Oluşturulma Tarihi: Aralık 14, 2010 00:00
Balyoz Planı iddialarına ilişkin aralarında emekli Orgeneral Çetin Doğan, emekli Oramiral Özden Örnek ve emekli Orgeneral İbrahim Fırtına’nın da bulunduğu 196 subay, perşembe günü Silivri’de hâkim karşısına çıkacak. “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya eksik teşebbüs ettikleri” iddiasıyla yargılanacak olan sanıkların 20 yıla kadar ağır hapis cezası isteniyor.
BALYOZ Güvenlik Harekat Planı davasında, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya eksik teşebbüs ettikleri iddiasıyla 20 yıla kadar ağır hapis cezası istemiyle haklarında dava açılan 196 subayın yargılanmasına perşembe günü Silivri’de başlanacak. İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın görevden aldığı Tümgeneral Halil Helvacıoğlu ile Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül’ün görevden aldığı Tümgeneral Gürbüz Kaya ve Tuğamiral Abdullah Gavremoğlu’nun da arasında bulunduğu 196 subay tutuksuz sanık olarak İstanbul 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde hâkim karşısına çıkacak.
Özel yetkili Cumhuriyet Savcıları Mehmet Ergül, Süleyman Pehlivan, Ali Haydar ve Murat Yönder’in hazırladığı ve 19 Temmuz’da İstanbul 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilen 968 sayfalık iddianamede, 5- 7 Mart 2003’de l’inci Ordu Komutanlığı’nda gizli yapılan ve sadece 162 kişinin katılımı ile jenerik şekilde gerçekleşen seminerin, Balyoz Planı’nda öngörülen ve darbenin tatbikatı olan seminer olduğu öne sürülüyor. Balyoz yapılanmasının askeri bir müdahale için öncelikle ülkeyi günden güne kaos ve kargaşa ortamına çekerek ortamı şekillendirmeyi planladığı, bu amaçla 1’inci Ordu Komutanlığı’nın bölgesinde yer alan Deniz Kuvvetleri’ne bağlı birliğin yaptığı Suga Planı, 1’inci Ordu bölgesinde yer alan Hava Kuvvetleri’ne bağlı birliğinin yaptığı Oraj Planı ve 1’inci Ordu bölgesinde yer alan jandarma birliklerinin yaptığı ‘Sakal’ ve ‘Çarşaf’ planlarının hazırlandığı iddia ediliyor.
Belgeler Taraf’a
Soruşturma sürecinde şunlar yaşandı: Taraf Gazetesi’ne bir bavulda götürülen CD, DVD ve 5 bin sayfalık belgelerin 21 Ocak’ta İstanbul Cumhuriyet Başsavcı vekili Turan Çolakkadı’ya teslime edilmesiyle soruşturma başlatıldı. 5 ay süren soruşturma kapsamında 1. Ordu eski Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, Deniz Kuvvetleri eski Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek ve Hava Kuvvetleri eski Komutanı emekli Orgeneral İbrahim Fırtına’nın da arasında bulunduğu 66 muvazzaf ve emekli subay gözaltına alındı. Yapılan operasyonlarda 49 subay tutuklandı ve avukatlarının itirazı üzerine tahliye edildi.
Savcı krizi
Soruşturmanın başlangıcında önce özel yetkili Cumhuriyet Savcıları Mehmet Berk ve Bilal Bayraktar daha sonra da Süleyman Pehlivan ve Ali Haydar soruşturmaya dahil edildi. Ancak soruşturmanın başlamasından 2 ay sonra Berk ve Bayraktar, İstanbul Cumhuriyet Savcısı Aykut Cengiz Engin tarafından soruşturmadan alındı, yerlerine özel yetkili Cumhuriyet Savcıları Murat Yönder ile Mehmet Ergül atandı. Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin’in soruşturmada yapılacak 3. operasyon kapsamında 25’i general 75 muvazzaf subayın gözaltına alınacağı konusunda kendisine bilgi verilmediği gerekçesi ile özel yetkili savcılar Mehmet Berk ve Bilal Bayraktar’ı soruşturmadan aldığı iddia edildi.
Tutuklu yok
Soruşturma sonucunda hazırlanan 968 sayfalık iddianame, 19 Temmuz 2010’da davanın görüleceği İstanbul 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. Mahkeme, 23 Temmuz 2010’da ise Genelkurmay Muhabere ve Elektronik Bilgi Sistemleri (MEBS) Başkanı Koramiral Kadir Sağdıç, Kuzey Deniz Saha Komutanı Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu ile görevden alınan Tümgeneraller Halil Helvacıoğlu, Gürbüz Kaya ve Tuğamiral Abdullah Gavremoğlu’nun da arasında bulunduğu 102 sanık hakkında kuvvetli suç şüphesi bulunduğu gerekçesi ile yakalama emri çıkarttı. Sanıklardan emekli Kurmay Albay Ahmet Şentürk, yakalanarak tutuklandı.
Haklarında yakalama emri çıkartılan 102 sanığın avukatlarınca yapılan itirazı değerlendiren İstanbul 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi, 6 Ağustos 2010’da 101 sanık hakkındaki yakalama emrinin kaldırılmasına karar verdi. Kurmay Albay Şentürk’ün de yaptığı itiraz üzerine tahliye edilmesi ile davada tutuklu sanık kalmadı.
İddianameden: Nihai amaç devlet kontrolü
BALYOZ Davası iddianamesinde, Balyoz Sıkıyönetim Komutanlığı isimli yapılanmanın nihai amacının devlet kontrolünü ele geçirmek olduğu ve bunun aşamalardan oluştuğu ifade ediliyor. 1. aşamada istihbarat faaliyetlerinin yer aldığı, 2. aşamanın askeri müdahale için zemin hazırlama süreci, 3. aşamanın askeri müdahale, 4. aşamada yürütme görevinin ‘Milli Mutabakat Hükümeti’ne bırakılacağı, bu hükümetin de ‘cunta’nın belirlediği hükümet programını uygulayacağı, 5. aşamanın ise
seçim olduğu belirtiliyor. Balyoz Planı’nın bir anda yapılmış bir plan olmadığı anlatılan iddianamede, AK Parti’nin hükümeti kurmasından önce ‘olasılığı en yüksek tehlikeli senaryo’ oluşturulduğu, akabinde bu senaryonun yürürlüğe konulması için çalışmalar başlatıldığı öne sürülüyor.