170. Kuruluş yıldönümünde tarihi kıyafetli polis sürprizi

Türk Polis Teşkilatı'nın 170. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla Polis Akademisi'nde tören düzenlendi. Davetlileri, törenin yapılacağı salona girişlerinde Osmanlı dönemine ait polis kıyafetleri giyen memurlar karşıladı.

Polis Akademisine gelişinde tören kıtasını selamlayan Başbakan Davutoğlu'nu salona girerken de Selçuklu ve Osmanlı dönemine ait polis kıyafetleri giyen bir grup polis karşıladı.

Tören salonundaki platformun iki yanında 2. Abdülhamit döneminde "serkomiser" rütbesine sahip emniyet görevlileri ile 1845 de ilk kez "polis" adıyla görevlendirilen emniyet güçlerinin kıyafetlerini giyen kişiler yer aldı.

Yalçın Akdoğan tarihi kıyafetli polislerin arasından yürüyerek salona girdi. Bu fotoğraf akıllara Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda düzenlenen törenlere katılan tarihi kıyafetli askerleri getirdi.

Akdoğan Twitter hesabından konuyla ilgili şu mesajı paylaştı:

Şanlı bir gelenekten gelen Emniyet Teşkilatımıza nice yıllar diliyorum, Rabbim muhafaza eylesin pic.twitter.com/Tsx930xDVq

— Yalçın Akdoğan (@Y_Akdogan) April 10, 2015

ERDOĞAN’DAN SARAYDA BİR İLK

Polis Akademisi'nde düzenlenen Polis Teşkilatının 170. kuruluş yıl dönümü töreninde konuşan Davutoğlu, teşkilatının özlük hakları bağlamında çok önemli ilerlemeler sağladıklarını söyledi.

DAVUTOĞLU: POLİS MAAŞI 665 TL'DEN 2746 TL'YE YÜKSELDİ

Davutoğlu, 2002'de bir polis memurunun maaşı 665 lirayken, 2015'te bu rakamın 2 bin 746 lira olduğuna işaret ederek, maaşta yüzde 300 artış sağlandığını belirtti.

"Herhangi şekilde toplumsal gelişmemiz itibarıyla daha da iyileştirmeler söz konusu olduğunda, bu iyileştirmeleri yapma konusunda her zaman en öncelikli kurumlarımızdan biri Emniyet Teşkilatımız olmuştur" ifadesini kullanan Davutoğlu, "Bundan sonra Emniyet Teşkilatımız göz bebeğimiz bir teşkilat olarak, toplumsal huzurumuzun dayandığı temel omurga kurumumuz olarak, hep en öncelikli konumunu sürdürecektir" değerlendirmesinde bulundu.

Emniyet camiasında büyük sıkıntılara yol açan askerlik konusunu 2011 yılında muafiyet getirerek kesin bir çözüme kavuşturduklarını hatırlatan Davutoğlu, böylece toplumsal güvenliğin teminatı Türk Silahlı Kuvvetleri ile Emniyet Müdürlüğü arasında, görev bağlamında doğrudan bir iletişimin sağlandığını kaydetti.

Teknik altyapı itibarıyla devrim mahiyetinde adımlar atıldığına işaret eden Davutoğlu, Emniyette 2002'de 23 bin 59 taşıt varken, 2002-2014 yılları arasında 13 bin 691 modern taşıt alındığını ve bugün emniyet hizmeti gören taşıtların sayısının 36 binin üzerine çıktığını söyledi.

Başbakan Davutoğlu, 2002'ye kadar bin 84 olan zıhlı araç sayısının 998 alımla 2 bin 72'ye, deniz araç sayısının 46'dan 98'e, hava araç sayısının ise 29'dan 68'e çıkarıldığını bildirdi.

Hizmet binaların sürekli yenileştirildiğini dile getiren Davutoğlu, toplumsal olaylarda kullanılmak üzere bin 10 zırhlı kabin, 792 kişilik taşınabilir konaklama merkezi, 17 zırhlı ileri gözetleme kulesi ve 340 zırhlı siperliğin hizmete alındığını belirtti.

Bu çerçevede uluslararası kuruluşlar bünyesinde de faaliyetlerine hız verdiklerini ifade eden Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Emniyet Teşkilatımız artık sadece ulusal bir teşkilat değil, uluslararası görev de ifa eden, eğitim faaliyetleriyle başka ülkelerin emniyet yapılanmasına destek veren ve ayrıca bizzat giderek ki Dışişleri Bakanı olarak bunu çok gözleme imkanım buldum, kahramanca yurt dışında faaliyet yürüten Emniyet Teşkilatımızın mensuplarını gördükçe... Uluslararası kuruluşlar bünyesinde halen bine yakın personelimiz görevlerini başarıyla ifa ediyor."

Sadece doğrudan emniyet ve güvenlik alanında değil, diğer birçok sosyal alanda Emniyet Teşkilatının son derece başarılı görevler ifa ettiğini vurgulayan Davutoğlu, "Trafik söz konusu olduğunda yine daha çocukluğumuzdan itibaren trafik güvenliği açısından polislerimizin nasıl zihinlerimizde olumlu bir iz bıraktığını, polislerimizin çocuklar başta olmak üzere, trafik güvenliğini sağlamak için nasıl çaba sarf ettiğini hepimiz hatırlarız" dedi.

"TRAFİK KAZALARI AZALDI"

Trafik eğitimi anlamında yapılan faaliyetlerle 20 milyon kişiye ulaştıklarını, bu çerçevede geçen yıl polisin sorumluluk bölgesinde meydana gelen trafik kazalarının, bir önceki seneye göre yüzde 4,6 azaldığını belirten Davutoğlu, özellikle duble yolların gelişmesiyle de trafik kazalarındaki azalmanın gözle görülür hale geldiğini söyledi.

Narkotim Projesi'ni, gururla takip ettiğini anlatan Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Başbakanlık görevini aldıktan sonra, daha önce başlatılan çalışmaları takiben uyuşturucuyla mücadele konusunda çok kapsamlı bir ulusal eylem planı açıklamıştık. Bu ulusal eylem planı çerçevesinde narkotimler devreye girmişti. Yine buradan, bu kampüsten ilk narkotimlerimizi dualarla ve ideal hedeflerle yola çıkarmıştık. Kasım ayından bu yana da narkotimlerin aldığı mesafeyi hep yakından takip ettim. Çünkü nihayet güvenlik sadece bir suç esnasında ortaya çıkan bir husus değil, en temel güvenlik alanlarından biri genç nesillerin akıl ve ruh sağlığıdır. Eğer akıl ve ruh sağlığı genç nesillerde korunmamışsa, her türlü suça temayül gösteren, potansiyel suçlu nesiller yetiştirmiş oluruz."

Özellikle alkolizm, uyuşturucu bağımlılığı ve bunlara dayalı suçların büyük oran teşkil ettiğini vurgulayan Davutoğlu, "Kadına yönelik şiddette yapılan çalışmaların çoğunda, şiddet uygulayanların o anda ya alkolizme ya da uyuşturucuya bağımlı bir durumda olduklarını gözlediğimiz bir vaka. Yine bu çerçevede narkotimlerimizin genç nesillerin akıl ve ruh sağlığını korumak amacıyla yaptığı çalışmaları takdirle takip ediyoruz" görüşünü paylaştı.

Davutoğlu, narkotim ekiplerinin, 81 il ve 28 riskli ilçede, 3 bin 250 personel, 650 ekip otosu, 575 motosiklet, 170 minibüs ve 950 tablet bilgisayarla görevlerini ifa ettiğini belirtti.

Bütün narkotimlere selamlarını ileten Davutoğlu, onların yaptıkları fedakarca çalışmalarla, yeni nesillerin geleceğe güvenle hazırlanacağını ifade etti.

Uyuşturucuyla mücadelede köpekli ekiplerden de çok verimli sonuçlar aldıklarına dikkati çeken Davutoğlu, "Bundan sonra da her aracı her modern imkanı kullanarak narkotimler üzerinden uyuşturucuyla mücadeleye devam edeceğiz" bilgisini verdi.

"ADLİ BİLİMLERİN KAPASİTESİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ"

Teknolojik olarak suçu, önce önlemeye çalışmak, önlenemeyen suçları ortaya çıkarmak ve suçluları adli makamlara teslim etmenin Emniyetin görevi olduğunu vurgulayan Davutoğlu, adli bilimlerin kapasitesinin güçlendirilmesi kapsamında kriminal laboratuvarların sayısının 2'den 6'ya çıkarıldığını kaydetti.

Hızlı ve etkin haberleşmeyi sağlamak üzere sayısal telsiz sisteminin bugün itibarıyla Van, Hakkari, Şırnak, Mardin, Şanlıurfa, Bingöl, Batman, Tunceli, Muş, Elazığ ve Diyarbakır'da hizmete girdiğini bildiren Davutoğlu, şunları kaydetti:

"2006 yılında başlayan kural ihlallerini ve suçu yerinde tespit etmek anlamında olağanüstü bir görev ifa eden MOBESE sistemi, bugün artık gururla söylüyoruz ki bütün Türkiye sathına yayıldı. 81 il ve 230 ilçemizde etkin bir gözetim, denetim işlevi görmekte. Bu çerçevede Savunma Sanayi Müsteşarlığından temin edilecek kaynakla, ilçelerimizin tümünde MOBESE sistemini kuracağız. Böylece hiç kimse işlediği bir suçun gizli kalacağı düşüncesiyle o suçu işlerken kendilerini rahat hissedemeyecek."

"BUGÜNE KADAR 106 KAYIP VATANDAŞIMIZA ULAŞMA İMKANI BULDUK"

Toplum destekli polisliğe değinen Davutoğlu, "Toplumla organik bir şekilde çalışan emniyet anlayışı içinde olağanüstü görevler ifa ediyor. Toplum destekli polislik çerçevesinde okul aile birliği toplantılarına katılınıyor, yardım çalışmaları yürütülüyor, suç mağdurlarına destek ziyaretleri yapılıyor. Kısacası bir dizi sosyal faaliyetle toplumla bütünleşme üzerinden emniyet hizmetleri topluma yaygınlaştırılıyor" değerlendirmesinde bulundu.

Kayıp Alarm Projesi'nin de son derece önemli olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Bir anlamda toplumla birlikte emniyet sağlamak açısından özgün ve örnek bir proje. Kayıp Alarm Projesi ile GSM operatörleriyle işbirliği gerçekleştirilerek, kayıp kişilere hızlıca ve en az zararla ulaşım amaçlanıyor. Sistem, kayıp kişilerin fotoğraf ve bilgilerinin belirlenen bölgedeki GSM aboneleriyle sosyal medyaya ulaştırılması mantığıyla işliyor. Geçen kasım ayında başlayan bu uygulamayla, bugüne kadar 106 kayıp vatandaşımıza ulaşma imkanı bulduk. Böylece toplumda da kayıp vatandaşlar konusunda bir bilinç uyandırılıyor ve toplumumuzda bu çerçevede Emniyetimize sağlanacak destek bağlamında da teknolojik imkanlar genişletiliyor."

Başta hasta, yaşlı ve engelliler olmak üzere, herhangi olayda mağdur veya bilgi sahibi vatandaşların işlemlerinin bulundukları yerde yürütülmesi uygulamasını başlattıklarını anlatan Davutoğlu, projenin başladığı ekim ayından bu yana 99 bin 861 vatandaşa yerinde hizmet verildiğini bildirdi.

Aile içi şiddet konusunda da önemli adımlar atıldığını dile getiren Davutoğlu, aile içi şiddetle mücadele şube müdürlüklerinin kurulduğunu ifade etti.

Davutoğlu, "Bütün bu mücadeleler ve araçlar tek bir şey için, toplumsal huzurumuzun temin edilmesi ve bu huzuru bozma niyeti taşıyan unsurlara karşı açık bir tavır alınması. Bu çerçevede Emniyet Teşkilatımıza duyduğumuz güven mutlaktır" diye konuştu.

"ULUSLARARASI POLİS EĞİTİM MERKEZİ PROJESİ'NE BAŞLADIK"

Emniyet Teşkilatının en iyi eğitim imkanlarına kavuşması için de yoğun bir çaba içinde olduklarını aktaran Başbakan Davutoğlu, Uluslararası Polis Eğitim Merkezi Projesini hatırlattı.

Ankara Pursaklar'da 2908 dönüm arazi üzerinde 3 bin kişinin aynı anda eğitim alabileceği Uluslararası Polis Eğitim Merkezi Projesi'ne başladıklarını bildiren Davutoğlu, "Böylece polislerimizin en iyi şartlarda ve evrensel standartlarda çağdaş standartlarda eğitilmesinin yanında, dost ve kardeş ülkelerden gelecek polisleri de eğitme imkanı bulacağız" dedi.

"Nice yüz yıllara" temennisinde bulunan Davutoğlu, Emniyet Teşkilatını geleceğe en hazır hale getirmek için yoğun bir çaba içinde olduklarını söyledi.

Davutoğlu, "Bir kez daha şunu vurgulamak istiyorum; Emniyet Teşkilatımız büyük bir insani vazife ifa etmektedir ve bu çerçevede de toplumla bir bütün içinde, toplumsal huzurun ve güvenin teminatı olarak her şartta önce suçu engelleme, daha sonra eğer bir suç ortaya çıkmışsa o suçun faillerini ortaya çıkarma anlamında olağanüstü bir görev ifade etmektedir" dedi.

Başbakan Davutoğlu, "bu ulvi görevi" yürütürken şehit düşen teşkilat mensuplarına Allah'tan rahmet dilerken, emekli emniyet mensuplarına ise yaptıkları katkıdan dolayı takdirlerini etti.

Her zaman Emniyet Teşkilatının yanında olacaklarını vurgulayan Davutoğlu, 170. kuruluş yıl dönümünü bir kez daha kutladı.

TÖRENDEN NOTLAR

Polis Akademisine gelişinde tören kıtasını selamlayan Başbakan Davutoğlu'nu salona girerken de Selçuklu ve Osmanlı dönemine ait polis kıyafetleri giyen bir grup polis karşıladı.

Tören salonundaki platformun iki yanında 2. Abdülhamit döneminde "serkomiser" rütbesine sahip emniyet görevlileri ile 1845 de ilk kez "polis" adıyla görevlendirilen emniyet güçlerinin kıyafetlerini giyen kişiler yer aldı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kutlama mesajının da okunduğu
törende, Davutoğlu, Emniyet Teşkilatına katkıda bulunan kişilere ödül verdi.

Toplumda "kahramanlıkları" ile ön plana çıkan emniyet görevlileri ile bazı yarışmalarda başarı gösterenlerin de ödüllendirildiği törende, Başbakan Davutoğlu'na "Mevlana" tablosu hediye edildi.

Törene Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, İçişleri Bakanı Sebahattin Öztürk, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit ve diğer yetkililer katıldı.