2100'e doğru öldürücü sıcaklar öngörülüyor

Yaklaşık 90 yıl sonra Türkiye'de sıcaklık artışının 5 ila 7 derece arasında olacağının öngörülmesine bağlı olarak Isparta ve Burdur'da da ‘öldürücü sıcaklar’la ilgili küresel ısınma raporu, Akdeniz Bölgesi'nde endişeye neden oldu. Burdur Çevre ve Orman İl Müdürü Mehmet Emin Çetin, küresel ısınma ve iklim değişikliği etkilerinin zaten hissedilmeye başlandığını belirterek, “Yağışlar geçen yıla göre yarı yarıya düştü. Göllerimiz kuruyor. Yer altı sularında da ciddi azalmalar var. Bunları inceliyoruz ve dikkatle takip ediyoruz” dedi.

Açıklanan rapordaki verileri bakanlık düzeyinde incelemek gerektiğini kaydeden Çetin, konunun uzmanlarıyla detaylı görüşmeler yapacaklarını, Çevre ve Orman Bakanlığı ile de acilen temasa geçip raporun detaylarını isteyeceklerini söyledi. Çetin, orta ve uzun vadede iklim değişikliklerinin beklendiğini, ancak Burdur'da karbondioksit salınımının fazla olduğu bir sanayinin bulunmadığını aktarırken, ormanların çokluğunun da kuraklık konusunda avantaj yaratacağına dikkat çekti.

ANTALYA DA SUSUZ KALIR

Kuraklık tehlikesine ilişkin, koruma altında tutulan yeteri kadar içme suyu havzası bulunduğunu vurgulayan Çetin, “Burdur ve Isparta'nın kuraklık yaşaması demek, Antalya'nın da susuz kalması demektir. Çünkü Antalya'nın içme suyu hattı Burdur ve Isparta'dan geçiyor. Şu an için endişe edecek ya da rehavete kapılacak bir durum yok. Halen suyun ekonomik kullanımına ilişkin bilgilendirme çalışmaları sürüyor. Ciddi ölçüde tasarruf sağlayan damla sulama sistemini yaygınlaştırmaya çalışıyoruz. Gerekli araştırmalar ve incelemeler yapılacak” diye konuştu.

ISPARTA GÖLLERE YOĞUNLAŞTI

Isparta Çevre ve Orman İl Müdürü Tayfun Büyükküpçü ise bakanlığın önceki günlerde İstanbul Teknik Üniversitesi'ne bağlı Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü'ne 2070- 2100 yılları arasındaki iklim değişikliklerine ilişkin senaryolar hazırlattığını ve Amerikan Jeofizik Birliği'nin raporuyla paralellik gösterdiğini söyledi. Bakanlığın hazırlattığı senaryolarda, Karadeniz’de yağışların yüzde 10- 20 arasında artacağı, güney bölgelerde ise yüzde 30 azalacağının yer aldığını aktaran Büyükküpçü, Isparta'daki en büyük hedeflerinin de Türkiye'nin 3'üncü büyük gölü olan Eğirdir'in bu kuraklıktan etkilenmemesi olduğunu belirtti.

YÖNETİM TEK MERKEZDE

Eğirdir Gölü’nün korunmasına ilişkin göl yönetim planlama çalışmaları başlattıklarını ve yaklaşık 1 yıldır incelemeleri sürdürdüklerini kaydeden Büyükküpçü, gölün tek elden yönetimi için tüm kamu kurum ve kuruluşlarının tek çatı altında toplandığını açıkladı. Tayfun Büyükküpçü, Süleyman Demirel Üniversitesi’nin ilgili bölümleri ve kamu kurum ve kuruluşlarındaki uzmanlardan çalışma grupları oluşturduklarını anlatarak, şöyle dedi:
“Öncelikle bir veri çalışması yapıldı ve son 100 yılda gölün nereden nereye geldiği belirlendi. Tüm veriler toplanarak üzerinde testler yapıldı. 43 parametre değeri üzerinde yılda 2 defa tekrarlanan ölçümler yapılacak. Bu ölçümler sonucunda farklar ortaya çıkacak ve esaslı kararlara varılacak. Bu testlerle kirlilik oranı ve su seviyesi belirlenecek. Tüm bu veriler toplandıktan sonra gölün su dengesinin korunması ile ilgili yapılabileceklerin hepsi maddeler halinde sıralanacak. Göl üzerinde etkili olan tüm kurumların birlikteliği ile bu kararlar onaylanacak. Gölün tek elden yönetiminde bu esaslar uygulanacak. Eğirdir Gölü üzerinde yürüttüğümüz çalışma başarılı olursa Kovada ve Beyşehir Gölleri'nde de aynı şekilde uygulanacak. Alacağımız kararlar kısa vadeli değil 30- 50 yıllık uzun vadeli kararlar olacak.”