Güncelleme Tarihi:
Kentte Sevgi-Kemal Öztürk çiftinin 3 çocuğundan ortancası olan Mehmet Akif, henüz 5,5 aylık iken hidrosefali hastalığı ile tanıştı. İlk ameliyatını ilk teşhisin hemen ardından olan Mehmet Akif, 17 yaşına kadar sağ, sol ve göbek fıtığı, menenjit, kafa şekil düzenlemesi ve beyinde su toplamasına bağlı 28 ameliyat geçirdi. Doktorların, 'yaşamaz' ve 'yürüyemez' dediği Mehmet Akif, bu ameliyatlar ile hastalığı yendi. Bu süreçte fizik tedavi desteği alan Mehmet Akif, bir yandan da küçük yaşta başladığı resim ile hayata tutundu. 2018 yılında da Engelli Kamu Personeli Seçme Sınavından 80 puan alarak zihinsel engelliler grubundan Kayseri Adliyesi'nde memur olarak görev yapmaya başlayan Mehmet Akif, azmi ile takdir topladı.
'YAŞAMAZ VE YAŞASA DA YÜRÜYEMEZ' DEDİLER'
Mehmet Akif, hidrosefali hastalığının hayatının dönüm noktalarından biri olduğunu belirterek, "Hastanelerde annem hep başucumda bekledi. Beni ameliyatlarımda yalnız bırakmadı. Doktorlar benim için sürekli ümitsiz konuştu. 'Yaşamaz' ve 'yürüyemez' gibi ifadeler kullandılar. Allah'a şükür ki ben tüm bunları atlatıp, hayatta kaldım ve 2018 yılında memur oldum. Adliyede de savcılarımız ve hakimlerimiz bana çok ilgi gösteriyorlar. Bugüne kadar çok acı çektim. Her geçen yıl başka bir ameliyat olmak zorunda kaldım. Ameliyatların izlerini atlatmak için fizik tedavi aldım. Beyin omurilik sıvısını beyinden idrar yollarına aktarımını sağlayan 1 adet şant ile hayatımı sürdürüyorum. Ameliyatlarımın bitmiş olması ameliyat olmayacağım anlamına gelmiyor. Şantın tıkanması halinde yeniden ameliyat olma durumum var" dedi.
'RESİMLERLE HAYATA TUTUNDUM'
Başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere devlet büyüklerinin, önemli kişilerin yağlı boya tablolarını yapan Öztürk, 8 yaşında boş kağıdı karalayarak resim yapmaya başladığını anlattı. Öztürk, "8 yaşından belli kendi el yeteneğimle resim yapıyorum. Sürekli bir şeyler yaparak el yeteneğimi geliştirdim ve bu zamana kadar geldim. 17 yılda 28 ameliyat geçirdim. Resimlerle hayata tutundum. Boş kaldığım zamanlarda resim ve çizim yapıyorum. Kayseri'de ki protokol üyelerimize çizimler yapıyorum. Bakanlarımıza gönderiyorum. 2 ay uğraş vererek, resmettiğim Cumhurbaşkanımıza ait portreyi Ankara'da hediye etmek istiyorum. Kendisinin çocukluktan bu yana hayranıyım. Hayalim onunla buluşmak ve çizimini yaptığım Erciyes Dağı arka fonlu portresini hediye ederek, hayalimi gerçekleştirmek istiyorum" diye konuştu.
'BABAM ÜZÜNTÜDEN HASTA OLDU'
28 ameliyat sonrası babasının kendisine üzülmekten hasta olduğuna da dikkat çeken Mehmet Akif Öztürk, "Babam üzüntüden hasta oldu. 10 yıldır, babama bir teşhis konulamıyor. Hastalığının ne olduğu bulunamıyor. Bu durum da beni üzüyor. Babam, bana üzülerek hasta oldu. Onun içinde bulunduğu durum beni kaygılandırıyor. 1,5 yıldır devlet memuru olarak çalışıyorum. Akşam mesai bittikten sonra evde boş zamanlarımda, evimin bir odasını atölyeye çevirdim. Benim gibi birçok arkadaşım var. Hayata karşı ümitlerini hiçbir zaman kesmesinler" ifadesini kullandı.