Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın da katılımıyla, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yürütülen Sıfır Atık Projesi, dünyadan ve Türkiye’den birçok katılımcıyı “Atıklarını Azalt – Yarınları Kurtarmaya Bugünden Başla” teması ile 2. Uluslararası Sıfır Atık Zirvesi’nde buluşturdu. Türkiye’de sürdürülebilir çevre ve kalkınma alanında önemli bir yol kat edilmesini sağlayan Sıfır Atık Projesi kapsamında yapılan etkinlik, gün boyu süren çok sayıda oturuma ev sahipliği yaptı. Oturumlarda, küresel çapta sıfır atık projeleri, dünya kentlerinde dönüşüm ve sürdürülebilirlik çalışmaları, yerel yönetimlerde atık yönetimi ve finansmanı, döngüsel ekonomide sürdürülebilir atık yönetimi ve kaynakların verimli kullanımı gibi çok sayıda başlık ele alındı.
Dünyadan ve Türkiye’den çevre konusunda otorite olan pek çok isim katılımcılılarla buluştu. Bu isimler arasında; OECD Çevre Direktörü Yardımcısı Anthony Cox, BM Sınai Kalkınma Teşkilatı Türkiye Direktörü (UNIDO) Süleyman Yılmaz, Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü Auguste Tano Kouame, Birleşmiş Milletler Sınai Kalkınma Örgütü (UNIDO) Çevre Birimi Yöneticisi Smail Alhilali, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Türkiye Direktörü Claudio Tomasi, Prof.Dr. Osman Atilla Arıkan, Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü Genel Müdür Yardımcısı Recep Akdeniz, İller Bankası Genel Müdür Yardımcısı Emrah Baydemir, Türkiye Belediyeler Birliği Genel Sekreteri Birol Ekici, Sincan Belediye Başkanı Murat Ercan yer aldı. Dünyaca ünlü çevre gönüllüleri Nana Firman, Ibrahim Abdul Matin’in yanı sıra WWF Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) Genel Müdürü Aslı Pasinli özel bir oturumda bir araya geldi.
OECD Çevre Direktörü Cox: “Türkiye’de Plastik Poşetlerin ücretlendirilmesi şimdiden büyük fayda sağladı”
Sıfır Atık Zirvesi’nin çok önemli bir inisiyatif olduğunu belirten OECD Çevre Direktörü Yardımcısı Anthony Cox, bu etkinliğe katılarak destek olmaktan duyduğu mutluluğu dile getirerek konuşmasına başladı. Sıfır atığın ekonomiyle entegrasyonu hakkında görüş bildiren Cox, kürsel ekonominin önemine dikkat çekti. Küresel boyutta bu konuya yaklaşmanın ekolojiye faydalarının yanı sıra inovasyondan istihdama pek çok alanda etkilerinin görüleceğini belirten Cox, “Bu konu gelecek nesiller için çok önemli. Onlara yaşanabilir bir gezegen bırakmamız gerekiyor. OECD olarak bir bu farkındalıkla ekonomik politikaların değişimi nasıl getirebileceği üzerine odaklanıyoruz. Fiyatlandırma ve vergi politikalarının yanı sıra hükümet aksiyonlarının burada önemli rolü var. İnovasyonun atığı azaltacak şekilde ilerlemesi de aynı şekilde. Almanya, Fransa ve İngiltere gibi OECD ülkeleri sıfır atık ve dönüşüm konusunda uzun zamandır önemli adımlar atıyorlar. Bu ülkelerin 30 yılı aşkın süredir bu konuda çalıştıklarını söyleyebiliriz. Türkiye bu yola yeni çıkmış durumda. Sıfır atık stratejisi çok önemli bir adım. Plastik poşetlerin ücretlendirilmesi gibi adımlar şimdiden büyük fayda sağlamaya başladı. Ancak bununla birlikte Türkiye gibi ülkelerin atık yönetimi konusunda yatırım yapması gerekiyor. Bu noktada dijitalleşme ve inovasyondan da faydalanmak gerekiyor.”
WWF Türkiye Genel Müdürü Pasinli: “Plastiğe alternatif hammadde üretmeliyiz”
Gün boyu süren oturumlarda söz alan isimlerden biri de WWF Türkiye Genel Müdürü Aslı Pasinli, geri dönüşümden önce atığın oluşmamasını sağlamak gerektiğine dikkat çekerek, “Geri dönüşüme gidene kadar atıklar kilometrelerce yol gidiyor, bir kısmı dönüşüyor bir kısmı maalesef dönüşemiyor, o sebeple atığı oluşturmamakla işe başlamak lazım. Türkiye’de kişi başına 47 kilo plastik şişe atığı düşüyor. Atık oluşturmama konusunda hepimize, iş dünyasına, bireylere iş düşüyor. Özel sektörlerde gerçekleştirilecek birliktelikler çok önemli, bu konuya ancak birliktelik ile çözebiliriz. İnovasyon çok önemli, plastiğe alternatif hammedde üretmemiz lazım. Yosunla ilgili TÜBİTAK’ın dahil olduğu çok güzel gelişmeler var Türkiye’de. Gelişirken, modernleşirken elbette modern araçları kullanalım ancak tüm bunları geçmişten gelen bilgileri harmanlayarak yapalım.” Dedi.
Çeşitli atık yönetimi yöntemleri söz konusu olduğunu belirten Birleşmiş Milletler Habitat Programı Temel Kentsel Hizmetler Birimi Koordinatörü (UN-HABITAT) Andre Dzikus, bu yöntemler hakkında bilgi verdi: “Kullandığımız metodlardan biri de atık hiyerarşisi yöntemi. Burada bir piramit söz konusu. Bu piramidin en üstünde atığın ortaya çıkmaması, ardından yeniden kullanımın sağlanması geliyor. Üçüncü kademede geri dönüşüm bulunuyor. Ardından kurtarma geliyor. Avrupa Birliği’nde geliştirdiğimiz yöntemlerle atığın mümkün olduğunca ortaya çıkmamasını hedefliyoruz.”
Oturumda konuşan bir diğer önemli isim, Green Deen kitabının yazarı Ibrahim Abdul Matin, yaptığı konuşmada israfa dikkat çekti. Doğanın dengesinde insanoğlunun rolüne işaret eden Matin, bu dengede üzerimize önemli sorumlulukların düştüğünü söyledi.
Türkiye’nin en büyük çevresel hareketi: Sıfır Atık Projesi
İki yıl önce hayata geçirilen Sıfır Atık Projesi’ne şimdiye 25.000 adet kurum ve kuruluş dahil oldu. Şimdiye kadar proje kapsamında 4 milyon ton atığın geri dönüşümü sağlandı. 2023 yılında 81 ilin tamamında Sıfır Atık Projesine geçilmesi hedefleniyor. Böylece 20 milyar TL tasarruf sağlanırken 100 bin kişiye istihdam alanı oluşturulması ve 42 milyon ağaç kurtarılacağı öngörülüyor.
Boshphorus’a verilirken ikinci ödül, Yapay Zekâlı Katı Atık Ayıklama Makinesi projesiyle Fırat Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Yazılım Mühendisliği Bölümü öğrencilerinin oldu.
Sıfır Atık Medya ve Farkındalık Ödülü’ne sahibi kamuyu bilinçlendirmeye yönelik çalışmalarıyla NTV layık görülürken, Sıfır Atık Jüri Özel Ödülü ise çevre bilincine dikkat çekmek için okulunun bir duvarını pet şişelerden ören Derekent İlkokulu öğretmen ve öğrencilerine verildi.