4 bin metrekaresi 30 dolara Ay’da tapulu arazi

Aralarında Hilton ve Marriott gibi ünlü otel zincirleri, Hollywood zenginleri ve eski Amerikan baÅŸkanları Jimmy Carter ve Ronald Reagan’ın da bulunduÄŸu müşteriler bugüne deÄŸin iki milyonu aÅŸkın arsa satın aldı.Apollo 11 ekibi 35 yıl önce ilk kez Ay’a indiÄŸinde, Ay’ın sanki Amerikalılara ait olduÄŸu izlenimi verilmiÅŸti. Ay’ın mülkiyet tartışması hala sürerken Amerikalı açıkgöz bir iÅŸadamı Ay’ı parselleyerek satıyor. 21 Temmuz 1969 günü Ay’a atılan ilk adımdan sonra Amerikan bayrağını Ay’ın tozlu zeminine diken astronotların yüzündeki gururlu ifade sanki Amerika’nın sahipliÄŸini açıklıyordu. Oysa Nasa böyle bir izlenimin yaratılmaması için ne yapılması gerektiÄŸini çok öncesinden kararlaÅŸtırmıştı. Hatta ‘İlk Ay Ä°niÅŸi Sembolik Etkinlikler Komitesi’ de astronotların sadece BirleÅŸmiÅŸ Milletler bayrağını ya da dünyadaki tüm devletlere ait minyatür bayrakları dikmeleri gerektiÄŸi konusunda uyarmıştı. Misyon bu ÅŸekilde bir yandan Amerikan zaferi olarak sunulurken diÄŸer yandan da devletler hukukunu çiÄŸnememiÅŸ olacaktı. Yoksa astronotların Avrupalı kaÅŸiflerin bir zamanlar Yeni Dünya’yı fethettikleri gibi sahiplenmeleri uzay sözleÅŸmesini ters düşebilirdi. Ay’a iniÅŸten iki yıl kadar önce Sovyetler BirliÄŸi, ABD ve diÄŸer 96 devlet tarafından onaylanarak yürürlüğe giren uzay sözleÅŸmesine göre astronotlar ‘İnsanlığın elçileridir’ ve her devletin tüm gökcisimlerine ‘sınırsız ulaşım hakkı’ vardır. AraÅŸtırmalar serbest, ‘askeri tatbikatlar’ yasaktır. Ve hiçbir devletin, uyduları, asteroitleri veya gezegenleri sahiplenme hakkı yoktur. Ay sözleÅŸmesi 1979 yılından bu yana ise Ay sözleÅŸmesiyle, Dünyamızın uydusundaki giriÅŸimler için özel yasalar getirildi. SözleÅŸmeye göre Ay üzerindeki en ufak bir kırıntı dahi hiçbir organizasyonun, kuruluÅŸun ya da herhangi bir kiÅŸinin malı olamaz. Bu yasadaki tek sorun ise ÅŸu: Bu kontratın altında bugüne kadar örneÄŸin Pakistan, Fas veya Meksika gibi sadece on ülkenin imzası bulunurken uzay yolculukları yapan devletlerin hiçbirisi bu sözleÅŸmeyi imzalamadı. Bu açıdan bakıldığında sözleÅŸmenin hiçbir anlamı yok diyor Glasgow Ãœniversitesi hukuk uzamı ve Uluslararası Uzay Hakları Enstitüsü üyesi Virgiliu Pop. Ve uzay yolculukları yapan devletlerin çekimser kalmaları Ay sözleÅŸmesindeki 11.maddeyle ilgili. Bu madde, sözleÅŸmeyi kabul eden devletlerin Ay’dan yararlanma konusunda anlaÅŸmalarını ve halihazırdaki tüm kazanımları de diÄŸer ülkelerle bölüşülmesini öngörüyor. Uyanık iÅŸadamı Ne var ki Ay sözleÅŸmesi imza için UNO’ya gidene dek Kaliforniyalı iÅŸadamı Dennis Hope, yıldızlara ve Ay’a tek başına sahip çıktı. Hope, sahipsiz toprakların ilhakını düzenleyen eski bir Amerikan yasasından yararlanarak, Dünya dışında tüm gezegenleri ve uyduları kendi mülkiyetine geçirdi. Uyanık iÅŸadamı uzay sözleÅŸmesinde, gökcisimlerinin özellikle de devletler tarafından sahiplenilemeyeceÄŸine deÄŸinildiÄŸini bu yüzden de kiÅŸiler için bir yasağın bulunmadığını öne sürdü. Hope o zamandan bu yana ‘Lunar Embassy’ firmasıyla Ay’ı parsel parsel satmaya devam ediyor. Aralarında Hilton ve Marriott gibi ünlü otel zincirleri, Hollywood zenginleri ve eski Amerikan baÅŸkanları Jimmy Carter ve Ronald Reagen’ın da bulunduÄŸu müşteriler bugüne deÄŸin iki milyonu aÅŸkın arsa satın aldılar. Hope, bu arada satışlarını Ä°nternet üzerinden tüm dünyada sürdürüyor. Ay’da yaklaşık 4000 metrekarelik bir arsanın fiyatı tapu dahil 30 dolar!Hope, 20 Temmuz 2001 tarihinde Las Vegas’da ‘galaksi hükümetinin’ kurulacağını açıklamıştı. Åžu sıralar ise Ay devleti üzerinde çalışıyor. Fakat Ay’da arsa satışı artık özel bir giriÅŸim olmaktan çıktı. Hope gibi diÄŸer birçok iÅŸadamı da Mare Imbrium ve Tycho krateri kenarında parseller satıp kendi ‘Ay cumhuriyetlerini’ kuruyorlar ya da tüm galaksiyi sahipleniyorlar. Buna benzer 24 giriÅŸimci sayan Hope, bunların hiçbiri önemli bir sorun yaratmaz sonuçta hepsi çok geç kaldılar diyor. Prusya kralı armaÄŸanıHope’ın diÄŸer bir rakibi de Ay’ın 15 Temmuz 1756’dan bu yana ailesine ait olduÄŸunu iddia eden Alman emekli Martin Jürgens. Özel hizmetler karşılığında Prusya kralı Büyük Friedrich, Ay’ı atalarına hediye etmiÅŸ. Ãœstelik bunu üzerinde ‘Ay artık onundur’ yazan bir tapuyla da kanıtlıyor ve geleneklere göre ‘mülkün’ en küçük erkek çocuÄŸa miras kaldığını iddia ediyor. ‘Elbette ki bunu ciddiye almıyorum, armaÄŸan herhalde sadece bir ÅŸakaydı’ diyor Jürgens ama, 1996 yılında Hope’ın etkinliklerini duyunca yine de ona ateÅŸli bir mektup yazarak ‘Amerikan açgözlülüğüyle’ suçlamadan edememiÅŸ. ‘Hepsi saçmalık, ne Hope ne de baÅŸkaları Ay’a sahip çıkabilir’ diyor hukukçu Pop. Uzay sözleÅŸmesindeki yasağın kiÅŸiler için de geçerli olduÄŸunu diÄŸer hukukçular kabul da ediyorlar: Ay, tüm insanlığın ortak malıdır. Uluslararası Uzay Hukuku Enstitüsü ÅŸu sıralar Hope & Co’nun mülkiyet durumunun ne ÅŸekilde düzeltilebileceÄŸiyle ilgili öneriler üzerinde araÅŸtırıyor. Yoksa devletler konfederasyonu özel kuruluÅŸların Ay’da yatırımları hakkında bir açıklama yapması gerekiyor. www.geo.de’deki habere göre, bu arada kozmik emlakçi Hope iÅŸi iyice geniÅŸletti. Müşterileri, arsaları, insanın yeni bir evrimine katkıda bulunmak amacıyla satın almışlardı. Çok daha ilerisini görebilenlere Hope’ın ÅŸimdi özel bir fırsat sunuyor: GüneÅŸ sisteminin kenarındaki küçük gezegen Plüton’un fiyatı sadece 250 000 dolar !Â