Göknel çifti aşklarını ilk kez anlattı

Güncelleme Tarihi:

Göknel çifti aşklarını ilk kez anlattı
Oluşturulma Tarihi: Ocak 06, 2002 01:39

Ergun Göknel, İstanbul Anakent Belediye Başkanı Nurettin Sözen döneminin İSKİ Genel Müdürü. Kendisinden 29 yaş küçük sekreteri Feray Karvar'a aşık oldu. Feray Hanım'la evlenebilmek için eşi Nurdan Hanım'dan 8 milyar lira karşılığında boşandı.

Nurdan Erbuğ, başka kadının kendisine tercih edilmesini içine sindiremeyince olanlar oldu. 1993 Ağustosu'nda öyle bir konuştu ki İSKİ bombası bütün Türkiye'yi salladı. Ergun Göknel, ‘‘Rüşvet, yolsuzluk ve mal beyanında bulunmamak’’tan tutuklandı. Toplam 12 buçuk yıla mahkum oldu. Cezaevindeyken Feray Hanım'ın aşkı bitti ve boşandı. Ergun Bey yapayalnız kaldı. Ama uzun zaman değil! Çünkü hayat devam ediyordu. Ve aşk geldi: Müjgan Hanım. Ergun Bey, kadınlara olan inancını ve aşkını hiç kaybetmedi. Beş yıl sonra şartlı tahliyeyle cezaevinden çıkar çıkmaz Müjgan Hanım'la evlendi. O gün bugündür hiç konuşmadı. Ama öğrendik ki Ergun Bey ve Müjgan Hanım, ‘‘Kim 500 Milyar İster’’ yarışmasına katılabilmek için iki buçuk yıldır uğraşıyorlar. Bu da haberdi. Bu kez görüşme isteğimizi geri çevirmediler. Ergun Bey, bildiğimiz Ergun Bey, hiç değişmemiş. Müjgan Hanım ise ne Nurdan Hanım gibi panter, ne Feray Hanım gibi dişi. Kendi halinde. Ergun Bey'den 16 yaş küçük. Lüks bir sitede, kirada oturuyorlar ama bir yıl idare edecek paraları kaldığını söylüyorlar. Ergun Bey iş bulamıyor. Yarışmaya da tam da bu nedenle katılmak derdindeler. Eğer katılabilseler ciddi para kazanacaklarından eminler. Yarışmaydı, geçim derdiydi, bol bol anlatıyorlar. Ama Ergun Bey -ki hiç kimseden çekmedi kadınlardan çektiği kadar- duruşmaları bitinceye kadar İSKİ skandalını konuşmamaya kararlı. İşte Göknel ailesinin 3.5 yıllık hayat hikayesi...

Yarışmayla yatıp, yarışmayla kalkıyorlar

Kim 500 Milyar İster, yarışmasına geçim derdi nedeniyle mi başvuruyorsunuz?

- Müjgan Göknel: Bu yarışmaya kilitlendik. Tek çıkış yolumuz bu. İki buçuk yıldır, telefon başına oturuyorum, hiçbir yere gitmiyorum, randevu vermiyorum. Numarayı düşürünce soruyu cevaplandırıyorum. Ertesi gün de asıl soruyu soruyorlar. En yakın cevabı verenler arasından yarışmacıları seçiyorlar. Olmayınca yeniden aramaya başlıyorum. Mesela bayramın ikinci günü aradık, düştü, bir tahmin sorusu sordular: 'Türk Kadınlar Birliği hangi yıl kurulmuştur?' 1936 dedim. Oğluma da sormuşlar, 1924 demiş. 20 dakika sonra Ergun'a 'Türkiye Hayvanları Koruma Derneği ne zaman kuruldu?' sorusunu sordular. Ergun da '1927' dedi. Doğru cevabı verenleri aynı akşam arıyorlar.

Ailecek mi başvurdunuz yarışmaya?

- Ergun Göknel: Evet. Ama ayrı ayrı. İki grup halinde. Müjgan'la soyadımız aynı olduğu için ayrı gruba bölüyorlar.

Hanginiz doğru cevabı verirse, o yarışmaya katılma hakkı elde edecek?

- MG: Ana Britannica'yı açtık. İki derneğin de 1924'te kurulduğunu öğrendik. İnternete girdik, aynı bilgileri bulduk. Bizi aramalarını bekledik, aramadılar. Ergun aradı, doğru bilenler arasında olmadığımızı söylediler. 'Meydan Larousse'a göre Kadınlar Birliği 1949'da, Hayvanları Koruma Derneği de 1955'te kurulmuş' dediler.

-EG: Bu yarışma 10'ar kişilik gruplara soruluyor. Demek ki doğru cevap veren 10 kişi mağdur, yanlış bilen 10 kişi de yarışmacı oldu.

-MG: Bu hatalar ilk kez olmuyor ki. 65 milyonun izlediği bir hatayı, Ergun düzeltmeyi görev bildi. Kenan Işık, Yahya Kemal Beyatlı'nın hangi ilden milletvekili olduğunu sordu. Seçeneklerde Urfa ve İstanbul da vardı. Yarışmacı İstanbul deyince yanlış saydılar. Ansiklopedide Urfa ve İstanbul'dan milletvekili olduğu bilgisi vardı. Ergun hemen arayıp bildirince yarışmacıya bir soru hakkı verdiler. Gizli yanlışları düzeltmiyorlar ama açık yanlışları düzeltiyorlar. Bize yapılan gizli kalıyor. Düşünebiliyor musunuz, Meydan Larousse gibi bir ansiklopedide vahim hatalar var. Dernek başkanları da yazdı ama bir şey değişmedi.

Bilginize çok güveniyorsunuz ki böylesine iddialı bir yarışmaya katılıyorsunuz?

- MG: Babama ayaklı kütüphane derlerdi. Ergun da onu aratmıyor. Ben de çok okurum. Çocuklarımın ikisi üniversite öğrencisi. İstiyorum ki ansiklopedileri bile yanlış olan bir ülkede yaşamasınlar. Düzeltilmesi için herşeyi yaptık ama dikkate alınmadı.

Diyelim ki yarışmacı oldunuz, kaç milyar kazanırsınız?

- MG: Aksilik olmazsa Ergun'un 500 milyar kazanacağına tüm kalbimle inanıyorum. Ben katılırsam, 64 milyar kazanırım ve ilk iş bir daire alır, kiradan kurtulurum.

ERGUN GÖKNEL

Feray'la yaptığım evlilikten pişmanım, hataydı

Cezaevinden kartlı telefonla Müjgan'ı arıyordum. Önceleri 15 dakika, sonra her gün altı saat konuştuk. Evliliğimden memnunum. Müjgan'dan çok şey öğrendim. Doğruyu severim, hata az yaparım. Diğer kadınlarla da doğrularım vardı ama Müjgan'la doğrularım yüzde yüze vardı. Müjgan'la 30 sene önce karşılaşıp evlenseydim, herşey çok farklı olurdu. Üçüncü evliliğimden yani Feray'la yaptığım evlilikten çok pişmanım. Büyük hataydı. Su meselesi için Müjgan, Dalan'ın İSKİ Müdürü Atom Damalı'ya gitmiş. Büyük hata! Keşke biraz bekleyip bana gelmiş olsaydı.

Hiç kimseden çekmedim kadınlardan çektiğim kadar

Rahatsızım ama umutsuz ve bitkin değilim

Müjgan bugünlerde karamsar. Ama bugünler geçecek. Müjgan orta halli bir yaşam standartından geldi. Benimle evlendi. O standartı muhafaza ettik. Ben çok inatçıyımdır. Her inişten sonra hızla çıktım. Bugüne kadar en az üç dört kez böyle oldu. Şimdi üst düzey yöneticiler, benimle iş yapma konusunda çekingen davranıyorlar. Benim için sokaktaki insanların tutumu önemli. Onlar benden çekinmiyor. Rahatsızım ama umutsuz, bitkin eğilim. Çok şey öğrendim. Mesela ben çok yanlışımı kabul ettim. Şu an değil, eskiden de kabul ettim. Bu bir kültür, yetişme meselesi.

MÜJGAN GÖKNEL

Medyada gördüm, mektup yazdım telefonumu verdim, aradı

ERGUN BİRÇOK YERE BAŞVURUYOR İNSANLAR DUVAR GİBİ OLUYOR

Ergun'un durumuna üzülüyorum. Birçok yere başvuruyor, insanlar duvar gibi oluyor. Çalışamıyor, bilgisini ifade edebileceği saha yok. Lanetli muamelesi görüyor. Ergun bundan çok etkileniyor. Bütün evin havasını değiştiriyor. O mutsuz olunca biz de mutsuz oluyoruz.

Aşkta, parada, kariyerde, itibarda kaybeden Ergun Göknel'e nasıl aşık oldunuz?

- En büyük nedeni, centilmenliği. Başlangıçta aşk yoktu. Medyada gördüm, başına gelenlere üzüldüm. Mektup yazdım. Hayatta en önem verdiğim şey, sevgidir, aşktır. Ergun'un da bütün bu sıkıntıları aşk yüzünden oldu. Eşi Feray Hanım ayrılacağını söyleyince yıkılmıştı. Benim de hayatımda böyle şeyler oldu. Hayatın, ümit etmenin güzel olduğunu anlatan bir mektup yazdım. Telefon numaramı da ekledim.

Hemen aradı mı?

- Telefon açtı. 'Mektup yazamam. Bundan önceki mektup deneyimim başıma büyük işler açtı. Telefon edebilir miyim size' dedi. Önce haftada üç dört kez telefonlaştık. Sonra her gün. Yakından tanıdıkça Ergun'a aşık oldum.

Cezaevine, ziyaretine gittiniz. O ilk anı anlatır mısınız?

- Keçiören Yarıaçık Cezaevi, Ergun'un tabiriyle yatılı okul gibi. Öyle cezaevi havası yok. Kapılar açıldı. Ergun gayet şık. Kitap hediye etmeye karar vermiştim. Üç gün boyunca arayıp Emre Kongar'ın bir kitabını götürmüştüm. O kitabı daha önce okumuş ama okumadığı bir kitapmış gibi sevindi, teşekkür etti.

Ziyaretler sıklaştı mı?

- Sıklaştı. İki buçuk yıl boyunca devam etti. Üç kez altışar gün izin aldı.

Ailenizin, arkadaş çevrenizin bu ilişkiye tepkisi ne oldu?

- Ooo, kötü oldu. Annemin ailesi hálá kırgın. Televizyonda cezaevi bahçesinde Ergun'un elini tutmam yüzünden. Televizyonda günlerce gösterilen bu görüntü sebep oldu.

Evlendikten sonra hayatınızda olumlu-olumsuz ne tür değişiklikler oldu?

- Ergun kızıma çok iyi bir yön gösterici oldu. Ergun, eksiklerimizi takviye etti. Ergun'la çok mutlu oldum. Mutlu olmaya çok müsait bir insanım zaten. İyi ki evlenmişim Ergun'la.

Ergun Bey de çalışmıyor, siz de. Nasıl yaşıyorsunuz?

- Çok büyük sıkıntılarımız var. Bu, birçok insana komik gelebilir. Ergun'un birtakım yanlışlar yaparak çok büyük paralara sahip olduğunu sanıyorlar. Bu, büyük haksızlık. Öyle bir mal, öyle bir para yok ortada. Bundan dolayı büyük sıkıntılar yaşıyoruz. Ergun, bu yüzden mutsuz, rahatsız bir insan haline geliyor. Bütün ailemiz etkileniyor.

Bugüne kadar geçiminizi neyle sağladınız?

- Ergun'un birikimi vardı. Ayrıca kimyasal maddeler üzerine ithalat ihracat yapıyordu. Krizde dolar fırlayınca işleri bozuldu. Birikmiş olan da tükendi.

Hiç paranız, mülkünüz olmadığına inanmak çok zor?

- Ergun birtakım yanlışlar yapmış ve bu kadınlarla ortaya çıkmış. Eğer yanlışlar yapmışsanız ama malınız, İsviçre bankalarında paranız varsa hiç haksızlık yaşamıyorsunuz, tecrit olmuyorsunuz. Ergun'da bunların hiçbiri olmadığı için yalnız kaldı.

Evlendiğinize pişman mısınız Ergun Bey'le?

- Yok, hayır. Mutluyuz ama maddi sıkıntılara bağlamak istemediğim mutsuzluklar da yaşıyoruz.

Hiç mi sosyal hayatınız, arkadaş çevreniz yok?

- Hiç yok. Ayda bir kez ailecek sinemaya gidiyoruz. Arada bir kafeye gidip oturuyoruz. Bize gelen arkadaş maalesef yok.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!