Güncelleme Tarihi:
Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni sarsan ilk intihar geçen perşembe Balçova İlçesi Mehmet Efe Sokak’taki Özçelikler Sitesi’nde meydana geldi. Kendisinden gün boyu haber alınamayan 4’üncü sınıf öğrencisi Ali Alperen Özdemir’in yakınları polise haber verdi.
Evin kapısını çilingir yardımıyla açan polis, dairenin tavanındaki demire iple kendini asan Özdemir’in yaşamına son verdiğini belirledi. Evdeki ilk incelemelerde herhangi bir intihar notuna rastlanmadı. İzmir Adli Tıp Kurumu Morgu’nda yapılan otopsinin ardından Özdemir, memleketi Erzincan’da son yolculuğuna uğurlandı.
"PSİKOLOJİK SORUNLARI VARDI" İDDİASI
Fakülteyi sarsan ikinci intihar ise Gaziemir İlçesi’ndeki Havacılar Caddesi’ndeki evde dün akşam meydana geldi. Ailesinin evde bulunmadığı sırada, DEÜ Tıp Fakültesi son sınıf öğrencisi Ceren Öznur, dairenin tavanındaki demir boruya iple kendini asarak yaşamına son verdi.
Eve gelen yakınları, kapıyı açtıklarında genç kızın cansız bedeniyle karşılaştı. Evdeki incelemelerde intihar notuna rastlanmadı. Öznur’un psikolojik sorunlarının olduğu ve yaklaşık 2 ay sonra okulundan mezun olup doktor olmayı beklediği belirtildi. Otopsi için İzmir Adli Tıp Kurumu Morgu’na kaldırılan Öznur için bugün Gaziemir’de ikindide cenaze töreni yapılacak.
BAĞLANTI TESPİT EDİLEMEDİ
İlk incelemelerde, DEÜ Tıp Fakültesi’ni 3 gün arayla sarsan iki ölümün birbiriyle bağlantısının kurulamadığı belirtildi. Çevrelerinde sevilen kişiler olan her iki öğrencinin de ölümü arkadaşlarını ve yakınlarını yasa boğdu. Polisin intiharla ilgili başlattığı soruşturmalar sürüyor.
REKTÖR: SON SINIF ÖĞRENCİSİ CEREN PSİKOLOJİK TEDAVİ GÖRMÜŞ
Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün, iki tıp öğrencisinin üç gün arayla intihar etmesini değerlendirirken, aralarında bir ilişki olmadığına dikkat çekti. Prof. Dr. Füzün, Ceren Öznur’un 3 yıldır üniversiteye bağlı hastanede psikiyatri tedavisi gördüğünü, ilaç kullandığını belirtirken, Ali Alperen Özdemir’in Temmuz 2015’ten bu yana devamsızlık yaptığını okula gelmediği için hakkında çok bilgi sahibi olmadıklarını söyledi. Prof. Dr. Füzün, şöyle konuştu: "Öncelikle çok üzgünüz. İki genç evladımızın hayatlarını kaybetmesi bütün camiayı çok üzdü. Alperen 29 yaşında bir genç. Bıraktı, yeniden geldi. 2015 Temmuz’undan bu yana devamsız. 29 yaşında normalde 23 yaşında tıp fakültesinden mezun olması gerekir. 2.5 yıldır devamsız dolayısıyla onun hakkında çok bilgimiz yok. Ceren kızımız bir ara psikiyatri tedavisi nedeniyle ara vermiş, yatırılmış hastaneye sonradan toparlamış. Gayet başarılı 6. sınıfa kadar gelmiş aile hekimliği stajını yapmaktayken intihar etti. Bildiğimiz şey bu kadar. Ceren, üç yıldır tedavi görüyormuş. İlaçları düzgün kullanıyormuş. Krize girdi muhtemelen diye düşünüyorum. Tıp eğitimi ağır ama birçok insan görüyor. Psikiyatrik rahatsızlıklarda bazen bu tip olumsuz sonuçlar olabiliyor. İki öğrencimizi arasında bir ilişki yok."
(Tufan HAMARAT-Mehmet GÜNEY/İZMİR - DHA)