ANKARA
Oluşturulma Tarihi: Nisan 15, 2012 00:00
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, dün partisinin İl Genel Meclisi Üyeleri Değerlendirme Toplantısı’nda siyasete yön vermeye çalışanlara yaptırım istedi.
Başbakan Erdoğan’la dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt arasındaki Dolmabahçe görüşmesinin açıklığa kavuşturulmasını da isteyen ve “İnternetten bildiri yayınlayana son model araba tahsis edildiğini” söyleyen Bahçeli şöyle konuştu:
Yeni kutuplaşma olur
“12 Eylül’le ilgili davada Kenan Evren ile Tahsin Şahinkaya’nın yargılanmasından hukuki bir sonuç elde edilmesi çok zordur. Başbakan Erdoğan’ın mahcubiyet yaşadığımızı iddia etmesi hezeyandır; idrak hatırlatması yapması da kendini bilmezliktir. Başbakan Erdoğan’ın istismarcı özelliği burada da bir kez daha kendisini göstermiştir. 12 Eylül davası yeni bir kutuplaşma için tuzaktır. Bu bir AKP kumpasıdır. 12 Eylül’de parlamentoyu kapatanlara, 28 Şubat’ta balans ayarı yaparak suç işleyenlere, 27 Nisan’da siyasete şekil ve yön vermeye çalışanlara hak ettikleri yaptırım uygulanmalıdır.
Darbeciyi ayırt edin
Ancak darbecileri iyi ayırt etmek, TSK’yı zan ve töhmet altına almamak, herkesin, özellikle AKP hükümetinin dikkat etmesi gereken önemli bir husustur. Türk askerini topyekûncu bir bakışla darbeci, Peygamber ocağını ihtilalci yüzlerin üreme ve yayılma merkezi olarak göstermek hem vicdansızlık hem de büyük haksızlık olacaktır.
Dolmabahçe sır kalmasın
27 Nisan bildirisi kendi dönemlerinde vuku bulmuştur. Buna dokunmayan, sır ve gizemini hâlâ koruyan Dolmabahçe görüşmesinden sonra meseleyi kapatan, Başbakan Erdoğan’ın bizatihi kendisi olmuştur. Üstelik internetten bildiri yayınlayanlara son model araba tahsis edenin de yine AKP hükümeti olduğu herkesçe bilinmektedir. Bu Dolmabahçe görüşmesi mutlaka aydınlatılmalıdır. Sürecin AKP’ye ne sağladığı ve hangi hedefleri gözettiği netlik kazanmalıdır. Zira siyasete istikamet vermeye çalışan bu girişimin 22 Temmuz 2007 seçimlerinde AKP’nin hanesine yazıldığı da ortadadır. Başbakan Erdoğan, Dolmabahçe’de ne konuşulduğunu, hangi pazarlıkların yapıldığını mutlaka itiraf etmelidir.
Savaşa sürüklüyor
Suriye’ye müdahale etmek için çırpınan ve uluslararası topluma sürekli davetiye çıkaran AKP’nin Esad’sız bir Suriye’ye göbekten bağlandığı anlaşılmaktadır. AKP, Türkiye’yi savaşa sürüklemektedir. Büyük bir istikrarsızlık ateşinin içine yuvarlamaktadır. Sınırlarımızda gerilim had safhadadır. Başbakan Erdoğan, sınır ihlalleri olduğu gerekçesiyle uluslararası güce çağrıda bulunmakta ve kapıları açmaktadır.
AKP haçlı borazanı
Dün Sevr Anlaşmasında, Kürdistan kurulması dayatılmıştı. Bugün yine bu emellere uygun sözde bir devlet doğmak üzeredir. 92 yıl sonra aynı talepler ve tehlikeler karşımızdadır. Bunları yerine getirmek için AKP hükümeti işbaşındadır. Ve biliniz ki bu süreç asla bir tesadüf değildir. Bu kapsamda AKP, bozuk yoldadır. AKP, yanlış taraftadır. AKP, haçlı borazanlığı yapmakta ve başkalarının düdüğünü öttürmektedir.”