Güncelleme Tarihi:
Güzel oyuncu küçük yaşlarda oturduğu evde sinema filmleri çekildiği konusu için, "Bütün Yeşilçam filmleri çekildi diyebilirim ve önemli isimler geldi. Kemal Sunal’dan tut Zeki Alasya’lara kadar çok önemli isimler vardı. Bir nevi onlardan el aldım çok şükür diyorum. Düşünsene onların kucağındasın ve seni seviyorlar. Bunun keşke bir videosu olsaydı" dedi.
Nasılsın? Nasıl gidiyor?
Muğla’ya sete geldim. Pandemi döneminde herkesin hayatında olduğu gibi benimde işlerim durmuştu. Daha sonra Temmuz ayında kendimi burada buldum.
Yani tatile gitmiş oldun.
Maalesef öyle değil aslında. Yazlık yerde çalıştığın zaman herkes “Hem tatil hem iş” gibi düşünüyor ama öyle değil.
Nasıl gidiyor?
Güzel gidiyor. 112.bölümden sonra işe dahil olduğum için soru işaretleri vardı kafamda. Çünkü bu iş artık oturmuş ve üçüncü sezonlarını çekiyorlar. Gayette başarılı bir şekilde gidiyorlar zaten. Yeni ve taze bir kan olarak geldim. Ekipte çok iyi ve çok tatlı. Özverili bir şekilde çalışıyorlar. Corona nedeni ile daha temkinli çalışıyoruz. Şu an için her şey yolunda.
Senin hakkında 24 yaşında 14 dizi ve 3 filmde oynadığın ile ilgili bir bilgi var.
Bilmiyorum, ben saymadım. Öyle mi olmuş gerçekten?
Kaç yaşında başladın?
3 yaşımdan itibaren yaptığımı biliyorum. Ama 15 yıldır ne yaptığımın farkındayım. Herkes hayalin miydi diye soruyor ama benim hayal kurmaya fırsatım olmadı. Zaten bu hayatı yaşıyordum şunu ya da bunu olacağım demedim hiçbir zaman. Her zaman bu vardı ve bunu daha ileriye nasıl taşıyabilirimin derdindeydim ben.
Evinizde çok sayıda dizi ve film çekilmiş. Doğru mu bu?
Evet, doğru. Ama benim başlamamın sebebi onlar değil. Bütün Yeşilçam filmleri çekildi diyebilirim ve önemli isimler geldi. Kemal Sunal’dan tut Zeki Alasya’lara kadar çok önemli isimler vardı. Bir nevi onlardan el aldım çok şükür diyorum. Düşünsene onların kucağındasın ve seni seviyorlar. Bunun keşke bir videosu olsaydı.
Fanatik Fenerbahçeli olduğunu söylüyor arkadaşlar.
Evet, Fenerbahçeliyim. Ama 4-5 yıldır o ilgim azaldı tabii.
Doğru, başarı gelmeyince ilgi azalıyor.
Bu konulara hiç girmeyelim. (Gülüyor.) Sadece güzel şeyler olsun ülkemizde.
Şimdi challenge yapacağız seninle. Ne cevaplar vereceğin özel bölümler var.
Sen benim cevaplarımı genelde seviyorsun ama hadi bakalım.
Hayatında bulunan en sinirli kişi kim?
Ben.
En saf kim?
Kız kardeşim.
En çok para harcayan?
Maalesef ben.
Ne alırsın? Nereye harcarsın en çok?
Parfüm. Koku hastasıyım ben. Her şeye ait bir koku olmalı evde.
Tek bir koku değil midir bu?
Kendime tek bir koku kullanıyorum. Zaten sabit bir insanım, yıllardan beri aynı parfümü kullanıyorum.
En sorumsuz kim?
Abim. Benimle karşılaştırdığında biraz daha sorumsuz kalıyor.
En komik?
Ben.
En şaşırtan?
Beni en çok şaşırtan….
Eski erkek arkadaşın mı?
Hayır o değil. Ağzımdan laf alamayacaksın. Beni en çok şaşırtan bu sorularıyla Ferit’tir.
En son en çok istediğin neydi?
Babamın tekrar hayata gelmesi. Bu her zaman isteyeceğim bir şey. Ama daha yüzeysel olarak sorarsan Londra’da o tiyatro sahnesine bir kere bile olsa çıkmayı çok istiyorum.
En son en çok hüzünlendiğin anı paylaşabilir misin?
Galiba bir film izlerken filan olmuştur bu. Mucize filmini izlerken baya ağlamıştım.
En son en çok neye şaşırdın?
İnsanlara ve insan ilişkilerine şaşırıyorum sürekli. Nasıl yani oluyorum her seferinde.
Sizin meslekte oluyor ama o.
Bu bence hepimizin mesleğinde oluyor.
En son en çok neye hayır dedin?
Hiç hayır diyemem kıyamam insanlar ama iş konusunda demişimdir.
Gelen projeye mi hayır demiştin?
Evet, tercih yapmam gerekiyordu ve kibar bir dille diğer tarafı seçtim.
Ona aslında öyle olmadığını anlatır mısın?
Bir şeyleri başarmak ve gündem olmak için ekstra efor sarf etmeye gerek yok. Aynı şekilde birilerine iftira atmaya ve haber yapmaya da gerek yok. Bu durumu doğru zannediyorsun ama işler böyle yürümüyor. Sadece insanları zorluyorsun.
O sürprizi gerçekten anlamamıştı. Sence neden?
İnsanlara iyi bir şekilde sürpriz yaparım, yol esnasında bile kimse anlayamaz.
Kendini affettireceğin bir andasın şimdi. Anlatır mısın?
Seninle çekim yapmak için belirlediğimiz saatte setim çıktı. Sonra ikinci belirlediğimiz saate de 15 dakika geç geldim. Çok özür dilerim seni beklettiğim için. Teşekkür ederim beni bu kadar güler yüzle karşıladığın için.
Onu nasıl sevdiğini tarif eder misin?
Ben çok büyük seviyorum. Ama şu anda kimseyi sevmiyorum.
Peki, sevgiyi konuşalım o zaman. Sevgiyi tarif eder misin bana?
Hiçbir harfi ya da hiçbir kelimeyi bir araya getiremem bunu tarif etmek için. Sadece benden yüz kişinin daha kalbini düşün ve bu kalplerin bir araya geldiğini düşün. Bu kadar seviyorum ben sevince. Onu nasıl iyileştirebilirimin ya da onu nasıl sevebilirimin derdine düşüyorum. Kalbim çok büyüyor aslında onu söyleyebilirim. Hiçbir şey soyut kalmıyor ve soyut yaklaşılmasını sevmiyorum. Neden sevmeyelim? Neden dokunmayalım?
Arkadaş bunca yıl geçti hala aklımdadır ne saçma bir anıydı dediğin şey ne?
Amsterdam’a tek başıma gitmem çok saçmaydı.
Çok utanmıştım?
Ortaokuldayken ben kopya çekmiyordum ama kopya kağıdı hazırlamıştım birkaç arkadaşımla beraber. Ben kopya çekmemiştim ama çeken arkadaşım yakalandı ve hepimizin ismini söyledi. Çekmeme rağmen sınav kağıdım alınmıştı.
Kopya kağıdı hazırlayıp neden çekmedin?
Bildiğim yerlerden geldi.
O gün o kararı verseydim bugün ne olurdu acaba?
Bugün her şey çok daha farklı olurdu. Bak sakın bunu başlığa atma. Bu bende saklı bir şey, o bilir beni. Bu durumu birçok kişi bilmiyor. Eğer ona evet deseydim…
Evlilik teklifi miydi?
Neye göre, kime göre? Hepimiz çok farklı boyutlardayız artık. Hepiniz zaten tanıyorsunuz onu. Ben 18 yaşındaydım.
O teklif bugün gelseydi daha mı farklı olurdu?
Bilmiyorum. Duygu durumuna bağlı bir şey.
Kimleri cringe buluyorsun bölümümüze geldik. İnstagram kullanıcılarından kimi cringe buluyorsun?
Ben biraz düz kafalıyım sanırım. İnsanlar ne yapıyor diye onları takip etmiyorum. Herkes kendi hayatını yaşıyor sonuçta biz bunun hakkında yorum yapamayız.
Dilediğin bir kişiye dilediğin bir soruyu 83 milyonun önünde sorulma imkanı verildi sana. Bu kim olurdu ve ne sorardın?
Birine bir şeyi yüzüne karşı soramıyorsam 83 milyon kişinin önünde hiç sormam. Şunu sorabilirim “Niye kötü şeyler, niye olumsuz insanlar beni buluyor?”
Yağmur ben çok keyif aldım. Her ne kadar cevapsız sorular bıraksan da o sorular beni aldığı gibi seyirciyi de almıştır. Bu programın devamını çekelim.
Bu sürecin biraz daha normale dönmesi gerekiyor İstanbul’a gelmem için. Geldiğimde umarım çekebiliriz. Ben o sorulara çok cevap veremedim çünkü pandemiden dolayı kafamdan silinmiş insanlar. Bir de o napmış kim ne demiş ya da o yapamıyor gibi şeyleri konuşmayı çok sevmiyorum. Magazin beni ister sevsin ister sevmesin. Herkes bir şekilde kendi işini yapmaya çalışıyor sonuçta.