42 bin kuş halkalandı

Akdeniz Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Erdoğan, Antalya'nın Manavgat İlçesi Titreyengöl mevkiinde, son üç yılda 151 farklı türde 42 binin üzerinde kuşun yakalanarak halkalandığını ve yeniden doğaya bırakıldığını bildirdi.Prof. Dr. Erdoğan, Alman Werner Prünte ve Reinhard Vohwinkel ile birlikte üç yıldan bu yana yürüttükleri ortak proje çerçevesinde, Titreyengöl mevkiinde kuşların halkalandığını kaydetti. Kuşların halkalanma çalışmalarının bir çok ülkede uzun yıllardır yapıldığını anlatan Prof. Dr. Erdoğan, Türkiye'de de zaman zaman bazı bilim adamlarıyla bu işlemin gerçekleştirildiğini ancak sürekliliği bulunmadığını söyledi. Prof.Dr. Erdoğan, sürekliliğin sağlanması amacıyla bir proje başlattıklarına dikkati çekerek, Manavgat Irmağı ve Titreyen Göl arasında denize yakın bir yerde halkalama istasyonu kurduklarını kaydetti. İstasyonun, aynı zamanda kuşların göç yolları üzerinde bulunduğunu ifade eden Prof. Dr. Erdoğan, böylelikle halkalanan tür ve birey sayılarının büyük rakamlara ulaştığını vurguladı. Prof. Dr. Erdoğan, istasyonun kuruluşundan bu yana geçen süre içinde toplam 151 farklı türde, 42 binin üzerinde kuşun yakalanarak halkalandığını, gerekli ölçümler yapılarak veriler alındığını ve kuşların yeniden doğaya bırakıldığını bildirdi. Erdoğan, bu yıl ilkbahar döneminde halkalanan türler arasında ”saz kamışçını” adlı kuş türünün ilk sırayı, “kındıra kamışçını”nın ikinci sırayı, kır kırlangıcının da üçüncü sırayı aldığını ifade etti. Erdoğan ayrıca, istasyonda Avrupa'da bulunmayan veya az miktarda popülasyona sahip türlerin de yakalanarak halkalandığını ve ölçümlerinin yapıldığını bildirdi. “Halkalama çalışmalarında diğer önemli unsur ise tekrar yakalanmalarıdır” diyen Erdoğan, farklı istasyonlarda yakalanarak halkalanmış ve ölçümleri yapılmış türlerin tekrar yakalanmasının özellikle göç yollarının araştırılması ve değerlendirilmesi bakımından çok önemli olduğunu söyledi. Prof. Dr. Ali Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: “Titreyengöl Manavgat Halkalama İstasyonu, Türkiye'de yapılmak istenen, ancak süreklilik kazanamayan çalışmalara başlangıç ederek, bu alandaki boşluğu dolduracaktır. Dolayısıyla ülkemizdeki kuş varlığı ve çeşitleri en iyi şekilde araştırılarak netlik kazanabilecektir. Bizden sonraki nesillere, doğal güzelliklerimizi ve barındırdığı canlıları gözlemleyebilecekleri bir ülke bırakmak istiyoruz.”KUŞLAR İÇİN ARAŞTIRMA MERKEZİÜniversite bünyesinde ilk Ornitoloji (Kuşbilimi) Araştırma Merkezi Ondokuz Mayıs Üniversitesi bünyesinde faaliyete başladı. Samsun'daki Ondokuz Mayız Üniversitesi Ornitoloji Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Yakup Sancar Barış, merkezin 2003 yılında kurulduğunu, ancak yönetim kurulunun geçtiğimiz aylarda oluşturulmasıyla hizmete başladığını söyledi. Doç. Dr. Barış, merkezin kuşlar konusunda, bölgesel, ulusal ve uluslararası ölçekte araştırmalar gerçekleştireceğini kaydetti. Merkezin, kuşların çeşitlilik tespiti, üreme, kışlama ve göç biyolojisi, ekoloji, habitat kullanımı, popülasyonlarının izlenmesi ve dağılım haritaları da dahil olmak üzere ilgili tüm bilimsel alanlarda araştırmalar yapacağını belirten Doç. Dr. Barış, merkezde toplanan verilerin arşivlenerek değerlendirileceğini ve sonuçların yayınlanacağını anlattı. Doç. Dr. Barış, açıklamasında şunları dedi: “Toplanan verileri ilgili kurum ve kuruluşların bilgisine sunarak, ulusal ve uluslararası düzeydeki çalışmaları koordine etmeyi amaçlayan merkez, ilgili bilimsel disiplinlerde uzman kişilerin yetiştirilmesini sağlamayı da hedefliyor. İlgili kurum ve kuruluşlarla birlikte kuşların ve yaşam alanlarının izlenmesi ve korunması ile ilgili önerilerde bulunmayı ve kamuoyunu bilgilendirmeyi hedefleri arasına koyan merkez, kendi alanında Türkiye'de bir üniversite bünyesinde kurulan ilk Ornitoloji Araştırma Merkezi olma özelliğini taşıyor.” Merkezin Türkiye Ulusal Halkalama Projesi kapsamında, Kızılırmak Deltası Cernek İstasyonu'nda kuş halkalama çalışmalarını yürüttüğünü bildiren Doç. Dr. Barış, bugüne kadar 20 bin kuşun halkalandığını söyledi. Doç. Dr. Barış, istasyonda yürütülen çalışmalar hakkında da şu bilgiyi verdi: “Kuş göç çalışması olan Ulusal Halkalama Projesi kapsamında Cernek'te halkalanan bir yalıçapkını 3 gün sonra Adana Akyatağan'da, bir boz ötleğen 42 gün sonra Mısır'da, bir karabaşlı ötleğen 1 yıl 212 gün sonra İsrail'de, bir saz kamışçını Ukrayna'da yakalandı. Antalya Manavgat'ta halkalanan bir saz kamışçı 15 gün sonra, Rusya'da halkalanan bir yalıçapkını da 67 gün sonra Cernek istasyonunda bulundu."LEYLEK TÜRLERİ BELİRLENECEKŞanlıurfa Çevre ve Orman Müdürü Kadri Alyamaç, leylek türlerinin belirlenmesi, korunması ve soylarının geliştirilmesi amacıyla envanter çalışması başlattıklarını söyledi.Alyamaç, yaptığı açıklamada, bölgenin coğrafi yapısı ve iklim özellikleri nedeniyle geçmişte çok sayıda leylek türüne ev sahipliği yaptığını anımsattı. Son yıllarda yapılan çeşitli araştırmalarda, bölgede zirai ilaç kullanımının artması ve su kaynaklarının yetersizliği gibi etkenlerin ekosistemde bazı olumsuzluklar oluşturduğunun saptandığını bildiren Alyamaç, envanter çalışması yapma kararının bu yüzden alındığını kaydetti. Araştırma kapsamında hazırlanan formları ilçe kaymakamlıkları ve köy muhtarlarına dağıttıklarını aktaran Alyamaç, şunları söyledi: “Leylek türlerinin belirlenmesi, korunması ve soylarının geliştirilmesi amacıyla envanter çalışması başlattık. Kaymakamlıklarca belirlenecek görevliler, bölgelerinde yapacakları gözlemleri formlara aktaracak. 1 yıl sürecek çalışma sonunda, leyleklerin yaşam koşulları üzerindeki tehditleri ortaya çıkarmayı amaçlıyoruz.” Alyamaç, envanter çalışmasının leyleklerin hangi bölgelerde yoğunlukla yaşadıkları, göç yolları ve sayıları hakkında değerlendirme yapmaya olanak sağlayacağını sözlerine ekledi.�