OluÅŸturulma Tarihi: Ekim 19, 2002 00:00
Sahibi olduğu Egebank'ı 1.2 milyar dolar zarara uğrattığı için yargılanan Yahya Murat Demirel hakkında 4.727 yıl hapis isteniyordu. Ancak, benzer suçları işleyen diğer banka sahipleri tahliye edilince, Demirel için de aynı karar alındı. Demirel hakkında şimdiye kadar sadece 228 milyon liralık para cezası kesinleşti.TASARRUF Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) devredilen bankalardan Egebank'ın eski sahibi Yahya Murat Demirel, bankayı 1.2 milyar dolar zarara uğrattığı gerekçesiyle 4.727 yıla kadar hapis istemiyle yargılanıyor. Sonuçta tahliye edilen Demirel'in şu ana kadar aldığı kesinleşmiş tek ceza, bankayı zarara uğrattığı gerekçesiyle 228 milyon lira para cezası oldu. Ve Demirel, ‘benzerleri’ tahliye olduğu için salıverildi.Batık banka patronları arasında cezaevine ilk giren ve son çıkan olan Demirel, bankayla ilgili yargı süreci boyunca naylon fatura, rüşvet vermek gibi başka suçlardan da yargılandı.Demirel, çok sayıda suçtan, çok sayıda davada yargılandı. Bu davaların bazılarında ceza alırken, bazılarında beraat etti ve bankasını batırdığı için açılan davada da tahliye edilerek tutuklu kalmaktan kurtuldu. Demirel'in aleyhindeki davalardan hatırda kalan tek ciddi cezası, mali durumu zayıflayan Egebank'ın güçlenmesi için gerekli önlemleri almadığı için 228 milyon liralık ağır para cezasına mahkum edilmesi oldu.İLK GİRDİ SON ÇIKTIEgebank'ın 22 Aralık 1999'da TMSF'ye devredilmesinden sonra başlayan ve iki yıl süren cezaevi günlerinden sonra Yahya Murat Demirel, son çıkan patron da olsa cezaevinden çıkarken, Egebank'ın, TMSF tarafından 1.2 milyar dolar olduğu tespit edilen zararını yerine koymak halka kaldı.BDDK, Egebank'ı 22 Aralık 1999'da Yurtbank, Esbank, Sümerbank ve Yaşarbank ile birlikte TMSF'ye devretti. Beş bankanın devredilmesiyle ilgili kararın açıklanmasından sonra Murat Demirel, bankasını ‘‘soymadığını’’ söyledi ve 2000 yılından itibaren her fırsatta borçların ödeneceğini açıkladı. İstanbul 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde Olguntürk Dış Ticaret ve Pazarlama Şirketi'ne usulsüz olarak 3 milyon dolar kredi kullandırmak suçunu işlediği gerekçesiyle görülen davasında, ısrarlı ve sürekli şekilde, ‘‘Bir ödeme planı hazırladık, Egebank mudilerinin tüm paralarını ödeyeceğiz’’ diye ifade verdi.CEZAEVİNDE EVLENDİEgebank nedeniyle, sevgilisi Ayşenur Esenler ile birlikte tutuklanan, önce Ankara Ulucanlar Cezaevi'ne birlikte konulan daha sonra da İstanbul'a nakledilen Murat Demirel, tutukluluk günlerinde sevgilisi ile evlendi.Ankara Ulucanlar Cezaevi'ndeyken sık sık görüşen Demirel çifti, İstanbul'da ayrı cezaevlerinde kaldı. Demirel ve eşi, bu nedenle görüşme imkanına sahip olamadı, sıkıntıdan aşırı derecede zayıflayan Demirel ve eşi, avukatlar aracılığıyla mektuplaşarak hasret giderdi. Üstüste konulduğunda TMSF'de biriken 34 katrilyona yakın batık banka borçlanması, 14 katrilyon liralık, yeni görev zararı içinde 1.2 milyar dolarlık açıkla payı olan Egebank nedeniyle, Türkiye'de en az bir çift ‘şu mektupla aşk keyfini’ yaşamaktan mahrum oldu.TÜRKİYE'Yİ ŞİKAYET ETTİDiğer taraftan Demirel sadece eşi Ayşenur'a mektup yazmadı. Demirel, ABD Başkonsolosluğu'na da bir mektup yazdı. O mektupta, eşi Ayşenur Demirel'in aynı zamanda ABD vatandaşı olduğunu hatırlatan Yahya Murat Demirel, ‘‘Haksızlığa uğradı. Suçsuz yere vatandaşınız cezaevinde yatıyor. Baskı ve zulüm görmekte. İnsanlık dışı işkencelere maruz bıkarılıyor. Vatandaşınıza sahip çıkın’’ dedi.Egebank'ta ‘yüzde 10 Sami’ de yargılandıEGEBANK'ın eski hissedarı, Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı ‘Yüzde 10 Sami’ lakaplı Sami Erdem de Egebank nedeniyle yargılandı. Erdem hakkında, cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturmak ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından, 9.5 yıla kadar hapis istemiyle dava açılmıştı. Erdem ile ilgili iddianamede, bankanın Yahya Murat Demirel'den önceki sahibi Hüseyin Bayraktar döneminde hissedarı, genel müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı olan Sami Erdem'in, Egebank'tan usulsüz kredi verdiği ve bankaya ait gayrimenkul ile parayı eşinin üzerine geçirdiği belirtilmişti.Parayı ödeme çabası yerine ‘beni maymun yaptınız’ dediYAHYA Murat Demirel, yargılandığı tüm davalarda her mahkemeye çıkışında verdiği ifadelerle kamuoyu gündeminde yer aldı. İfadelerinde sürekli olarak aynı temayı işleyip suçsuzluğunu savunan Demirel, Şişli 8'inci Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen, ‘emniyeti suistimal’ davasında, sürekli aynı şeyleri için kendisini uyaran hakime kızdı. Demirel hakime o kızgınlıkla ‘‘Burada yüz kızartıcı bir suçla yargılanıyorum.
Fenerbahçe-
BeÅŸiktaÅŸ maçını anlatmıyorum’’ dedi.Demirel, yargılama süreci boyunca ‘hukuka aykırılık’ ve gazetecilerden ÅŸikayetçiydi. Ertelenen duruÅŸmalarının birinden çıkışında bu rahatsızlığını, ‘‘Beni her defasında kafesteki papaÄŸan, hayvanat bahçesindeki maymun gibi çekeceÄŸinize hakkımda açılan davanın hukuki boyutunu inceleyin’’ diyerek ifade etti. Demirel, bu ÅŸikayetleri sırasında, TMSF'ye göre, bankasında batan 1.2 milyar doları ‘çatır, çatır’ ödeyen Türk halkını fazla dikkate almadı.Demirel ‘Örümcek Ağı’na da bulaÅŸtıKURDUKLARI naylon ÅŸirketler aracılığı ile hayali ihracat yapıp, firmalara naylon fatura keserek devleti milyonlarca dolar tokatlayan Erol Kohen'in iliÅŸkili olduÄŸu kiÅŸiler arasında Yahya Murat Demirel'in olduÄŸu iddiaları da ortaya atılmıştı.Bir ara ‘Cumhuriyet tarihinin en büyük vurgunu’ olarak gösterilen ve Örümcek Ağı adı verilen bir operasyonla açığa çıkartılan naylon fatura sahtekarlığı ile ilgili davada verilen ifadelerde, Kohen'in, Murat Demirel'in bazı ÅŸirketlerine de naylon fatura kestiÄŸi anlatıldı.Â
button