44 yıl önce 44 yıl sonra

Güncelleme Tarihi:

44 yıl önce 44 yıl sonra
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 12, 2000 00:00

Deniz SİPAHİKitabın ismi; ‘‘Bir İşadamının Köşe Yazıları.’’ Yazarı; Melih Gürsoy. 1994 yılında okuduğum bu kitabı geçen hafta bir kez daha okudum. Melih Gürsoy, İzmir'de sanayici kimliğinin yanında yazarlığıyla da tanınıyor. Kitap, Gürsoy'un birçok gazetede yazdığı köşe yazılarından oluşuyor. ‘‘44 yıl önce, 44 yıl sonra’’, Gürsoy'un 1992 yılında kaleme aldığı bir yazı... Burada ilginç bir tespit yapılıyor. İstanbul Tüccar Derneği, 1948 İktisat Kongresi öncesinde bir rapor hazırlıyor. Bu rapora İzmir Ticaret Odası da tam destek veriyor ve Meclis kararıyla bu fikirlerin savunulmasına karar veriliyor. 18 Kasım 1948 tarihindeki konuşmalardan bazı satırbaşları veriyorum. 1 - Halen devlet elinde bulunan ekonomik teşebbüslerin tedrici bir şekilde özel sektöre devredilmesi. 2 - Devletin sadece özel sektörün çalışmadığı alanlarda faaliyet göstermesi. 3 - İktisadi hayatta devlet müdahalesinden tamamıyla vazgeçilmesi. 4 - İhracat ve ithalat işlerinde formalitelerin azaltılması. 5 - Tüccar, sanayici ve uzmanlardan oluşan bir ekonomik şuranın kurulması. 6 - Ülkenin sosyal şartlarına uygun bir vergi reformunun yapılması, vergi muafiyetlerinin kaldırılarak, mükellefler arasında vergi eşitliğinin sağlanması. * 1948'den bu yana KİT'lerin sayısı daha da büyüdü. Stratejik planlamadan yoksun büyüyen bu hantal yapılar, kara delik olmaya devam ettiler. Daha doğrusu siyasilerin oyuncağı oldular, arpalık olup çıktılar. ‘‘Devlet küçülmeli’’ deyip işbaşına gelenler tam aksini yaptılar; devleti adeta şişmanlattılar. Yazıda yıllardır konuşulan konuların bir türlü çözümlenemediğinden şikayet ediliyor. Gürsoy'un 21 Eylül 1992'deki yazısının üzerinden de tam 8 yıl geçmiş. Yine aynı başlıklar üzerinde tartışıyoruz. Devlet kural koyucu olsun, denetlesin, altyapıyı hazırlasın ama... Müdahaleci olmasın, diyoruz. * Gürsoy, köşesini şöyle bitiriyor. ‘‘Torunlarımızın bizden daha bilgili, ciddi, kararlı ve cesur olmalarını ümid edelim. Çünkü, bu gidişle bu konuların halli herhalde onlara kalacak...’’ İzmir'deki birçok odanın, derneğin, sivil toplum kuruluşunun hazırladıkları raporları inceledikçe hep aynı sözler karşımıza çıkıyor. Problemler, çözüm yolları belli. Dünya değişirken, insanlık farklı konulara kafa yorarken; bizler hala devletin tanımı konusundaki tartışmalara noktayı koyamıyoruz. Gürsoy, ‘‘44 yıl önce, 44 yıl sonra’’ başlıklı bir yazı yazmanın kendisine zor geldiğini söylüyor. Haklı... Dilerim bana da böyle bir yazı yazma mecburiyeti düşmez.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!