4 klasör fişlemeyi sobada yaktım
Güncelleme Tarihi:
ANKARA
Oluşturulma Tarihi: Kasım 10, 2007 00:00
Milletvekili seçilmeden önce Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı olan AKP İstanbul Milletvekili Necat Birinci, bakanlıkta bürokratlar hakkında daha önceden düzenlenmiş dört klasör dolusu fişleme belgesini iki yıl önce sobada yaktığını açıkladı.
TBMM Plan-Bütçe Komisyonu’nda dün Eğitim Bakanlığı’nın bütçe görüşmesinde eski müsteşarın itirafı şaşkınlıkla karşılandı. Mayıs 2003’te müsteşarlık görevine getirilen Birinci, dönemini kapsayan kadrolaşma iddialarına tepki göstererek, şunları anlattı:
MAZİMİZİ TEMİZLEDİK "Göreve geldiğimde bir kasa anahtarı verdiler. 1,5 yıl dokunmadım. Sonra açtım, dört klasör. Çalışma arkadaşlarımın, il müdürleri, müdür yardımcıları ve okul müdürlerinin fişleri. Türkiye’nin 28 Şubat sürecinde ne büyük geçitten geçtiğini görerek irkildim. Bir arkadaşım evinde soba kullanıyordu. Sobada yaktım. Alımları bunlara göre yapıyorlardı. Mazimizi temizledik." Birinci, muhalefet milletvekillerinin "Özel belge miydi? Resmiyse suç işlemişsiniz" sözlerine "Fişlemenin resmisi olur mu?" karşılığını verdi. Birinci daha sonra gazetecilere şunları söyledi:
"Fişlerde personele şifreli isimler verilmişti. Fişlerde sarı, yeşil, kırmızı renkler vardı. Yapanlar bunların kime ait olduğunu, renklerin anlamını biliyordur. Bu çirkindir. Devlet böyle yönetilmez. Kasa, müsteşarlık makamının arkasındaki özel odadaydı. Kozmik büro diye bir şey var. Orada öyle şeyler vardır ki... Milli Güvenlik Siyaset Belgesi de müsteşara verilir. Bakan bilmez, müsteşar bilir. Yaptığımdan bakanın da haberi yoktu, bugün öğrendi. Bakanlığı müsteşar yönetir."
BAKAN: ŞAŞIRDIM Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, gazetecilerin soruları üzerine, "İlk kez duydum. Haberim yoktu" dedi. Çelik, kendisine de bazı personellerle ilgili ihbar niteliğinde bilgiler gönderildiğini, fakat bunların ihbardan öteye geçmediğini kaydetti.
MAZİMİZİ TEMİZLEDİK "Göreve geldiğimde bir kasa anahtarı verdiler. 1,5 yıl dokunmadım. Sonra açtım, dört klasör. Çalışma arkadaşlarımın, il müdürleri, müdür yardımcıları ve okul müdürlerinin fişleri. Türkiye’nin 28 Şubat sürecinde ne büyük geçitten geçtiğini görerek irkildim. Bir arkadaşım evinde soba kullanıyordu. Sobada yaktım. Alımları bunlara göre yapıyorlardı. Mazimizi temizledik." Birinci, muhalefet milletvekillerinin "Özel belge miydi? Resmiyse suç işlemişsiniz" sözlerine "Fişlemenin resmisi olur mu?" karşılığını verdi. Birinci daha sonra gazetecilere şunları söyledi:
"Fişlerde personele şifreli isimler verilmişti. Fişlerde sarı, yeşil, kırmızı renkler vardı. Yapanlar bunların kime ait olduğunu, renklerin anlamını biliyordur. Bu çirkindir. Devlet böyle yönetilmez. Kasa, müsteşarlık makamının arkasındaki özel odadaydı. Kozmik büro diye bir şey var. Orada öyle şeyler vardır ki... Milli Güvenlik Siyaset Belgesi de müsteşara verilir. Bakan bilmez, müsteşar bilir. Yaptığımdan bakanın da haberi yoktu, bugün öğrendi. Bakanlığı müsteşar yönetir."
BAKAN: ŞAŞIRDIM Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, gazetecilerin soruları üzerine, "İlk kez duydum. Haberim yoktu" dedi. Çelik, kendisine de bazı personellerle ilgili ihbar niteliğinde bilgiler gönderildiğini, fakat bunların ihbardan öteye geçmediğini kaydetti.