1 milyon 150 bin metrekarelik alan temizlendi

Ottawa Sözleşmesi’ni imzalayan Türkiye’nin, 1 Mart 2014’e kadar kendi sınırları içinde toprağa döşeli mayınları temizlemesi gerekiyor. Ancak Türkiye’nin bu konuda ek süre isteyebileceği öne sürülüyordu. Bakan Yılmaz’ın, milletvekillerinin soru önergelerine verdiği yanıt, Türkiye’nin bu süreyi resmen isteyeceğini ortaya koydu. Yılmaz, yanıtında, “Irak, İran, Ermenistan ve Suriye sınırında döşenmiş mayınlar bulunmaktadır. Ermenistan ve İran sınırının bir bölümünde bulunan döşenmiş mayınların, AB fonlarından faydalanılarak temizlenmesi çalışmaları İçişleri Bakanlığı’nca yürütülmektedir. Mayın temizleme faaliyetinin, 2024 yılına kadar tamamlanması planlanmaktadır” dedi. Yılmaz, mayınlarla ilgili olarak şu bilgileri verdi:

ANTİK KENT DE TEMİZ

“Kilis Elbeyli ilçesi Çobanbey Mevkiinde bulunan Çobanbey İstasyonu’nda 45 bin metrekare, Mardin Nusaybin’de bulunan Nusaybin Gümrük Kapısı alanında 200 bin metrekare, Şanlıurfa Akçakale’deki Akçakale Gümrük Kapısı’nda 7 bin 715 metrekare, Gaziantep Karkamış Köy Kenarı Mevkii Karkamış Antik Kenti’nde 663 bin 800 metrekare yüzölçümlü taşınmazlar mayından temizlenmiştir. Türkiye-Suriye sınırındaki mayınlı alanların toplam büyüklüğü 190,5 kilometrekaredir. Suriye sınırında bulunan döşenmiş mayınların temizleme sorumluluğu, ‘Türkiye Cumhuriyeti ile Suriye Arap Cumhuriyeti Arasındaki Kara Sınırı Boyunca Yapılacak Mayın Temizleme Faaliyetleri ile İhale İşlemleri Hakkında Kanun’ ile MSB’ye verilmiştir. Bu konuda çalışmalar yürütülmektedir. Sorumluluğun alındığı tarihten itibaren; bölgedeki mayınlı alanlar yeniden ölçülmüş, arazi keşif çalışmaları gerçekleştirilmiş, mayın temizliği konusunda gerekli mevzuatı oluşturmak ve mayın temizleme ihalesinde saydamlığı, rekabeti, eşit muameleyi, güvenirliği, kaynakların verimli kullanılmasını sağlamak maksadıyla çalışmalar yapılmıştır. Temizlenen araziler, tarımsal amaçlı kullanılacaktır.

TARLADA İKAZ LEVHASI

Sivillerin kullanımına açık mayınlı alan bulunmamaktadır. Sivillerin mayınlı sahalara girmesini önlemek maksadıyla, mayınlı sahaların etrafına tel çit çekilmiş, bu tel çitin üzerine mayın tarlası ikaz levhaları takılmıştır. İhtiyaç duyulması halinde, halkın çoğunlukla uğradığı mekânlarda bilgilendirici afişler asılmakta, gerekli duyurular yaptırılmakta, resmi görevliler aracılığıyla, küçük yerleşim bölgelerinde halkın uygun ortamlarda toplanması sağlanarak bilgi verilmektedir. Bugüne kadar 906 TSK personeli ve sivil mayın mağdurunun asker hastanelerinde tedavisi tamamlanmış/devam etmektedir. TSK mensubu mayın mağdurlarının iş bulmalarına ve topluma kazandırılmalarına katkı sağlanmaktadır.”  �

En büyük sıkıntı gizli mayınlı bölgelerde

İÇİŞLERİ Bakanlığı ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı, Türkiye’nin doğu sınırlarında sınır gözetleme kapasitesinin artırılması ve mayın temizleme projesini 2011’den beri yürütüyor. En büyük sıkıntı ise hem TSK’nın hem de PKK’nın “gizli” olarak bilinen mayın alanlarıyla ilgili yeterli bilginin bulunmaması. Bakanlık yetkilileri,  “Örgütün döşediği gizli mayın alanları bulunuyor. Bunlar tespit edilecek ve temizleme çalışmalarına gidilecek” dedi.
İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, en büyük sorunun yerleri unutulan gizli mayınlı bölgeler olduğuna dikkat çekti. Türkdoğan, “TSK ve PKK, acil olarak mayınlı bölgelerini ilan etmesi gerekir. Mayınlı bölgelerin etrafı tellerle çevrilerek, uyarı levhaları asılmalı. Gizli mayınlı bölgeler için de acil çalışma başlatılmalı. Mayınlar temizlenmeden çatışma bölgelerine turlar iptal edilsin” dedi.
Mayınsız Bir Türkiye Girişimi Koordinatörü Muteber Öğreten de mayınlı bölgelerin temizlenmesi için acil eylem planının devreye sokulması gerektiğini savundu. Öğreten, “Toprağa döşeli mayınların temizliği ile ilgili program açıklansın. Acilen Mayın Eylem Merkezi kurulsun. Mayın patlamasından ölen ya da yaralananlara yönelik veri tabanı oluşturulsun” dedi. - Fevzi KIZILKOYUN ANKARA