Güncelleme Tarihi:
Yüzünün sol tarafı kırık olan heykel başı üzerindeki defne yaprağından taç bulunması heykelin Roma İmparatoru’na ait olması ihtimalini güçlendiriyor.
Erzurum Atatürk Üniversitesi Fen ve Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Nurettin Koçhan’ın başkanlığında 4 arkeolog, 20 öğrenci ve 20 işçi ile 6 Temmuz’da başlayan kazılar, 6 Ağustos’ta sona erecek. Kazılar kapsamında içinde 10 kişiye ait kafatası ve iskelet parçaları ile ‘ölü hediyeleri’ olan bir lahit ile bir ‘oda mezar’ bulundu. Hadrianus Tapınağı'nın kuzey batısında ve 700 metre kadar uzağında zeytinlikler arasında toprağın 1.5 metre altında üzeri mermer kapaklarla kapalı oda mezarda üst üste gömülmüş 2, yan yana gömülmüş 3 kişinin iskeleti ile 3 göz yaşı şişesi ve 2 sikke ele bulundu.
Arkeolojik kazılarda bugün ise Hadrianus Tapınağı’nın ön tarafındaki alınlık bölümünde olduğu sanılan mermer bir heykel başı bulundu. Yüzün sol tarafı kırık olan uzun saçlı, sakallı bir kişinin figüre edildiği heykelin Roma İmparatoru Antonius Pius’a ait olduğu sanılıyor.
Tarihte Avrupalı seyyahlar tarafından ‘dünyanın 8'inci harikası’ olarak nitelendirilen, Hadrianus Tapınağı’nın gün yüzüne çıkarılması için çalışmalarını aralıksız sürdürdüklerini belirten Kazı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Nurettin Koçhan, şunları söyledi:
“Çeşitli zamanlarda büyük depremler sonunda toprak altında kalan kentin önemli yapılarından olan ve 120x180 metre ölçülerinde yaklaşık 6- 8 metre yüksekliğinde bir tepe görünümündeki Bandırma- Erdek karayolundaki Düzler Köyü'nün girişinde bulunan Roma İmparatoru Hadrianus'un Tapınağı’nı ortaya çıkarmak öncelikli hedefimizdir. Kazılarımız sırasında tapınağın mermer kiremitleri, mermer aslan başlı su olukları ve kornişleri de ortaya çıkardık. Hadrianus Tapınağı dünyaca ünlüdür. Sütun yüksekliği 25 metreyi geçen tapınak o kadar görkemlidir ki denizciler 17- 20 mil uzaktan görerek yön tayin yapabiliyorlardı.”
Kaynaklara göre tapınağın mermer sütunlarının, 20 metreyi geçtiğini dile getiren Yrd. Doç. Dr. Koçhan, “Bu Atina’daki Zeus Tapınağı'ndan da Didim’deki Apollon Tapınağı'ndan da büyük olduğu anlamına geliyor. Fakat kentin önemi azalınca, Doğu Roma ve Osmanlı döneminde tapınağın sütunlarının çoğu, İstanbul’un imarında kullanılmış. 15'inci Yüzyıl'a ait kaynaklarda, tapınağın 33 sütununun hala yerinde olduğu söyleniyor. Amacımız, 5 yıla kadar bulduğumuz parçaları bir araya getirerek, tapınağın en azından bir kısmını ayağa kaldırabilmek” diye konuştu.