Güncelleme Tarihi:
5 kişi emniyetteki 1 kişi de savcılıktaki ifadesinin ardından bırakıldı. Adnan Oktar ve bazı şüphelilerin tutuklanmasının talep edildiği sevk yazısında, Adnan Oktar’ın kurduğu suç örgütünün faaliyetleri kapsamında süreklilik gösterecek şekilde cinsel suçlar işlediği, bu sapkın hareketlerinin günah olmadığı yönünde kılıflar uydurduğu, örgüt mensuplarını bu şekilde kontrol altında tuttuğu öne sürüldü. Savcılığın sevk yazısında şöyle denildi:
“A-9 isimli örgüte ait kanaldaki İslamiyetle hiçbir ilgisi olmayan gülünç program ve görüntülerin, bu bağlamda kamuoyunda da bilinen ‘Adnan Hoca’nın kedicikleri’ söyleminin de yine örgütün asıl amaç ve hedeflerini, suç içerikli faaliyetlerini gizlemek amacıyla kullanılan algı çalışması olduğu anlaşılmıştır.
Örgüt, Adnan Oktar’ın koşulsuz liderliğinde faaliyet gösteriyor. Adnan Oktar’ın ‘Mehdilik’ kavramı üzerinden kutsiyet algısı oluşturmak amacıyla Kuran-ı Kerim’den çarpıtma yorumlarla sözde ‘Mehdiliğine’ delil olarak gösterdiği alıntılar yapılıyor. Bu yolla örgüte kazandırılmak istenen şahısların zihinleri yıkanıyor. Ailelerden koparılarak örgüte kazandırılan şahıslara Oktar’a koşulsuz olarak itaat etme konusu da ‘Mehdilik’ kavramı üzerinden empoze ediliyor. Örgüte kazandırılacak erkek ve kadın elemanların fiziki görünümlerinin iyi olmasına ve zengin olmalarına önem veriliyor. Her türlü cinsel ilişkinin serbest ve günahsız olduğu anlatılıyor. Adnan Oktar’a sunulacak kadınların örgüte çekilebilmesi için erkek örgüt elemanlarının gerekirse bu kadınlarla evlenmelerinin bile caiz olduğu anlatılıyor.
GÜLEN KENDİSİNİN YARDIMCISIYMIŞ
Örgüt elebaşı Adnan Oktar’ın örgüt içi konuşmalarda ve A-9 televizyon kanalındaki programlarında, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in ‘Mehdinin’ yani kendisinin en büyük yardımcısı ve büyük bir alim olduğu yönünde açıklamalar yaptığı, 17/25 Aralık süreci sonrasında dahi bir kısım örgüt mensuplarıyla özel toplantılar yaptığı, önemli ulusal yayın kuruluşlarında büyük firma ve holdinglerde çalışan bir kısım örgüt mensuplarının FETÖ/PDY yapılanmasına benzer şekilde örgüt faaliyetlerine yararlı istihbarat toplamak için kullandıkları bilinmektedir.”
SİYASİLERİ HATTA BAZI HÂKİM VE SAVCILARI ZİYARET EDİYORLARDI
ADNAN Oktar ve grubuna yönelik operasyonda tutuklanan avukat F.M.D., nöbetçi hâkimlikteki sorgusunda şunları anlattı:
“2017’de danslı dini sohbetlerin artması, Diyanet İşleri Başkanı ile polemiğe girmeleri ve Oktar Babuna’nın İsrail Devlet Başkanı’yla ilgili açıklamalarını duymam üzerine bu kişilerin işlerini bırakma kararı aldım. 2018 Şubat’ında takip ettiğim bütün davalarından istifa ettim. Grubun davalarıyla ilgili olarak Mehmet Noyan Orjan ile hocaları, siyasileri hatta bazı hakim ve savcıları ziyaret ettiklerini, görüşmeler yaptıklarını biliyorum. Geçmişte Arzu Leman Şeref isimli grup üyesine kalan Eminönü’nde bulunan bir iş hanı grup tarafından satıldı. Bu işlem avukatlar tarafından yapıldı. Bedeli de gruba teslim edildi. Yine Dilem-Gizem Köknar isimli kişilere babalarından kalan İzmir Karşıyaka’da bulunan 11 dükkanın Erol Şimşek ve Halil Müftüoğlu isimli kişiler tarafından bürokratik sorunları çözülerek satılmaya çalışıldığını biliyorum. Grup içinde yapılan evliliklerin sahte olduğuna dair bilgim var.”