Güncelleme Tarihi:
Tarafsız ve bağımsız karşılaştırma sitesi Enuygun.com’un analizi, Zorunlu Deprem Sigortası’yla ilgili ilginç bir gerçeği ortaya koydu. Analize göre, Türkiye’de her üç Zorunlu Deprem Sigortası’ndan biri, konut kredileri yaptırabilmek için, yani ‘mecburen’ yapılıyor. Konut kredisi kullanımı sırasında kredinin teminatları arasında yer alan ve yaptırılması mecburi tutulan Zorunlu Deprem Sigortası uygulaması, Türkiye’de ZDS poliçe sahiplik oranına önemli katkıda bulunuyor. Analizde ayrıca, bu uygulama hariç tutulduğunda ZDS sahiplik oranının 2006 yılından bu yana azaldığına dikkat çekiliyor.
Doğal Afet Sigortaları Kurumu ve Türkiye Bankalar Birliği verilerinden derlenen Enuygun.com analizine göre, Türkiye’de 2010 yılı sonu itibariyle ZDS poliçe sayısı 3 milyon 316 bin iken; aynı anda bankalara konut kredisi borcu olan ve kredi vadesi boyunca mecburen her yıl ZDS yaptırmak zorunda olan 1 milyon 82 bin kişi bulunuyor. Bu verilere göre, Türkiye’de mevcut her üç ZDS poliçesinden biri konut kredilerindeki bu mecburiyetten yapılıyor.
Her yıl yeni verilen konut kredileri ise Türkiye’de ZDS poliçe sayısının artmasındaki önemli kaynaklardan birini oluşturuyor. Bu uygulama haricindeki poliçe sayıları incelendiğinde, Türkiye’de ZDS sahiplik oranının 2006-2010 yılları arasında (2009 yılı hariç) azaldığı görülüyor.
Ayrıca, konut kredilerindeki uygulama nedeniyle 2006-2009 yılları arasında ZDS poliçe sayılarında artış olsa da, 2010 yılında kullandırılan 452 binden fazla konut kredisinin ZDS poliçe sayısının azalmasını engellemeye yetmediği görülüyor. 2009 yılında yaklaşık 3 milyon 440 bin olan ZDS sayısının 2010 sonu itibariyle 3 milyon 320 bine gerilediği, konut kredisi aracılığıyla sisteme eklenen poliçeler hariç tutulduğunda ise daha önce poliçe yaptıran yarım milyondan fazla kişinin poliçesini yeniletmediği görülüyor.
Bir deprem ülkesi olan Türkiye’de bu sigorta türünün artırılmasına yönelik çalışmalar yapılırken mevcut poliçelerin yenilenmesine de önem verilmesi gerektiğini belirten Enuygun.com Baş Analisti Betül Sungurlu, ‘Kasko ya da konut sigortaları genellikle sigortacılar tarafından takip ediliyor ve sigortalı, poliçenin süresinin dolmak üzere olduğu konusunda uyarılıyor. Zorunlu deprem sigortası gibi poliçelerin ise takibi atlanabiliyor. Sigortalı da bunun eksikliğini ancak tapuda bir işi olduğu zaman fark ediyor’ dedi.