12’nci büyük gölümüz Eber’i de yok ettik
Güncelleme Tarihi:
Onur BAYRAM / DHA
Oluşturulma Tarihi: Eylül 19, 2008 00:00
Türkiye’nin 12. büyük gölü olan Afyonkarahisar’daki Eber Gölü yüzde 90 oranında kurudu.
Çevre köylerde ekonomik hayat durma noktasına gelirken gölde balık avında kullanılan kayıklar kışlık yakacak olarak değerlendirilecek.
KURAKLIK, küçük çıkar hesapları, denetimsizlik ve küresel ısınma, Türkiye’nin 12’nci büyük gölü olan Afyonkarahisar’daki Eber Gölü’nü sonunda bitirdi. Yüzde 90 oranında kuruyan gölde, köylülerin saz kesmek, balık tutmak ve avlanmak için kullandıkları kayıklar, çöl görüntüsü veren göl tabanına oturdu. Yakıcı güneşin altında kalan kayıklarını evlerinin önüne çekmeye başlayan köylüler, parçalayıp kışın yakacak olarak kullanacaklarını söyledi. Susuzlukla da mücadele etmek zorunda olan Bolvadin İlçesi’ne bağlı 296 haneli Ortakarabağ köylüleri artık tek geçim kaynakları olan ineklerin bile Eber’in tabanının derinliklerinden çıkan tuzlu ve sodalı suyu içmediğinden yakındı. Köylüler, sodalı ve tuzlu suyu arıtmak için kurulacak sistemin bedeli olan 20 bin YTL’yi de toplayamayınca ilkel bir arıtma sistemi oluşturdu.
Kanallar kuruttu
1992’de birinci derece sit alanı ilan edilen göl, sazan, turna, aynalı sazan gibi balık türlerinin yanı sıra 200’ün üzerinde kuş türüne ev sahipliği yapan "önemli doğa alanı" özelliğindeydi. Çevrede yaşayan ve gölde balıkçılıkla saz kesimi yaparak geçimini sağlayan insanlar, Eber’in Konya’nın Yunak Ovası’na su sağlamak için açılan kanallar nedeniyle kuruduğunu öne sürmüşler ve kanalların bir an önce kapanmasını istemişlerdi. Eber’i besleyen bazı derelerin önüne bentler yapılarak gölün kaynaklarının engellendiğini söyleyen vatandaşlar, kurumayla birlikte 10-15 köyün tüm gelirlerinin yok olduğunu söylemişlerdi.
Eber Gölü’nün saz ve kamışları, geçen haziran ayı boyunca yanmış, kurumuş göl yüzeyini günlerce duman kaplamıştı. Afyonkarahisar İl Çevre ve Orman Müdürlüğü yetkilileri ise Eber’deki yangının "vatandaşlar tarafından bilerek çıkarıldığını" belirterek şunları söylemişti: "Vatandaşlar arasında, göldeki kamış köklerinin yakılması halinde yeniden ve daha gür çıkacağı düşüncesi var. Küçük yangınları jandarma ile müdahale ederek söndürdük. Ama göl zemininin kamış kökleri ve diğer kamış yapraklarıyla dolu olması yüzünden yangına müdahalede zorluk çekiliyor. Havadan müdahale gerekiyor."
KURAKLIK, küçük çıkar hesapları, denetimsizlik ve küresel ısınma, Türkiye’nin 12’nci büyük gölü olan Afyonkarahisar’daki Eber Gölü’nü sonunda bitirdi. Yüzde 90 oranında kuruyan gölde, köylülerin saz kesmek, balık tutmak ve avlanmak için kullandıkları kayıklar, çöl görüntüsü veren göl tabanına oturdu. Yakıcı güneşin altında kalan kayıklarını evlerinin önüne çekmeye başlayan köylüler, parçalayıp kışın yakacak olarak kullanacaklarını söyledi. Susuzlukla da mücadele etmek zorunda olan Bolvadin İlçesi’ne bağlı 296 haneli Ortakarabağ köylüleri artık tek geçim kaynakları olan ineklerin bile Eber’in tabanının derinliklerinden çıkan tuzlu ve sodalı suyu içmediğinden yakındı. Köylüler, sodalı ve tuzlu suyu arıtmak için kurulacak sistemin bedeli olan 20 bin YTL’yi de toplayamayınca ilkel bir arıtma sistemi oluşturdu.
Kanallar kuruttu
1992’de birinci derece sit alanı ilan edilen göl, sazan, turna, aynalı sazan gibi balık türlerinin yanı sıra 200’ün üzerinde kuş türüne ev sahipliği yapan "önemli doğa alanı" özelliğindeydi. Çevrede yaşayan ve gölde balıkçılıkla saz kesimi yaparak geçimini sağlayan insanlar, Eber’in Konya’nın Yunak Ovası’na su sağlamak için açılan kanallar nedeniyle kuruduğunu öne sürmüşler ve kanalların bir an önce kapanmasını istemişlerdi. Eber’i besleyen bazı derelerin önüne bentler yapılarak gölün kaynaklarının engellendiğini söyleyen vatandaşlar, kurumayla birlikte 10-15 köyün tüm gelirlerinin yok olduğunu söylemişlerdi.
Eber Gölü’nün saz ve kamışları, geçen haziran ayı boyunca yanmış, kurumuş göl yüzeyini günlerce duman kaplamıştı. Afyonkarahisar İl Çevre ve Orman Müdürlüğü yetkilileri ise Eber’deki yangının "vatandaşlar tarafından bilerek çıkarıldığını" belirterek şunları söylemişti: "Vatandaşlar arasında, göldeki kamış köklerinin yakılması halinde yeniden ve daha gür çıkacağı düşüncesi var. Küçük yangınları jandarma ile müdahale ederek söndürdük. Ama göl zemininin kamış kökleri ve diğer kamış yapraklarıyla dolu olması yüzünden yangına müdahalede zorluk çekiliyor. Havadan müdahale gerekiyor."