Oluşturulma Tarihi: Eylül 09, 2002 00:00
GEÇEN hafta boyunca ‘‘Bilişim eurasia CeBIT 2002 Fuarı’’ nedeniyle televizyon ekranlarından, gazete sayfalarından sıkça ‘‘e-devlet’’i duyup, gördünüz.Bu kapsamda Emniyet Genel Müdürlüğü, Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğü, İstanbul Belediyesi, çeşitli ilçeler otomasyon projeleri ile uygulamalarını sergiledi.Üstelik Gelirler Genel Müdürlüğü TÜSİAD'ın bu yıl ilk kez düzenlediği yarışmada ‘‘e-devlet şampiyonu’’ oldu. Peki devletin ‘‘hantal’’ bildiğimiz birimlerinin otomasyona geçmesi ne işe yarıyor?Bu sorunun yanıtı için bir süre Siemens Bussines Services (SBS) Genel Müdürü Çağlayan Arkan'la yaptığım sohbete döneceğim.Arkan, VEDOP (Vergi Otomasyon Projesi), MEOP (Milli Emlak Otomasyon Projesi), GELKONT (Gelirler Konrolörleri), YİOP (Yeniden İstihdam Operasyonu Projesi/İŞKUR için geliştiriliyor) ve TBS (
Trafik Bilgi Sistemi) gibi projelerin önemli bir bölümünde görev aldıklarını belirtiyor.Olayın vergi yönünü günlük yaşamdan birçoğumuz biliyor, görüyoruz. Otomasyon uygulaması sayesinde kimimiz internetten vergi borcumuzu öğneniyor, kimimiz de unuttuğumuz vergi numaramızı buluyoruz.Çağlayan Arkan'ın anlattıkları, devletin birçok biriminin otomasyon projeleriyle sisteme yeni yeni hakim olabildiğini ortaya koyuyor.2 MİLYON MEMUR VARUluslararası Para Fonu (IMF), ‘‘KİT'lerden personel tasfiyesi yap’’ diye hükümeti habire sıkıştırıp duruyor. KİT'lerde çalışan işçiler bir yana, toplam memur sayısı 1 milyon 800 bin-2 milyon dolayında bulunuyor.Otomasyon projeleri devreye girince, devlet ilginç bir bilgiye ulaşıyor:Tam 120 bin memur sadece bordro düzenlemek için görev yapıyor.Evet, evet... Yanlış okumadınız... Tam 120 bin kişi, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanların maaş bordrolarını hazırlıyor.Şöyle bir düşünün... Herhangi bir kamu kuruluşunun Türkiye'nin en ücra köşesindeki küçük biriminde bile en azından bir personel şefi istihdam ediliyor. Birim biraz büyüyünce, personel ve muhasebe bölümlerinde çalışanların sayısı da artıyor.İlk bakışta bu durum normal görünüyor. Ancak, Türkiye genelinde işi sadece maaş bordrosu düzenlemek olan memur sayısının 120 bini bulduğuna inanasım gelmiyor.DEVLETİN MALI ARTTIGelelim, otomasyon çalışmalarının ortaya çıkardığı bir başka ilginç boyuta. MEOP, yani Milli Emlak Otomasyon Projesi 81 ilin 43'ünde tamamlandı.MEOP'un tamamlanan bölümüyle birlikte devletin farkında olmadığı toplam 350 bin 134 adet taşınmazı bulunduğu ortaya çıktı.Veriler birleştirilince, devlet mevcut varlığından yüzde 40 fazlasına sahip olduğunu anladı. Yeni farkedilen varlığın değerinin ise 50 milyar dolar dolayında olduğu hesaplanıyor.Bir yandan devlet, üzerinde oturduğu varlığını daha iyi kavrıyor.Diğer taraftan, sadece bordro hazırlatmak için 120 bin memurun istihdam edildiğini görüp, başka formül arama fırsatı doğuyor.Kısacası ‘‘e-devlet’’ çoğumuza yabancı gelse de, sonucunda iyi şeyler ortaya çıkacak. En azından devlet herkese bir tuş kadar yakınlaşacak.O da iyi değil mi?GEÇEN hafta CNN Türk'te Enis Berberoğlu ile Erdal Sağlam'ın hazırladığı ‘‘E Takımı’’ dizisinin ilk konuğu ANAP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz ve ekonomi kurmaylarıydı.Bu takımdan Devlet Bakanı Yılmaz Karakoyunlu, Ekrem Pakdemirli'nin ceketinde ANAP rozetini görmeyince sordu:‘‘Hocam rozet takmamışsın.’’Pakdemirli, ‘‘Diğer cekette unutmuşum. Bir tane bul da takayım’’ dedi.Çevredekilerden biri Pakdemirli'ye, ‘‘Rozetinizin olmayışını farklı yorumlayanlar çıkabilir’’ diye takıldı.Pakdemirli, rahat tavırla yanıt verdi: ‘‘Yok canım. Biz kürek mahkumuyuz. Bir yere gitmeyiz...’’Kimi bakanlık, hatta başbakanlık yapmış olanlar parti değiştiriyor. Çoğu milletvekili, şansı fazla görünen partilere kapağı atıyor.Kimileri de taban tabana zıt olduğuna bakmaksızın parti değiştiriyor.Böylesi ortamda ‘‘kürek mahkumu’’ olmak önemli fark gibi görünüyor.
button