Kanal D ekranlarında yayınlanan 2. Sayfa'ya bağlanan garsonlardan biri çok konuşulacak açıklamalarda bulundu. İsmini vermek istemeyen garson; 'Bu dava bahşiş davası değil, haksız yere işten çıkarıldığımız için açılmıştı. Bahşiş davası devam ediyor henüz sonuçlanmadı' dedi. GÜNDE 40 BİN DOLAR BAHŞİŞ BIRAKILIYORBu dava, bizim bu aldığımız para, medyada çıkan sadece ve sadece işten çıkarılmanın… Yani bizim zararımız. Sadece işten çıkarıldığımız için o parayı aldık. Bahşiş davası ayrı, o daha sonuçlanmadı. Bu çok hassas bir konu. Sadece garson, komi yani serviste emeği geçen kişiler alabilir. Biz Bunu günlük açıklamanız gerekir. Bu kadar para çıktı. Senin hakkın bu kadar’ diye söylemeniz lazım dedik.. Her çalıştığımız yerde bu böyle olmuştur, her zaman açıklanır. İlk girdiğimiz günden beri güzel paralar da yaptık. Çok basit bir şey söyledik ‘tipleri açıklar mısınız?’ Çok yüksek tipler çıkıyordu. Günde 30 bin dolar, 40 bin dolar tiplerden bahsediliyor. Biz de bunu soruyoruz. ‘Neden bu tipler açıklanmıyor, neden bize söylemiyorsunuz?’ Önce geçiştirdiler. ‘Açıklayacağız, şöyle böyle’ dediler. Birkaç ay sonra iş başka noktalara gelmeye başladı. ‘Yeteri kadar para yapmıyor musunuz, ne konuşuyorsunuz’ menajerler diyor bunu. ‘Paranız yetmiyor mu?’ tarzı muhabbetler dönmeye başladı. BİZİ TEHDİT ETTİLER İş ilerleyince biraz tehditte dönmeye başladı müdürler tarafından. Bu süreçte de bazı arkadalar geri adım attı. İşini kaybetme korkusu yaşadı. Çoğunlukla Türk çalışanların. O yüzden geri adım attı. Biz de atmadık. Hakkımızı aramaya devam ettik. Bu süreçte mobbing başladı bize. Nusret beyin bunlardan haberi vardı. Diğer müdürler de onun yönlendirmesiyle bizim üstümüze gelmeye başladılar. Tehdit etme tarzı müdürlerin yaptığı şeyler. Bana ‘buradan çıkarsan bu parayı kazanamazsın’ tarzı şeyler söylediler.‘Bak senin için sonuçları kötü olacak’ tehditleri almaya başladım. Gün içinde kameradan takip edip bütün gün açığımızı aramaya başladılar. Onun dışında servis yaptığımız masalara gidip müşterilerle konuşup bir açığımızı aradılar. Kendi son bir ayımda sava gider gibiydim. Sürekli diken üstünde çalışıyorduk. Bir açığımızı bulurlarsa kovulacağımızı biliyoruz çünkü bütün gün böyle geçiyor ve psikolojik destek aldım bu sürede. LİMONA DOKUNDU DİYE KOVULAN VARÇok zor süreçlerden geçtik, baktılar biz çıkmıyoruz yalan yanlış ifadelerle hepimizi kovdular. Birisini sebepsiz kovdular. Birisini ‘limona elle dokundun’ diye kovdular. Bir arkadaşımız aşağıda otomattan yiyecek almaya inmiş ondan dolayı uyarmışlar sonra da kovdular. Tabi bunlar mahkemece kanıtlandı bizim haksız yere kovulduğumuz. BAHŞİŞ DAVASI DEVAM EDİYORNusret beyin menajeri bize ‘İstediğiniz davayı açın. Amerika’nın en iyi avukatları bizde hiçbir şey alamazsınız’ dedi. Bu tarz konuşmalar yaptılar ve hep şunu iddia ediyorlardı ‘Bizim paramız var. Bize hiçbir şey olmaz’ Nusret bey ‘mahkeme her zaman doğru kararı vermez’ demiş, bu mahkemenin kararını kabul etmemek.Daha bizim davamız bitmedi. Bahşiş davası var. Bu sonuçlanan dava işten haksız yere çıkarıldığımız içindi. Bahşiş davası sonra görülecek. Hatta bizden sonra 20’ye yakın çalışan da dava açacak milyon dolarlık bir dava olacak o. NUSRET'TEN CEVAP ‘Nusret çalışanlarının bahşişine el koydu’ haberleriyle gündemde olan Nusret Gökçe ise Cengiz Semercioğlu’na yaptığı konuştu: İntikam almak istediler! DÜKKANIN ANLAYIŞINA UYMADILARCezayı ödedim ama bir sor bakalım neden ödedim. Ben çalışanların bahşişinden pay almam. Bunu hiçbir zaman hiçbir dükkanımda yapmadım. Dört çalışanın performansından memnun değildim. Bizim dükkanın çalışma anlayışına uymuyorlardı. Benim istediğim kadar iyi değillerdi ve hemen işlerine son verdim. İNTİKAM ALMAK İSTEDİLERBu meselede çalışanların intikam duygusu devreye girdi. İşten atıldıkları için ‘Bak biz sana neler yapacağız’ duygusuyla hareket edip bu bahşiş meselesini ortaya attılar. Haberler de böyle yayıldığı için bir anda ‘çalışanın bahşişine göz koyan patron’ olarak yaftalandım.