Güncelleme Tarihi:
Çağlar, yaptığı açıklamada, Japonya'daki deprem ve tsunaminin ardından Fukuşima'da bulunan nükleer santralde patlamalar meydana geldiği ve nükleer sızıntı olduğunun tespit edildiğini hatırlattı. Sızıntı sonrası, yayılımın ilk olarak 20 kilometrelik bir dairede etkili olduğunu belirten Çağlar, yayılımın atmosferin yüksek kesimlerindeki hava akımlarının etkisiyle 20 bin kilometre mesafe kat ederek önce Pasifik ve daha sonra da Amerika ve Avrupa'ya ulaştığına dikkati çekti.
Santralden atmosfere yayılan radyasyonun, Amerika (NOAA/National Oceanic and Atmospheric Administration, HYSPLIT/ HYbrid Single-Particle Lagrangian Integrated Trajectory), Fransa (MeteoFrance) ve Japonya (JMA/Japan Meteorological Agency) tarafından yapılan global ölçekli atmosfer sirkülasyonu model bilgileri kullanılarak, Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü tarafından anlık olarak takip edildiğini anlatan Çağlar, şunları kaydetti:
“Bu modellerin verilerine göre, radyasyon yayılımının özellikle jet rüzgarlarıyla birlikte, ülkemizin batı kesimlerinde 10 bin metre yükseklikte ve konsantrasyonu oldukça az olmak kaydıyla mevcut olduğu tespit edilmiştir.
Meteorolojik olayların ve bunların yer seviyesine yansımasının özellikle yerle 5 bin metre arasında geliştiği dikkate alındığında, 10 bin metre yükseklikte tespit edilen bu konsantrasyonun yer seviyesinde ülkemizi etkileme ihtimalinin yüzde sıfır olduğu görülmektedir.
Bölgedeki gelişmeler sürekli olarak izlenip, Türkiye'yi ilgilendirecek bir durum söz konusu olduğunda, bu durum hakkında kamuoyuna ve ilgili tüm kuruluşlara gerekli önlemlerin alınması noktasında bilgi verilecektir.”