncelleme Tarihi:
Tasarımda dünyanın en büyük isimlerinin eserleri depremzedeler yararına satışa çıkıyor
PROJENİN DOĞUŞU
Beymen, 17 Ağustos'ta yaşanan deprem felaketinin ardından depremzedelere nasıl destek vereceği konusunda acilen proje geliştirmeye başladı. Yapılan pek çok beyin fırtınasının ardından Beymen'in elindeki imkanların kullanıldığı ve uluslararası boyutta seferberlik yaratacak bir projenin geliştirilmesi gerekliliğine inanıldı. Projenin ana hatları 2-3 haftalık bir sürede şekillendi. Bu doğrultuda Beymen mağazalarında satışa sunulan veya sunulmayan toplam 87 dünya markasına Türk tasarımcılara ve daha önceki yıllarda Beymen Academia Tasarım Yarışması'nı kazanan ve kendi koleksiyonunu yaratan modacıların da dahil olmasının amaçlandığı Beymen Tasarımcılar Sergisi projesi doğdu.
İLK MEKTUP
Tasarımcı ve kurumlara ilk çağrı mektubu 15 Eylül 1999 tarihinde gönderildi. 2000 koleksiyonlarından depremzedelere yönelik bir çift ayakkabı, bir oto portre, bir imza veya bir fotomontaj, kısaca tasarımcının hayal gücünü sınırlamaksızın bir eser yaratılması projenin ana fikrini oluşturdu. Beymen'in çağrısına 61 tasarımcı ve kurum olumlu cevap verdi. Tasarımcılar tarafından hiçbir ücret alınmadan gönderilen ürünlerin büyük bir çoğunluğu 2000 yılı için yapılmış tasarımlar. Dolayısıyla sergide satışa sunulacak ürünler dünyada ilk defa İstanbul'da gün ışığına çıkacak olan tasarımlar olacak.
SERGİ MEKANI
Tasarımcılar sergisi, ‘‘Değişiyorum’’ sloganı ile yeni çağa hazırlanan Akmerkez Beymen'de yer alacak. Akmerkez'in her katında ayrı bir atmosfer yaratacak olan Theme Trades Grubu, 35 kişilik ekibiyle davetlilere sürrealist ve fütüristik bir temayla bir gösteri düzenleyecek.
KOLAY OLMADI
‘‘Bu kadar ünlü tasarımcının ürünlerini toplamak hiç de kolay olmadı. Çünkü hepsinin zamanı çok değerli ve çoğu da çok zor ulaşılan insanlar. Ancak çağrımıza çoğunun olumlu cevap vermesi Türkiye'deki depremin korkunçluğunun tüm dünya tarafından gerçekten algılandığını gösteriyor. Üstelik bu zamanlar, tasarımcıların 2000 ilkbahar yaz için yoğun olarak çalıştıkları, defileler için hazırlandıkları bir dönem. Ama yine de seve seve katıldılar’’ diyor serginin küratörlüğünü yapan Murat Türkili.
EN İLGİNÇLER
Sergiye en ilginç parçalar Jean Paul Gaultier ve Moschino'dan geldi. Gaultier, üzerine kendi el yazısıyla ‘‘Beymen'i destekliyorum, sevgilerle, Gaultier’’ yazan ve koleksiyonunun klasikleşmiş parçalarından olan bir denizci tişörtü gönderdi. Moschino ise üzerinde ‘‘Give’’ (Ver) yazan, kenarında ‘‘Bir çok el ışık saçar’’ işlemesi olan ve daha önce Amerika'da Salvation Army (Hıristiyan Yardımlaşma Örgütü) tarafından da kullanılan ünlü deri eldivenini gönderdi.
KİMLER NE GÖNDERDİ
Versace, tasarım atölyesinden çıkma çerçevelenmiş bir eşarp; Christian Dior, 2000 koleksiyonundan ama tasarımı 50'li yıllarda Bay Dior tarafından yapılmış zebra desenli bir çanta; Cemil İpekçi, çerçevelenmiş kendi desenini; Sergio Rossi, renkli taşlı bir gece ayakkabısı; Alev Ebüzziya, kendi elinin imzalı bir fotoğrafını; Rıfat Özbek bir gece elbisesi; Nina Gill, nakış bir tablo; Bahar Korçan, eski Türk el sanatı ‘tel kırma’ bir kıyafet; Lancel, özel tasarım bir çanta gönderdi. Sergiye katılan diğer tasarımcılar arasında L'Altra Moda, Arzberg, Etro, Barbara Bui, Alberta Feretti, Ermenigildo Zegna, Salviati, Emil Herman, Donaldson, Eterdem, Io La Perla ve Sonia Rykiel de var.
SERGİ İÇİN NE DEDİLER
Strenesse: ‘‘Deprem felaketinden feci şekilde zarar gören insanlardan çok etkilendik.’’
Sergio Rossi: ‘‘Beymen'in trajik depremde evleri yıkılan ve eziyet çeken ailelere destek olacak organizasyonuna katılmaktan memnun olacağım.’’
Moschino: ‘‘Birçok el ışık saçar.’’
Alev Ebüzziya: ‘‘Böyle bir çağrıya katılmamak mümkün mü? Fotoğrafın mesajı çalışan bir el. Deprem bölgesinden ellerimi de kullanarak her yardıma katılmak isterim.’’
Jean Paul Gaultier: ‘‘Beymen'in depremzede ailelere yardım kampanyasını sonuna kadar destekliyorum.’’
Bahar Korçan: ‘‘Yardım amacıyla düzenlenmiş iyi bir projede var olmak tasarımcı olarak beni mutlu etti. Tasarladığım bu kıyafet çok eski bir Türk el sanatı olan ‘Tel Kırma'. Gerçek gümüş ipinden elde tek tek kırılarak işleniyor. Şimdi yine aynı topraklardaki insanlara yardım amaçlı sergileniyor.’’