1 milyar insanın sesi Başkent'te buluştu

1998 yılında başlayan, 2008 yılında büyük aşama kaydeden Türkiye’nin Afrika açılımı devam ediyor. 2 gün sürecek Türkiye-Afrika forumun açılışında konuşan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, önemli mesajlar verdi. Türkiye’nin son 3 yılda Afrika’ya açtığı büyükelçilik sayısının 12’den 31’e çıktığını anımsatarak, yılsonuna kadar 3 yeni büyükelçilik daha açılacağını söyledi. Afrika ülkelerinin Türkiye’ye açtığı büyükelçilik sayısının da 16’dan 32’ye çıkacağını duyurdu.�

 

Afrikalı misafirleri Türkiye’de ağırlamaktan onur duyduklarını belirten Arınç, Afrika halkıyla Türk halkının birbirlerini daha iyi tanımasında medya işbirliğinin önemine dikkat çekti. Afrika ve Afrika insanının Türk milletinin gönlünde ‘müstesna’ bir yere sahip olduğunu�vurgulayan Arınç, “Irkçılık hastalığının hiçbir zaman hayat bulamadığı bizim�topraklarımızda, insanımız Afrikalıyı kardeşi olarak görür” dedi. Arınç,dünyada adalet tesis edilecekse, insanlığın yüzünü güldüren bir anlayış hakim�olacaksa bunu sömürüyü, ırkçılığı, yağmayı amaç edinenlerin değil; kendileri gibi paylaşmayı, kardeşliği ve sevgiyi şiar edinenlerin başaracağını söyledi.

 

Türklerin Afrika ile ilişkilerinin yüzlerce yıllık geçmişe dayandığını anımsatan Arınç, “Batılı devletlerin her türlü sömürü ve asimilasyon politikalarına karşın�ecdadımız, 16. yüzyılda Seydi Ali Reis komutasındaki Osmanlı donanmasıyla�Zanzibar Adasını Batılı sömürgecilere karşı savunmuştur. Bizim Afrika ile tarihin derinliklerine uzanan, ilkeli ve sağlam bağlarımız mevcuttur” dedi.

 

“BİZİM İLGİMİZ MUHABBETTEN”

 

Arınç, bu tarihi bağların yeni ödevler ve sorumluluklar yüklediğini vurgulayarak, “Bize düşen, unutulmaya yüz tutmuş bu ortak mirası canlandırmak,�aramızdaki kardeşlik bağlarını yeniden tesis etmek ve güçlendirmektir” diye konuştu.

 

Türkiye'nin Afrika'ya ilgisinin başkalarıyla mukayese edilemeyeceğini vurguladı. Arınç, “Bizim ilgimiz, yüreğimizde duyduğumuz muhabbetten, sevgiden�kaynaklanmaktadır. Biz bazı batılı ülkeler gibi, yalnızca işin edebiyatını�yapmıyoruz. Türkiye bugün kurumları ve yardımsever insanları ile Afrika'yı karış�karış gezmektedir. Kıtada temsilciliklerimizin sayılarını hızla arttırdık” dedi. Arınç, 2009 yılında 12 olan büyükelçilik sayısını 31’e çıkardıklarını, yılsonuna kadar 3 büyükelçilik daha açacaklarını söyledi. Arınç, “Biz�bunları yaparken birçok batılı ülkenin elçiliklerini kapattığını da dikkatlerinize�sunmak isterim” dedi.

 

Afrika'nın yüzyıllardır büyük acılara maruz bırakıldığını ifade eden�Arınç, yer altındaki ve üstündeki doğal kaynaklarının haince yağmalandığını,�medeniyetine, bilgisine, irfanına saygısızca saldırıldığını söyledi. “Yenilmediniz. Buna direndiniz ve hala ayaktasınız” diyen Arınç,�bağımsızlığı elde etmenin büyük ve onurlu bir iş olduğunu, ancak işin bununla�bitmediğini belirterek, şöyle devam etti:

 

“Bugün dünya farklı bir değişimin eşiğindedir. Bizlere düşen bu değişimi�kavramak, buna ayak uydurmak ve bunu ülkelerimiz için bir avantaja�dönüştürmektir. Hiçbirimizin geçmişin karmaşık dehlizlerinde kaybolma gibi bir lüksü yoktur. Bugünün rekabet dünyasında geçmişe hayıflanarak, içimize kapanarak�varlığımızı sürdürme imkanımız kalmamıştır. Hem Afrika ülkelerinin hem de bizim,�geleceğin şekillenmesinde büyük etkilerimiz olabilir.”

 

Arınç, kıtada yaşanan olumsuzluklara rağmen birçok Afrika ülkesinin küresel ölçekte hızlı büyüme oranları yakaladıklarına dikkat çekti. Türkiye'nin Afrika ile yeni ilişkiler oluşturmayı önemsediğini vurgulayan�Arınç, “Ortak bir tarih ve kültürü paylaşan Türkiye ile Afrika, geleceği ortak�çıkarlar temelinde birlikte şekillendirebilir” dedi.

 

İNGİLİZCE HABER KANALI

 

Anadolu Ajansı’nın bu yıldan itibarin dünyanın çeşitli ülkeleri ile işbirlikleri oluşturarak, bölgesel bültenler çıkarttığını belirten Arınç, bir başka büyük projesinin de Arapça bülten olduğunu söyledi. Merkezi Mısır'da bulunan Arapça bülten için tüm Arap ülkelerinde ve birçok Afrika�ülkesinde temsilcilikler oluşturmaya başladıklarını anlattı. Arınç,hem TRT'nin hem de Anadolu Ajansı'nın İngilizce bir haber kanalı kurma�projesi olduğunu belirterek, “Bu konuda da her iki kurumla ciddi işbirlikleri oluşturabilirsiniz” dedi.

 

Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürü Murat Karakaya da genel müdürlük olarak Türk Dili konuşulan ülkeler, Balkan Ülkeleri, Türk-Arap forumundan sonra şimdi de Türk-Afrika Medya Forumu yapmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Karakaya, Türkiye ile Afrika arasında medya aracılığıyla kurulacak dostluk köprüsünün diğer alanlarda da işbirliği yaratacağına dikkat çekti.

 

“1 MİLYAR İNSANIN SESİ OLARAK BURADAYIZ”

 

Afrika Medya Birliği CEO’su Amadou Mahtar Ba ise hem Afrika hem Türkiye için sıra dışı bir fırsat olduğuna vurgu yaptı. Ancak ortaklıkların eşit seviyede olması gerektiği üzerinde duran Ba, “Biz Afrika’nın sesleriyiz. 1 milyar insanın sesi olarak buradayız. Biz aslında Avrupa’dayız. Afrika’ya kapısını kapatmayan bir Avrupa ülkesindeyiz. Bu bizim için çok önemli. Bizim size verebileceğimiz çok şey var. Dünyanın en zengin kültürlerinden birine sahibiz. Ne zaman ki bir ülkenin insanları birbirlerini anlamaya başqlar o zaman ticari ilişkilerin temeli atılır” dedi.