Güncelleme Tarihi:
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz olarak yargılanan sanıklardan Filiz Koçali ile Ramazan Pekgöz katıldı.
Diğer tutuksuz sanık Ziya Çiçekçi'nin gelmediği duruşmayı, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkan Yardımcısı Turgay Olcayto, Basın Konseyi Genel Sekreteri Oktay Huduti, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Ercan İpekçi, TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş, Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) Başkan Yardımcısı İlyas Namoğlu ve Tutuklu Gazeteciler Dayanışma Platformu (TGDP) Sözcüsü Necati Abay da sanık olan gazetecilere destek amacıyla izledi.
Duruşmada, daha önce savcı tarafından verilmiş 1 Haziran tarihli mütalaaya karşı söyleyecekleri ve son sözü sorulan sanık Koçali, “26 yıllık gazeteciyim. Murat Karayılan'ın yanına bir propaganda amacıyla değil, Kürt açılımı nedeniyle, sadece gazetecilik amacıyla, röportaj amacıyla gittik. Ne söylediyse onları not aldık. Beyanlarına ekleme ve yorum yapmadık” dedi.
Aynı konuda, Radikal gazetesinde de röportaj yayınlandığını hatırlatan Koçali, amaçlarının bir örgütün propagandasını yapmak değil, gazetecilik yapmak olduğunu ve 3 gün tam sayfa yayımlanan yazı dizisinde suçlamaya konu edilen 3 ya da 4 cümle bulunduğunu aktardı.
Koçali, yazıların bütününe bakıldığında suç işleme kasıtlarının olmadığının anlaşılacağını savunarak, beraatını talep etti.
Sanık Ramazan Pekgöz de yaptıkları işin tamamen gazetecilik ve haber verme amaçlı olduğunu anlatarak, “Bizden önce gazeteci Hasan Cemal aynı şekilde röportaj yapmıştı. Murat Karayılan röportajda ne söylediyse gazetede de onları yazdık” diyerek beratını istedi.
Duruşmada söz alan sanıkların avukatı Özcan Kılıç da röportajın, Kürt sorunuyla ilgili görüşmelerin yapıldığı bugün yayımlanması durumunda, kesinlikle dava açılmayacağı düşüncesinde olduğunu belirterek, müvekkillerinin beraatına karar verilmesini talep etti.
Dosyayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanıklar Koçali, Pekgöz ve Çiçekçi'nin üzerlerine atılı suça ilişkin kast unsuru sabit olmadığı gerekçesiyle, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) 10. maddesi ile Anayasa'nın 28. maddesi de dikkate alınarak beraatlarına hükmetti.
Duruşmanın ardından Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi çıkışında basın mensuplarına bir açıklama yapan gazeteci Filiz Koçali, duruşmada hem şahsı adına hem de 178. sırada olan Türkiye'nin basın özgürlüğü sıralamasının yükselmesi için beraatını istediğini belirterek, gazeteciler aleyhine açılmış binlerce dava bulunduğunu ve kendileri açısından aleyhlerine açılan davanın beraatle sonuçlanmasının önemli olduğunu dile getirdi.
Basın Konseyi Genel Sekreteri Oktay Huduti de ifade özgürlüğünün Türkiye'de demokratik standartlara yükseltilmesi gerektiğini ve yargılanan gazeteciler için yasal düzenlemeler yapılması için çalışmaya devam edeceklerini ifade etti.
İstanbul Cumhuriyet Savcılığınca yazılan iddianamede, Günlük gazetesinde, terör örgütü PKK'nın yöneticilerinden Murat Karayılan ile yapılan röportaja yer verildiği ve terör örgütünün propagandasının yapıldığının belirlendiği aktarılarak, şüpheli Ziya Çiçekçi'nin yazı işleri müdürü olduğu gazetede, diğer şüpheliler Ramazan Pekgöz ve Filiz Koçali tarafından, Karayılan ile yapılan röportajın 7,8 ve 9 Ağustos 2009 günlerinde yayımlandığı anlatılıyordu.
İddianamede, Terörle Mücadele Kanunu'na göre şüphelilerin, “terör örgütünün propagandasını yapmak” suçundan 1,5 ila 4,5 ve “terör örgütünün
açıklamalarını yayınlamak” suçundan da 1 ila 3 olmak üzere toplam 2,5 ila 4,5'ar yıl arasında değişen hapisle cezalandırılması talep ediliyordu.