Ali DAĞLAR / İSTANBUL
Oluşturulma Tarihi: Ekim 28, 2006 00:00
YİMPAŞ’ın uluslararası tutuklama kararıyla aranırken bakanlarla saf tutan, vali ve emniyet müdürüyle bayramlaşan patronu Dursun Uyar hakkında yeni bir suç duyurusunda bulunuldu.
50 Yimpaşzede adına İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvuran avukat Acun Papakçı, Adalet Bakanı Cemil Çiçek’in Hürriyet’in haberleriyle ilgili ’Savcılar tarafından ihbar kabul edilmeli’ açıklamasını hatırlatıp, "Difüzyon kararı, uluslararası tutuklama kararının bir diğer adı olup, Dursun Uyar Interpol’e üye ülkelerde, görüldüğü anda tutuklanmak üzere aranmaktadır. Mannheim Mahkemesi’nin kararı belgede açıkça belirtildiği gibi ’çok acil olarak’ işleme konulsun" dedi. Almanya’da ’kartopu’ adıyla bilinen ’saadet zinciri’ yoluyla dolandırıcılık ve 4 ayrı suçtan yargılanan Uyar’a Türkiye’de de kamu davası açılması istendi.
SAADET ZİNCİRİ KURDU
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan suç duyurusunda Yimpaş Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Uyar’ın, Almanya’nın Mannheim Mahkemesi’nce çıkarılan uluslararası tutuklama kararı (INTERNATIONAL HAFTBEFEHL) uyarınca 19 aydır ’çok acil olarak’ arandığı, olayın Hürriyet’e yansıması üzerine Adalet Bakanı Cemil Çiçek’in, "Savcılar tarafından ihbar kabul edilmeli" dediği anlatıldı. Tutuklama kararında, Almanya’da ’kartopu sistemi’ diye adlandırılan ’saadet zinciri’ yoluyla 1999-2004 arası 4 bin 800 kişiden 180 milyon 759 Euro toplandığı, bunun 39 milyon 859 Euro’sunun, sistemin devamı için geri ödendiği kaydedildi.
Kararda, Almanya’da Faik Gürler kanalıyla Yimpaş Verwaltungs GmbH, Abdullah Çiğdem kanalıyla Aytaç Handelsgesellschaft ve İsviçre’de Yimpaş Group AG’nin kurulduğu, bu şirketlerin içlerinin boşaltılarak toplanan paraların Abdullah Çiğdem üzerinden Frankfurt Yaşarbank aracılığıyla Türkiye’ye aktarıldığı, yine Türkiye’de gerçek olmayan beyanlarla şirket hisseleri alınmış gibi gösterildiği, bu paralardan 45.6 milyon Euro’nun Yimpaş KST Türkmenistan şirketine aktarıldığı anlatıldı.
UYAR KAÇABİLİR
Tutuklama kararında, "Bu faaliyetlerin, şirketler üzerinde tam söz sahibi olan Dursun Uyar’ın kontrolü dışında yapılmasının mümkün olmadığı, güvenin kötüye kullanılarak dolandırıcılık yapıldığına dair kuvvetli deliller bulunduğu, uzun yılları bulacak muhtemel hapis cezası nedeniyle kaçma tehlikesi bulunduğu ve Almanya’daki yargılamaya serbestçe katılmasının mümkün olmadığı" vurgulandı. Dursun Uyar’ın, Alman Ceza Kanunu M.263’e göre dolandırıcılık, M.266’ya göre güvenin kötüye kullanılması, M.55 uyarınca suçun birden çok defa işlenmesi, M.25 uyarınca suçta fail olma, M.112 uyarınca kaçma tehlikesi nedeniyle arandığı kaydedildi.
Uyar’ın Interpol’ce 19 aydır ’görüldüğü yerde tutuklanması’ istemiyle aranma kararının çok acil olarak işleme konulması, Türkiye’de de kamu davası açılması istendi. Kırmızı bülten ve difüzyon kararı esasen ’geçici olarak tutuklama’ talebini içeriyor. Acil durumlarda bütün Interpollere teleks mesajı çekilerek şahsın uluslararası seviyede aranmasına başlanıyor. Kişinin kesin yeri tespit edilmediyse ve bulunduğu ülke iadeyi talebini reddettiyse aranan kişi hakkında kırmızı bülten çıkarılıyor.
KIRMIZI PASAPORTLU KURYE
Avukat Acun Papakçı, Uyar hakkında tutuklama talebinde bulunan Mannheim Savcısı Schoph ile yanlarında bir avukat arkadaşı da olduğu halde özel görüşme yaptıklarını belirterek şöyle konuştu:
"Savcı bize Yimpaş’ın topladığı paraların bir bölümünü Türkmenistan ve Kazakistan gibi Türki cumhuriyetlere gönderdiğini, paraların buradan kırmızı pasaportlu kişilerce kontrolsüz bir şekilde bavullar içinde Türkiye sokulduğunu tespit ettiklerini söyledi."