Güncelleme Tarihi:
Geçtiğimiz günlerde İsrail’de bir hapishanede 11 yıl hapis cezasına çarptırılan Filistinli bir mahkum, tüm kısıtlamalarına rağmen "sperm kaçırma" yöntemiyle baba oldu. Üstelik bu ülkede yaşanan ilk vaka da değildi. Filistinli esir ve tutuklularla ilgili kuruluşların verilerine göre, ülkede "sperm kaçırarak" tüp bebek yöntemiyle dünyaya gelen çocuk sayısı 96'ya yükseldi.
Peki, ülkemizde bugüne kadar böyle bir vaka yaşandı mı? Ülkemizde hapishanede çocuk sahibi olmak isteyen mahkumların yasal hakları nelerdir? Hapishanedeyken tüp bebek yöntemi ile bebek sahibi olmak mümkün mü? Eşler arasında mahrem görüşmelerin yapılabildiği pembe odaların kuralları neler? Avukat Elvan Kılıç ve Asil Özkan sorularımızı yanıtlıyor.
Ülkemizde mahkumların anne baba olmak için yasal hakları nelerdir?
Avukat Asil Özkan: Cezaevine girdikten sonra hükümlü kişilere ziyaretler, Adalet Bakanlığı’nca hazırlanan yönetmelikle kapalı ve açık olmak üzere iki biçimde yaptırılmaktadır. Halk tabiriyle “pembe oda” olarak bilinen ve hükümlünün, eşiyle cezaevi infaz kurumu personelinin yakın nezareti olmaksızın görüşebilmesi Türk Hukuk Mevzuatına 30 Mart 2013 tarihli “Hükümlü ve Tutukluların Ödüllendirilmesi Hakkında Yönetmelik”te yapılan değişiklikle girmiştir. Bu düzenleme ile ceza infaz kurumunda hükümlü olan mahkumların anne-baba olabilmeleri imkanı gelmiştir.
TÜP BEBEK SAHİBİ OLMAK İÇİN BAŞVURANLAR VAR
Hapishanedeki bir mahkûmun tüp bebek yöntemi ile anne baba olma şansı var mı? Bunu için yasal başvuru yapabilir mi?
Avukat Asil Özkan: Hükümlülerin, “tüp bebek yöntemi” ile çocuk sahibi olabilmesine ilişkin henüz Türk Hukuk Mevzuatı’nda bir düzenleme getirilmemiş olup dünyada ve ülkemizde bireylerin bağımsız seçim yapma durumunun karşılığı olan insan hakları üzerinde birçok çalışma mevcuttur.
Gelişen teknolojik imkanlar ile beraber hayatımızın bir parçası olan Tüp Bebek Yöntemi, ceza infaz kurumunda olan hükümlüler açısından başvurulacak bir yöntem olarak henüz Türk Hukuk Sistemi’nde yerini almamıştır.
Ancak hem Türkiye’de hem dünyada hükümlü olan kişilerin tüp bebek yöntemiyle çocuk sahibi olabilmek için yapmış olduğu başvurular bulunmaktadır.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi; İngiltere’de hükümlü olan bir kişinin, tüp bebek yöntemiyle çocuk sahibi olma talebinde bulunması ve İngiltere Hükümeti tarafından bu talebin reddedilmesi neticesinde “insan hakkı” kapsamında İngiltere hükümetini haksız bulduğuna yönelik bir karar vermiştir.
Ülkemizde de hükümlüler tarafından benzer başvurular, Türkiye Millet Meclisi İnsan Hakları Komisyonu’na yapılmakta olup henüz bu konu hakkında mevzuat düzenlemesi getirilmemiştir.
Avukat Elvan Kılıç: Bu konu ülkemizde ilk kez Isparta kapalı cezaevinde kalan mahkum çift tarafından TBMM İnsan Hakları Komisyonu’na başvuru yapılması üzerine gündeme gelmiştir. Komisyon başkanı bu başvuru üzerine Adalet Bakanlığı’na mahkumların tüp bebek haklarının olup olmadığını sormuştur. Komisyon başkanı çiftin başvurusunu işleme koyarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin 18 Aralık 2007 tarihli Dickson/Birleşik Krallık kararının örnek alınabileceğini söylemiştir. Bu karara göre bazı kriterler dikkate alınarak hükümlü/tutuklunun tüp bebek yapma talebinin değerlendirilebileceği söylenmiştir.
2013 YILINDAN BERİ PEMBE ODALARDA MAHREM GÖRÜŞMELER YAPILIYOR
Cezaevlerinde eşlerin mahrem görüşmeler yapmalarına olanak sağlayan ‘pembe oda’ nedir?
E.K.: Hükümlü ve Tutukluların Ödüllendirilmesi Hakkında Yönetmelik’te düzenlenen eş görüşmesi kamuoyunda “pembe oda” olarak bilinir. Aynı zamanda bu uygulama hükümlüler açısından bir ödül niteliğindedir. Eş görüşmesi ödülü, cezaevindeki tutuklu veya hükümlülerin bazı şartları gerçekleştirmeleri karşılığında eşleri ile mahrem görüşme yapmalarını sağlar. Bu ödül Hükümlü ve Tutukluların Ödüllendirilmesi Hakkında Yönetmelik’te düzenlenmiş olup 2013 yılından beridir ülkemizde uygulanmaktadır.
Eş görüşmesi için nasıl başvuru yapılır?
E.K.:Hükümlü veya tutuklu, ceza infaz kurumlarına vereceği dilekçe ile başvuru yapabilmektedir. Hükümlünün eşleri ise Ceza ve İnfaz Kurumlarının internet sitelerinde bulunan formları doldurup, kimlikleri ve evlilik cüzdanları ile başvuru yapabilirler.
CEZAEVLERİNDE TOPLAM 610 ADET PEMBE ODA VAR
Türkiye’de şu an kaç tane pembe oda var?
E.K.: Pembe oda uygulaması Türk hukuk mevzuatına, 30 Mart 2013 tarihli “Hükümlü ve Tutukluların Ödüllendirilmesi Hakkında Yönetmelik” te yapılan değişiklikle girmiştir. Mahkumların eşleriyle baş başa görüşmelerine imkân tanınması için cezaevlerine 610 adet pembe oda kurulmuştur.
Pembe odanın içinde neler var? Neden adı pembe oda? Pembe oda için yılda ne kadar başvuru yapılıyor?
E.K.: Yönetmelikte geçen adı eş görüşmesi olup, pembe oda söylemi halk arasında kullanılan bir tabirdir. Her odada çift kişilik yatak, masa, iki sandalye, mini buzdolabı, metal elbise dolabı, banyo ve tuvalet bulunmaktadır. Ses geçirmeyen nitelikteki pencereler, perdeyle kaplıdır. Çift arasında bir problem yaşanması veya birinin diğerini şikâyet etmesi gibi ihtimallerin yaşanması halinde kullanılabilecek acil çağrı butonu mevcuttur.
Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanıp, TBMM’ye gönderilen rapora göre:
GÖRÜŞME SÜRESİ 3 SAATTEN 24 SAATE KADAR ÇIKABİLİYOR
Mahrem görüşmeler hangi sıklıkla yapılabiliyor?
Hükümlü ve tutuklulara, en erken ayda bir en geç üç ayda bir, üç saatten yirmi dört saate kadar eş görüşmesi ödülü verilebilir. İlk görüşmenin süresi üç saat olarak belirlenir. Bu süre; hükümlü veya tutuklunun tutum ve davranışları, kurumun fizikî yapısı, personel sayısı ve mevcut doluluk durumu dikkate alınarak kademeli şekilde yirmi dört saate kadar artırılabilir.
Cezaevlerindeki pembe odalarda kriminal vakaları önlemek adına nasıl önlemler alınıyor?
E.K.: Eş görüşmesinin güvenli bir şekilde yapılabilmesi için, görüşmenin mahremiyetini ihlal etmeyecek tüm tedbirler alınmaktadır.
• Görüşme odası ve eklentileri her görüşme öncesi ve sonrasında görevli personel tarafından aranır.
• Yönetmeliğin 12. Maddesinde cinsel saldırı, cinsel istismar veya aile içi şiddet suçu işlemiş hükümlü ve tutuklular ile eş görüşmesi ödülü verilmesi için, buluşma öncesi psiko-sosyal yardım servisinden destek alması öngörülmektedir.
• Odalarda çift arasında yaşanacak olası bir tehlike halinde kullanılabilecek acil çağrı butonu mevcuttur.
• Görüşme odası giriş kapısının dış kısmını gösterecek şekilde kamera konulup, kayıt yapılmaktadır.
• Görüşme süresinin sona ermesi, çağrı butonuna basılması veya acil müdahale gereken hâller dışında görüşme odasına girilemez.
• Görüşme odası ve eklentilerinde Ceza İnfaz Kurumlarında Bulundurulabilecek Eşya ve Maddeler Hakkında Yönetmelik ile bu Yönetmelikte belirtilenler dışında başka eşya bulundurulamaz.
• Hükümlü/tutuklular hakkında disiplin soruşturmasına başlanılması veya ödüllendirilen tutum ve davranışlarının ortadan kalkması halinde, ödüllendirme kararı İdare ve Gözlem Kurulu tarafından hemen geri alınıyor.
ÖDÜLÜ HAK EDEN PEMBE ODAYA GİDEBİLİYOR
Mahkumların ödülü hak etmeden eşleri ile mahrem görüşme yapmaları için yasal hakları var mıdır?
E.K.: Ülkemizde her ne kadar eş görüşmesi mevzuatta hak olarak kabul edilmeyip ödüllendirme sistemiyle hükümlü/tutuklulara sunulsa da bunun bir hak olduğu Avrupa ülkeleri ve Amerika’da kabul görmüş ve uygulamada yer verilmiştir. Kişi bakımından bu durumun bir ihtiyaç olduğu kabul edilmiştir. Ülkemizde daha yeni diyebileceğimiz bir zamanda mevzuata dahil olan bu uygulama bahse konu ülkelerle karşılaştırıldığında henüz ilkel bir formdadır.
Tutuklu/hükümlünün eşiyle görüşebilmesinin pek çok yükümlülük ve şarta bağlanması hatta bu görüşmenin sadece eş ile yapılabilmesi üzerinde durulması gereken ciddi bir problemdir. Kişinin her bakımdan kısıtlanmış olduğu cezaevlerinde ruh ve beden sağlıkları bakımından temel ihtiyaçlarının karşılanması gerekmektedir. Ülkemizin yaşadığımız yüzyılda böyle bir ihtiyacı ödüllendirme sistemiyle mahkûma lütfeder edayla sunması insan hakları bakımından yaralayıcıdır. Özetle; kişinin ödülü hak etmek için örnek davranışta bulunması, kişisel gelişimine katkı sağlayacak bir şeyler yapması gerekiyor.
EVLİLİKLER ÜZERİNDE OLUMLU ETKİLERİ VAR
Pembe odanın evlilikler üzerindeki olumlu etkileri nelerdir?
E.K.:Cezaevleri yönetimi tarafından yapılan anket ve araştırmalara göre ödülü almak için tutuklu/hükümlünün daha çok eğitim ve iyileştirme faaliyetlerine katılım sağladığı, eşle iletişimin arttığı ve bu sürecin hükümlü/tutuklu ailesi üzerinde olumlu etkileri olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca cezaevinde bulunan kişi cezaevinden çıktıktan sonra aile hayatına yeniden kolayca adapte olabilmektedir. Bu uygulama ceza evinde olmayan eş bakımından da pek çok olumlu etki barındırmaktadır. Çünkü eşi cezaevinde bulunan kişi için de bu durum çekilmez hal alabilmekte ve psikolojik olarak adeta eşi ile birlikte cezalandırılmış olma boyutuna geçebilmektedir.
Psikiyatrist Sabri Yurdakul: Cezaevine düşen her mahkumun kafasında eşinin dışarıda yaşantısının nasıl olduğu ve kendisinden uzaklaşıp uzaklaşmayacağı düşüncesi yatabilir. Cinsellik evliliğin olmazsa olmazıdır ve mahkumlara tanınacak olan bu hak onların evliliklerinin sürmesi açısından çok faydalıdır. Bu hak sayesinde hapse düşen bir insanın aklı eşinde kalmaz ve onunla olan beraberliği cinsellikle tamamlandığında bu insan cezasını daha kolay tamamlar. Cezaevlerindeki pembe odalar mahkumların eşleri ile birlikte paylaşımlarını artırarak toplumdan kopmadan cezalarını tamamlamaları için güzel bir fırsattır.