4 yıl önce çıkan fırtınada devrilmişti! O çınar hayatta
Güncelleme Tarihi:
Çengelköy İskele Meydanı’nda 4 yıl önce çıkan fırtınada devrilen 184 yaşındaki 26 metrelik çınar ağacı hayata döndü. Boyu 8 metreye düşürülen, kökü ve gövdesindeki çürük bölümleri temizlenen, etrafı organik toprakla kaplanan çınarın bu yıl dalları uzadı, yaprakları çoğaldı. İnsanlar yine eski heybetli günlerinde olduğu gibi çınarın gölgesinde oturmaya başladı.
İstanbul’u Temmuz 2017’de vuran fırtına 2 bin 118 ağacı devirdi, 2 bin 500 ağacın dallarını kırdı. Fırtınaya dayanamayan ağaçlardan biri de Çengelköy İskele Meydanı’nı 184 yıldır bekleyen, bölgenin sembolü olmuş dev çınardı. Denize 10 metre mesafedeki çınar ağacının boyu 26 metre, eni ise 126 santimetreydi. Tuzlu su zamanla köklerini ve gövdesini çürütmüştü. Mahalle sakinleri dönemin İBB Başkanı Kadir Topbaş’tan, İskele Meydanı’nın adının bile çınaraltı olarak anılmasını sağlayan dev ağacın kurtarılmasını istedi.
ISLAK KEÇELER SARILDI
İBB Park ve Bahçeler Müdürlüğü’nden uzmanlar ağacı inceledi. Kökü çok zayıf olduğu için tüm bedenini besleyemeyeceğine karar verilen çınar 8 metreden budandı. Gövdesi ve kökleri çürüklerden temizlendi, ilaçlandı. Yıllardır yetindiği toprak alan biraz daha büyütüldü ve organik toprakla kaplandı. Yanlarına destek demirleri konulduktan sonra tekrar ayağa kaldırılan çınar, su desteği sağlamak için ıslatılmış keçelerle de sarıldı.
Mahalleli çınarın yaşayıp yaşamayacağını umutla beklemeye başladı. İlk yıl minik filizler çıkartan çınar, ‘yaşıyorum’ mesajını tüm mahalleye iletti.
FİLİZLER İÇİN GELDİLER
Dilden dile dolaşan filizlerini görmek için uzak mahallelerden bile ziyarete gelenler oldu. İkinci yıl yeni filizler ve minik yapraklar, geçen yıl ise taze dallar ve yapraklar çıktı. Çınar bu yıl dallarını iyice uzattı, yapraklarını büyüttü. Eski heybetli günleri gibi İskele Meydanı’nın gerçek sahibi olduğunu gösterdi.
Ağacın gölgesinde oturarak Boğaz’ın keyfini çıkaranlardan Dilek Akkuş, duygularını şu sözlerle dile getirdi: “4 yıl önce yıkıldığında çok üzülmüştük. Bu ağaç bizim için efsane gibi ve İstanbul’un miraslarından biri. 29 yıllık bir İstanbullu ve Çengelköylü olarak yeniden gölgesinde oturmak müthiş bir duygu. Umarım daim olur.”