Güncelleme Tarihi:
YÜKSEKÖĞRETİM Kurulu (YÖK) bu yıl, daha önce lisans eğitimi alamamış ve 34 yaşını tamamlamış kadınlara üniversitelerin ön lisans ve lisans programlarında ilk kez kontenjan ayırdı. Ayrılan 21 bine yakın kontenjandan 17 bin 665 bin kadın yararlandı. Yerleştirme sonuçları açıklandığında 34 yaş üstü kadınların düşük puanlarına rağmen kontenjandan yararlanarak yüksek puanlı üniversiteleri kazanmaları tartışmalara neden oldu.
Bu tartışmaların odağında ise özellikle Boğaziçi ve ODTÜ’ye yerleşen 34 yaş üstü kadınlar vardı. O kadınlardan 31’i yarım kalan hayallerini ODTÜ’de tamamlamak üzere derslerine başladı.
ODTÜ’de felsefe, psikoloji, sosyoloji ve uluslararası ilişkiler bölümlerini İngilizce okuyacak 34 yaş üstü kadınlara ulaştık. Kimsenin hakkını yemediklerini dile getiren kadın öğrenciler, şimdi büyük bir heyecanla her gün kampusun yolunu tutuyor. İşte onlardan sadece birkaçının hikâyesi...
MAKBULE KARAGÖZ (50-SOSYOLOJİ): LİSEYİ BİLE BİTİREMEDEN EVLENMİŞTİM
“Sıralamam 300 binlerdeydi ve benimle okuyan çocuklara kıyasla bu oldukça düşük bir başarı. Eğer ek kontenjan olmasaydı ODTÜ’ye giremezdim. Sınava girme sebebim ise yarım kalmış hayallerimi tamamlamaktı çünkü liseyi bitiremeden evlendim. Çocuklarım ‘Anne evde oturma, kendini geliştir’ dedi. Oğlum Ankara’da vakıf üniversitesini, kızım da Ankara Üniversitesi’nde psikolojik danışmanlık ve rehberlik bölümünü bitirdi. Ben de psikoloji okumak istiyordum ancak sosyolojiye yerleştim. Ailenin ilk ODTÜ’lüsü de ben oldum. Hak yemedik, bizim kontenjanımız ayrı ve üstelik bu uygulama kadınları okumaya teşvik ediyor.”
MEHTAP ÖZSOY ÇAKMAK (46-FELSEFE): BİZ HAK YEMEDİK
“Sınava kızımla aynı dönem hazırlandım ve 500 bin sıralama elde ettim. Yıllar önce Anadolu Üniversitesi iktisat Bölümü’nü yarım bırakmak zorunda kalmıştım. Ek kontenjan sayesinde ODTÜ’ye yerleştim fakat bunu beklemiyordum, sürpriz oldu. Her derse katılıyorum, henüz hiç devamsızlığım yok. Gençlerle iyi anlaşıyorum ancak okuldaki bazı öğrenciler kadın kontenjanıyla ilgili detaylara hâkim olmadıkları için başkalarının hakkını yediğimizi düşünüyor. Biz hak yemedik. Onlara durumu çok kez açıkladım fakat ikna olmuyorlar.”
ÇİĞDEM İNCEOĞLU (50-SOSYOLOJİ): GENÇLERE AYAK UYDURMAK ZOR
“Ek kontenjandan haberim yoktu. Emeklilikte evde oturmamak için sınava girdim, 320 puanla yerleştim. Herkes dalga geçtiğimi düşündü. Ancak üniversiteye başladığımda inandılar. Şimdi her gün okula gidiyorum. Gençlere ayak uydurmak zor, leb demeden leblebiyi anlıyorlar.”
HATİCE ÖZKAYA (37-PSİKOLOJİ): BENİM İÇİN MUCİZE OLDU
“13 yaşından beri iş hayatındayım ama hep psikoloji okumak istiyordum. Gece gündüz ders çalıştım. Sınava hazırlanmaya başlamamdan kısa bir süre sonra ek kontenjan duyuruldu ama ne işe yaradığını bilmediğim için üstünde durmadım. Bir yandan da ‘tercih yapmak bir şey kaybettirmez, belki bir mucize olur’ diyerek ODTÜ’yü de listeme yazdım. Sonuçlar açıklandığında havalara uçtum. ODTÜ’yü kazanınca İzmir’den Ankara’ya taşındım. Ek kontenjanla üniversiteli oldum ama yurt ve burs imkânlarından yaşım sebebiyle faydalanamıyorum. Bu nedenle şu an bir arkadaşımın evinde kalıyorum. Bu da beni çok zorluyor.”
ALEV DEMİR (35-ULUSLARARASI İLİŞKİLER): HAYATA SIFIRDAN BAŞLADIM
“Sınav için özel kursa gittim ve 360’a yakın bir puan aldım. Üniversite okuyamamanın eksikliği hep vardı. Fırsatı yakalayınca kaçırmak istemedim. Şimdi hayata sıfırdan başladım diyebilirim.”