Güncelleme Tarihi:
Akdeniz Üniversitesi, Beden Eğitimi ve Spor Meslek Yüksekokulu (BESYO) ve Antalya Emniyet Müdürlüğü'nün işbirliği ile uygulamaya konulan 155 Polis Acil Yardım Servisi'ne Yapılan Çağrıların Niceliğini ve Niteliğini Artırma Projesi tanıtıldı. Tanıtım toplantısına, Antalya Vali Yardımcısı Turan Eren ile projenin yürütücüsü öğretim görevlisi Yılmaz Kaplan ve çok sayıda polis ile aileleri katıldı.
Projenin araştırma, eğitim, iletişim ve rekreatif (dinlendirici, eğlendirici) etkinlikler olmak üzere dört boyutu bulunduğunu anlatan Kaplan, projeyle 155 imdat hattına yapılan çağrıların nicelik ve niteliğini artırma, güvenlik hizmetinin gerçek ve acil ihtiyaç sahiplerine tam ve zamanında ulaşmasını sağlamayı hedeflediklerini söyledi.
SUÇLULARIN YÜZDE 15'İ VATANDAŞ İHBARI İLE YAKALANIYOR
Gelişmiş ülkelerde suçluların yüzde 85'inin vatandaşların ihbarıyla yakalandığını vurgulayan Kaplan, Türkiye'de ise bu oranın yüzde 10-15 olduğunu vurguladı. Türkiye'de ihbar niteliğinin düşük olduğunu bildiren Kaplan, “Vatandaşlar yasal haklarını yeterince bilmiyor. 155 hattının kullanımına ilişkin bilgi eksikliği var. Bazı vatandaşlar yapılan ihbarların değerlendirilmeyeceğini düşünürken, bazı vatandaşlar kimlik bilgilerinin ihbar edilen kişiye açıklanacağı kaygısı taşıyor. Bu kaygılar nedeniyle vatandaşlar 155 imdat hattına ihbarda bulunmuyor” dedi.
Kaplan, projenin ilk boyutu olan rekreatif etkinlikler kapsamında personelin serbest zamanını nitelikli değerlendirmesini sağlayacaklarını ifade etti. Polis memurlarının boş zamanlarda sanatsal, sportif, kültürel etkinliklere yönlendirileceğini kaydeden Kaplan, şöyle konuştu:
“Projenin bu boyutu Akdeniz Üniversitesi Spor Yöneticiliği ve Rekreasyon bölümü tarafından yönetiliyor. 14 hafta boyunca mevsime uygun şekilde personelden gelen talepler doğrultusunda sportif turnuvalar, sanat kursları ve piknik gibi etkinlikler düzenleyerek personeli tükenmişlik duygusundan kurtararak motivesini artırmayı hedefliyoruz.”
Kaplan, projenin diğer boyutlarını ise Milli Eğitim Müdürlüğü ve yerel yönetimlerle işbirliği içinde sürdüreceklerini anlattı.
Projenin eğitim boyutunda, polise iletişim ve halkla ilişkiler eğitimleri verileceğini kaydeden Kaplan, aynı eğitimleri vatandaşlara da uygulayacaklarını söyledi. Eğitimlerin her yaşa uygun gerçekleştirileceğini vurgulayan Kaplan, “Örneğin okul öncesi öğrencilerine tiyatro gösterileriyle 155 polis imdat hattını anlatırken, ilköğretim öğrencilerine bu bilgileri trafik derslerinde vereceğiz. Lise ve üniversite öğrencilerine de 155 polis imdat hattının önemine ilişkin bilgiler vereceğiz” diye konuştu.
Projenin iletişim boyutunda kitle iletişim araçlarını kullanacaklarını dile getiren Kaplan, bilboardlar ve afişlerle 155 imdat hattını anlatacaklarını kaydetti. Kaplan, projenin araştırma boyutunu ise Sosyoloji bölümünün yürüteceğini vurguladı.
155 İMDAT HATTINA YILDA 455 BİN ÇAĞRI GELİYOR
Polis imdat hattına son 3 yıl baz alındığında yılda ortalama 455 bin çağrı geldiğini bildiren Kaplan, bu çağrıların 388 bininin yani yüzde 85'inin polisin görev ve sorumluluk alanlarının dışındaki konularla ilgili olduğunu belirtti. Kaplan, polisin görev ve sorumluluk alanlarında olan ve değerlendirilen ihbarların 67 bini yani yüzde 20'sinin 'asılsız' çıktığına işaret ederek, bu durumun maddi ve manevi kayıplar, verimsizlik yarattığını, güvenlik hizmetlerinin gerçek ve acil sahiplerine tam ve zamanında verilmesine engel oluşturduğunu vurguladı.
Projede, vatandaşa 155 imdat hattını verdiği ihbarın durumuyla ilgili bilgi verilmesinin de bulunduğunu anlatan Kaplan, şöyle konuştu:
“Vatandaş 155 hattına ihbarda bulunuyor ama sonuç alamıyor. Sonuç alamayınca bir daha ihbarda bulunma gereği duymuyor. Vatandaş kendini sanki 'kör kuyuya taş atar” gibi hissediyor. Eğer Anayasal bir engel yoksa, proje kapsamında gerekli alt yapıyı geliştirerek 155'e yapılan çağrının geri dönüşümünü yapmayı planlıyoruz. Vatandaş ihbarın sonucunu öğrenirse polise olan güveni artar ve daha sonra şüpheli gördüğü bir durumda ihbar yapma isteği de artar.”