Güncelleme Tarihi:
İstanbul’un pek de bilinmeyen hazinelerinden biri Sarıyer’in balıkçı kasabası Rumelifeneri’nde. 65 milyon yaşındaki ‘çarpışan kayalar’ın üzerindeki sütun kalıntısı İstanbul Teknik Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü’nde görevli Dr. Serkan Angı’nın dikkatini çekti. Serkan Angı, Jeoloji Mühendisleri Odası olarak volkanik kaya ve üzerindeki sütunla ilgili bir çalışma yaptı. Tarihi kaynaklarda sütunun 1610 yılında çizilmiş bir gravürüne ulaşıldı. Jeoloji Mühendisleri Odası, yok olmaya yüz tutan sütun ve volkanik kaya hakkında, bilgilendirme tabelası konulması amacıyla hazırladıkları çalışmayı İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne sundu. Dr. Serkan Angı yürüttüğü çalışmaları şöyle anlattı:
“Amacımız bu bölgenin keşfedilmesi ve korunmasıdır. Sultanahmet’teki sütunlardan daha eski bir tarihte denizcilerin Rumelifeneri’ndeki kayalara çarpmaması için buraya bir sütun konulmuş. Sütunun çevresinde ise Apollon sunağı bulunuyormuş. Zamanla hepsi yok olmuş. Sütundan sadece kaide kısmı kalmış. Avrupa bu tür yapıları koruyor ve turizme açıyor. Binlerce insan ziyaret ediyor. Eski zamanda sütunun bulunduğu kaya karadan uzakta bir adacık olarak duruyordu. Zamanla arası doldurulmuş ve bir dalga kıran ile liman yapılmış. Volkanik kayanın üzerindeki kalıntıların büyük bir kısmı ise yok olmuş. Kaya parçası 65 milyon yaşında. Daha İstanbul Boğazı oluşmadan yeraltı lavları o kayayı oluşturmuş. Bir örneği daha yok. Acilen koruma altına alınmalıdır. Biz bölgeye bilgilendirme tabelası konulması ve turizme kazandırılması amacıyla İBB ile görüşmelere başladık. Sütunun eski hali gravürlerde var. Bunun bir benzerinin aynı yere yapılması bölgenin önemini arttıracaktır.”