Güncelleme Tarihi:
Sivas Askeri Cezaevi’nden dün Samsun Adliyesi’ne getirilen Kalı unutkanlık başladığını belirterek yazılı savunmasını okudu. Olay günü karakolda iken sakallı iki sivil kişinin geldiğini, bunların asker olduğunu, ardından biri alay komutanı iki albayın ve bazı astsubayların da gelerek kendisini kısıtlı bir alana alıp sorular yönelttiklerini söyledi. Kalı ifadesine şöyle devam etti: “Bir astsubay bana ‘kanın mı çekildi, para için mi yaptın?’ diyerek üç kez tokat attı, boğazımı sıktı, karın boşluğuma yumruklar attı. Bu kişi ‘intikam soğuk yenen yemektir. Daha fazlasını biliyorsan senin a. k., o.ç., vatan haini, hapislerde çürüyeceksin’ dedi. Doktora çıkarıldığımda uygulanan işkenceyi açıklamama izin vermediler. Jandarmalar yanımda odaya girdik. İşkenceyi doktorun kulağına fısıldadım. Cezaevinde işkence gördüm. İşkence derken illa darp, ıslatmak gibi değil, sürekli çırılçıplak soyularak arandım. Cezaevindekiler beni Reyhanlı katliamının faili sanıyordu. Can güvenliğim nedeniyle tek kişilik hücre istedim.”
İSTESEM SİLERDİM
Utku Kalı elektronik teknisyeni olarak bilgisayar konusunda uzman olduğunu, çalıştığı GSM firmasındaki bir projesi nedeniyle fark yaratan eleman ödülünü aldığını, cep telefonunu avucunun içi gibi bildiğini söyledi. Kalı, “Alayda herkesin cep telefonu vardı, sadece benim telefonum bulundu bir de herkesin şarj aletleri bulundu. İstesem delil olduğu söylenen o mesajları 10 saniyede silerdim. Bana ait değiller, kabul etmiyorum” dedi.
Duruşmada, 9 tanık dinledi. Hepsi asker olan tanıklardan ifadesi çarpıcı olanlar, avukatların çapraz sorguya aldığı iki isimden biri olan Utku Kalı’nın santralde birlikte çalıştığı K.Z., şifreli mesaj cihazı Semac’ın kullanımı için eğitim almadıklarını söyledi. Karakol komutanı Astsubay Başçavuş E.A. ise Kalı’nın cihaz için eğitim aldığını, belgelerin sızmasının ardından istihbaratçıların gelerek “yanlışlıkla geçmişiz” deyip 4 belgeyi aldıklarını, yaptıkları araştırmada belgeleri Kalı’nın geçtiğine kanaat getirdiğini söyledi.
SADECE 1 KOPYA EMRİ
Alay komutanının sözkonusu istihbarat mesajlarıyla yakından ilgilendiğini, sadece 1 nüsha olarak çıkarılması için emir verdiğini belirten E.A., sanık Kalı’nın asıl belgeyi kendisine teslim ettikten sonra ikinci kopyayı cihazdan almış olabileceğini öne sürdü. E.A., Kalı’nın çöp kutusunda kağıt yaktığı bilgisi geldiğini, kamera kayıtlarından da bunu gördüğünü öne sürdü. Daha sonra dinlenen 7 tanık, görgüye dair bilgileri olmadığını söylediler. Mahkeme, tahliye kararı verdi.
Mutluluktan ağladı
Utku Kalı ile en son ailesi 30 Ekim’de açık görüş yaptı. Kararın ardından anne Kalı, gözyaşlarını tutamadı. Anne, “Sevinçten de ağlanabiliyormuş” dedi. Terhis tarihi 1 Ocak olan Utku Kalı, birliğine geri dönecek ve terhis tarihine kadar askerlik yapacak.