OluÅŸturulma Tarihi: Mart 09, 2002 00:00
Mustafa Nuri Yüncüoğlu (72) bundan 17 yıl önce bir deniz yolculuğunda karşılaştığı Sibel Can'ı bir türlü unutamıyor. ‘‘O
rüya gibi, latif yolculuk’’ sırasında çektiği fotoğrafları bize verdi. Fotoğraflara bir de şiir ve o geceyi anlatan bir yazıyı ekledi. Şiir yıllar önce yazılmış ama içinde ‘‘O gemi ki her limanda durmasın’’ mısraının geçtiği son kıtayı yeni kaleme almış.Nereden bilebilirdim ki Türkiye'nin gözbebeği olacak?İnsanoğlu hayatta nelerle karşılaşıyor, neler görüyor ve neler duyuyor. Yıl 1985. Bir yaz günü. O zaman ben yan gelir olsun diye Japon sobaları satan bir firmada satış şefliği yapıyordum. Firma yetkilileri, satış elemanları için bir gemi kiralamış ve bir de saz heyeti, sanatçı topluluğu davet etmişti. Kadroda dört saz, iki ses sanatçısı ve bir de oryantal dansöz vardı. Ses sanatçılarının icrasından sonra sazlar eşliğinde dansöz bir kız çıktı karşımıza.Dansöz müydü, melek miydi bilemedim! Yaş tahminen 15-16. Bir insan ancak bu kadar güzel olabilirdi. Sahneye yeni atılmıştı. Kimsede çıt yok, herkes pür dikkat izliyordu. Sonra alkış, alkış alkış... Birkaç kere sahne aldı diyebilirim. Tam 22 poz fotoğraf çekmişim. Adını sordum, dediler ki Sibel Can. Nereden bilirim ki Türkiye'nin gözbebeği olacak. Beyaz bir ten, kıvrak bir vücut, mavi gözler ve altın sarısı beline kadar uzamış saçlar. Para basmak için sıraya giren erkekler ve havada uçuşan dolarlar...Kilisli Mustafa Nuri BeyMustafa Nuri Yüncüoğlu, 1930'da Kilis'te doğmuş. Edirne'den Kars'a kadar tüm ülkede eğitimin en parlak çağını yaşadığı o dönemde yetişmiş. Büyükbabası Süleyman Bey, devrin önemli müzik adamlarından ve Karagöz ustalarından biriymiş. Babası Abdülaziz Bey, Hafız Burhan ayarında bir sese ve engin bir müzik bilgisine sahipmiş. Neşe adı verilen bir müzik aletinin de mucidi olan Abdülaziz Bey, Kilis'te yüzlerce öğrenciyi eğiterek müzik sevgisi aşılamış. FOTOĞRAFA MERAK SARDIM. Nuri Yüncüoğlu, Kilis Şehir Bandosu'nun da kadrosunda bulunan babasından müzik dersleri almış. Çok sayıda enstrümanı hala maharetli bir şekilde çalabilmesini, o devirde aldığı eğitime bağlıyor. Ortaokul ikinci sınıfa giderken fotoğrafa merak sarmış. Kısa zamanda işin sırrını çözerek, çok genç yaşında bir arkadaşıyla birlikte Kilis'in ilk fotoğraf stüdyosunu açmış. Atletizm, yüzme, sutopu, atlama ve futbol dallarında yarışıp dereceler almış. Aktif sporu bıraktıktan sonra yüzme, sutopu ve paletli yüzme dallarında uluslararası hakemlerimizden biri olarak ünlenmiş. Ortaokuldan sonra Bolu Erkek Öğretmen Okulu'ndan mezun olmuş. Tam 30 yıl öğretmenlik yaptıktan sonra emekli olmuş. İlkokuldan beri şiir yazıyor. Şair arkadaşlarıyla birlikte her hafta İstanbul'un bir köşesinde yapılan şiir toplantılarına katılıyor. SPONSOR ARIYORKedileri çok seviyor. 2001 Nisan'ında ölen kedisi Minnoş tam 19 yıl yaşamış. Şimdi bir
aslan parçası gibi olan kedisi sekiz yaşında. Nuri Bey, hayatı çok seviyor. Hayatın insana sunduÄŸu bütün güzelliklere aşık olduÄŸunu söylüyor. Bugünlerde yayına hazırladığı üç kitabı için sponsor arıyor. KarşılaÅŸtığı her olumsuz durumda sorumlu bir yurttaÅŸ bilinciyle hareket ederek tavrını koyuyor. Yazıları ve ÅŸiirleriyle yaÅŸamın olumsuzluklarına müdahale ediyor.BÄ°R DE ŞİİR YAZDISibel CanYıl seksenbeÅŸ bir kız gördüm rüyamdaDansöz müydü melek miydi bilmedimGösterdiler gül yüzünü bir andaSöylemedim aşık oldum demedimMavi gözler, elma yanak, tende kanGüzel Allah yaratmıştı böyle canÖyle kıvrak dönüyordu önümdeElinde zil uzun saçlar belindeMümkün deÄŸil hiç bakmamak olur muÄ°nsanoÄŸlu çiÄŸ süt emmiÅŸ durur muÅžen ve ÅŸakrak coÅŸuyordu coÅŸtukçaDolarcıklar uçuyordu boÅŸluktaO güne dek görmemiÅŸtim bu canıBu güzelin olmuÅŸtum ben hayranıAdın sordum dediler ki Sibel CanBöyle güzel olamazdı bir insanÇoluk çocuÄŸunla bin yaÅŸa e miHızlı deÄŸil yavaÅŸ yürüsün gemiO gemi ki her limanda durmasınBir tanesin güler yüzün solmasınÂ
button