OluÅŸturulma Tarihi: AÄŸustos 27, 2005 00:00
"Erdoğan, 17 Aralık’ta kendisinden istenilen her şeyi yerine getirdi. Şimdi sıra bizim sözümüzü tutmamıza geldi.
Seçim var diye politikamızı değiştirmedik..."ALMANYA Başbakanı Gerhard Schröder ile bu otelde üçüncü yemeğimizi yiyoruz.Daha önce de yazmıştım. Berlin’in Adlon Oteli bizler için duygusal bir öneme sahip.
Atatürk, Almanya’ya geldiği sırada bu otelde kalmış.SCHRÖDER, AKDENİZ SİYASETÇİSİ GİBİ OLMUŞÖnce Schröder ile ilgili gözlemlerimi yazayım:Kendisiyle üçüncü defa aynı masada
yemek yiyorum.Bu yemeklerin düzenlenmesinde Sosyal Demokrat Parti’nin eski Avrupa Parlamentosu milletvekili Ozan Ceyhun’un büyük katkısı var.Ceyhun ÅŸimdi, SPD’nin seçim kampanyasında aktif bir rol oynuyor.Ama bugüne kadar hiç bu kadar sıcak bir sohbetimiz olmadı.O temkinli, söylediÄŸi her söze çok dikkat eden Schröder gitmiÅŸ, yerine Akdeniz sıcaklığında bir insan gelmiÅŸ.Schröder sadece sıcak deÄŸildi.Aynı zamanda Türkiye’ye olan desteÄŸini eskisine göre çok daha net ve kesin ifadelerle dile getiriyordu.TÃœRKÄ°YE SÖZÃœNÃœ YERÄ°NE GETÄ°RDÄ°, SIRA BÄ°ZDEBaÅŸbakan yemekten önce ÅŸu konuÅŸmayı yaptı:‘Bu yemeÄŸimiz artık geleneksel hale geldi. Bu da hepimizin bu iliÅŸki konusunda ne kadar kararlı olduÄŸumuzu gösteriyor. Bir seçime gidiyoruz. Bu seçim sadece Almanya açısından deÄŸil, aynı zamanda Avrupa’nın perspektifi açısından da önem taşıyor.Son dönemde Türkiye ile ilgili gergin tartışmalar yaÅŸanıyor. Benim hükümetim 17 Aralık’a kadar üstüne düşen her ÅŸeyi yerine getirdi. Türkiye de bütün sözlerini yerine getirdi. Madem Türkiye verdiÄŸi sözü yerine getirdi, ÅŸimdi biz de getirmeliyiz. Elbette bu müzakere uzun sürecektir. Elbette bu süreç içinde hem Türkiye hem Avrupa BirliÄŸi bunu durdurabilir. Dolayısıyla iki tarafın da korkmasına neden yok. Hiç beklenmedik geliÅŸmeler olabilir. Ama bu kararlar mutlaka iki tarafın onayı ile alınmalıdır.’ERDOÄžAN’DAN SEÇİM YARDIMI Ä°STEMEMBu konuÅŸmadan sonra bizler kendisine sorular sormaya baÅŸladık. YemeÄŸin bundan sonraki bölümü şöyle geliÅŸti:Seçim kampanyanız sırasında BaÅŸbakan ErdoÄŸan’dan bir destek istediniz mi?Siyasette hassasiyetle uymamız gereken kurallar var. Seçim sırasında dost ülkelerin siyasetçileri müdahale etmemeli. Nasıl biz Türk iç siyasetine müdahale etmiyorsak, Türk siyasetçilerinin de etmemesi gerekir.Seçim sonunda oylar birbirine yakın çıkarsa, Hıristiyan Demokratlar’la büyük koalisyon yapar mısınız?Artık gazetecilerin sorularına ÅŸaşırmıyorum. Ama onlar da benim bu sorulara cevap vermememe ÅŸaşırmamalı. Ben bugün bu ihtimali dikkate almıyorum. Amacım güçlü bir hükümet çıkarmak. Sorunuza seçimden hemen sonra cevap vermeye hazır olacağım. Son zamanlarda sık sık ucu açık müzakere ifadesini kullanıyorsunuz. Acaba seçim baskısı nedeniyle Türkiye’nin AB üyeliÄŸi konusundaki tutumunuzu deÄŸiÅŸtirdiniz mi?Bu bilgiyi nereden aldığınızı bilmiyorum. Çünkü benim tutumumda hiçbir deÄŸiÅŸiklik yok. Asla da deÄŸiÅŸmeyecek. Müzakereler 3 Ekim’de baÅŸlayacak. Bu konuda niye bu kadar eminim, onu da açıklayayım.Birincisi, Türkiye’nin birliÄŸe ekonomik katkısı. Ama bana göre asıl tayin edici mesele bu deÄŸil. Alın önünüze dünya haritasını. Mesela Kafkasya’ya bakın. Hindistan’la Pakistan arasındaki iliÅŸkiler yumuÅŸadı ama daha kesin çözüme ulaşılamadı. Afganistan’da sorun devam ediyor. Irak’tan hiç söz etmiyorum. Ä°ran’ın nükleer silaha sahip olması yararımıza mı? Asla deÄŸil. Bu haritaya bakınca Türkiye’nin AB üyeliÄŸinin bizler için önemi açıkça görülüyor. Türkiye’nin bir Ä°slam ülkesi olarak Avrupa deÄŸerlerini savunması bizim açımızdan son derece önemli. Yani AB üyeliÄŸi Türkiye için çok iyi bir ÅŸey. Ama bizim için de çok iyi bir ÅŸey. Biz Türkiye’yi AB’ye alabilirsek bu son derece önemli bir geliÅŸme olacak.KIBRIS’TA ÇÖZÃœMÃœ TÃœRKÄ°YE ENGELLEMÄ°YOR11 Eylül’de Fransa BaÅŸbakanı ile görüşeceksiniz. Bunu ona da söyleyecek misiniz?Fransa BaÅŸbakanı’nın açıklamalarını siz de biliyorsunuz. ErdoÄŸan 17 Aralık’ta kendisinden istenen her ÅŸeyi yerine getirdi. Ortada Kıbrıs sorunu var. Ama Kıbrıs sorununun çözümünü Türkiye engellemedi. Kendisini Yunanistan’a yakın hissedenler engelledi. O nedenle bizim tutumumuzda bir deÄŸiÅŸiklik olmayacak.Muhalefet partileri bu seçimde Türkiye karşıtlığını çok ağır biçimde kullanıyorlar. Acaba bu bir seçim taktiÄŸi mi? Sonradan Türkiye’ye karşı daha anlayışlı olabilirler mi?Bunun yorumunu yapamam. Ama çok kuvvetli ifadeleri var. Ä°mtiyazlı üyelikten söz ediyorlar. Bu nedir? Tam üyelik olmadığı kesin. Ä°ktidara gelirken insanlara söz vermiÅŸseniz, bunu yerine getirmeniz lazım. Anlayacağınız onların iktidara gelmesi Türkiye açısından iyi olmayacak.OYUNUZU EN YARARLI GÖRDÜĞÜNÃœZE VERÄ°NBu seçim kampanyasında Türk kökenli Alman vatandaÅŸlarının ne yapmasını istiyorsunuz?Benim arzum ÅŸu. Oy hakkını kullanarak vatandaÅŸlık görevini yerine getirsinler. Ä°kincisi, kendi çıkarları açısından en yararlı gördükleri partiye oy versinler. Zaten bunu yapınca arzu ettiÄŸim de olacak.(BaÅŸbakan Schröder, konuÅŸmasında bize oy verin demiyor ama masamıza konulan küçük Türkçe broşürün arka sayfasında şöyle bir cümle var: ‘18 Eylül Pazar günü 2 oyunuzu da SPD’ye verin.’)Almanya’da seçimler 18 Eylül’de. Türkiye’nin üyelik müzakereleri 3 Ekim’de baÅŸlayacak. Bu durumda müzakerelerin baÅŸlayıp baÅŸlamaması konusunda Almanya’nın kararını kim verecek?Almanya baÅŸbakanı karar verecek.O zamana kadar hükümet kurulur mu?Hayır.Bu durumda kararı siz vereceksiniz.Evet.DÄ°L ÖĞRENÄ°MÄ° İÇİN 200 MÄ°LYON EURO VERECEĞİZAlmanya’da yeni göç yasasından sonra 50 binden fazla Türk kökenli Alman vatandaÅŸlık hakkını kaybetti. Bunlar ne olacak?Göç yasasını deÄŸiÅŸtirmeyi düşünmüyoruz. Ama vatandaÅŸlık hakkını kaybedenler hiç korkmasınlar. Oturma izni verilecek. Böyle bir korkuya gerek yok. EÄŸer Türk vatandaÅŸlığına sahip olmak istiyorsanız, Alman vatandaşı olamazsınız. Türk tarafı bugüne kadar bize isim vermedi. Dolayısıyla biz de iÅŸlem yapamıyoruz.Türk çocuklarının entegrasyonu ve meslek eÄŸitimi konusunda çok sorun var. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?Entegrasyon konusunda yıllardır yeterince önem vermediÄŸimiz bir ÅŸey var. Entegrasyonun en önemli unsuru Almanca dili meselesiydi. Biz bunu ailelere bıraktık. Åžimdi 200 milyon Euro harcayıp Almanca öğrenimini teÅŸvik edeceÄŸiz. Çünkü bu mesele ilerde meslek eÄŸitiminde de önlerine sorun olarak çıkıyor. Ä°ÅŸsizler için de yerel tedbirler alacağız. Ama bu biraz zaman alacak.Yemekte gelen kaza haberiYEMEÄžE oturduktan kısa süre sonra BaÅŸbakan Schröder’in önüne bir not kondu. Schröder bunu okuyunca yüzü biraz gerildi. Özür dileyerek masadan ayrıldı.Bir süre sonra masaya döndüğünde, yüzündeki gergin ifade gitmiÅŸti. Otururken bize neden ayrıldığını anlattı:‘Küçük kızımın evde başına bir kaza gelmiÅŸ. Başını radyatöre vurmuÅŸ. Hastaneye kaldırmışlar. Tabii babası ile konuÅŸmak istemiÅŸ. KonuÅŸtum. Neyse tehlikeli bir durum yokmuÅŸ.’Schröder, küçük kızı Victoria’yı Rusya’daki yoksul bir aileden evlatlık edinmiÅŸti.Rolling Stones sorusuYEMEĞİN sonunda BaÅŸbakan Schröder’e Almanya’da çok konuÅŸulan bir konuyu sordum.Hıristiyan Demokrat Parti Genel BaÅŸkanı seçim kampanyasında ünlü Ä°ngiliz rock topluluÄŸu Rolling Stones’un ‘Angie’ adlı eski bir ÅŸarkısını kullanıyor.Herald Tribune gazetesi dünkü sayısında, ‘Herhalde dünyada rock müziÄŸinden en az anlayan insanlardan biri Angela Merkel’dir’ diye yazmıştı. Schröder’e bu konuda ne düşündüğünü sordum:‘Ben Rolling Stones’u çok severim, ama Hıristiyan Demokratları sevmem. Tabii bu onların meselesi. Ama galiba Rolling Stones da buna itiraz edecekmiş’ cevabını verdi. Â
button