YÖK'ün yakın zamanda dünya örneklerini de inceleyerek "Küresel Salgında Yeni Normalleşme Rehberi" yayımladığı anımsatılan açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Rehberde, Uzaktan Öğretim Uygulamaları, Uygulamalı Eğitimler, Ölçme ve Değerlendirme Uygulamaları, Yabancı Uyruklu Öğrenciler, Toplantılar, Kongreler ve Değişim Programları başlıkları altında çerçeve kararlar ve öneriler yer almaktadır. Bu rehberde de açıkladığımız üzere, salgın dinamik bir süreç olduğu için salgının bölgesel ve yerel seyrine göre üniversitelerimizce farklı uygulamalara gidilmesine imkan tanınmaktadır.
Ülkemizde 45 bine yakın program bulunmaktadır ve her bir programın kazanım hedefleri doğrultusunda uygulanma yöntemleri değişkenlik arz etmektedir. Nitekim edebiyat, sosyoloji, moda tasarımı programlarıyla ebelik veya geleneksel el sanatları yahut tıp, diş hekimliği ve pilotaj programlarının eğitim öğretim süreçleri birbirinden çok farklıdır. Salgın süresince bu programların uygulamalarında alınacak önlemler de bölgeden bölgeye elbette ki farklılık arz edebilecektir."
Açıklamada, geçen günlerde salgın dolayısıyla yapılan yapısal düzenlemelerle karma öğretim uygulayabilmeleri için üniversitelere geniş bir alan bırakıldığı belirtildi.
Üniversitelerin, Koronavirüs Komisyonları ve ilgili diğer kurul ve komisyonları marifetiyle öğrencilerin, akademisyenlerin ve idari personelin sağlığını tehdit etmeyecek şekilde genel planlamalar yapabileceği bildirilen açıklamada, şunlar ifade edildi:
"Elbette ki bu süreç Sağlık Bakanlığı ve diğer ilgili bakanlıkların tedbir maksatlı yönlendirmeleri çerçevesinde sürdürülecektir. YÖK olarak, bu süreci başından itibaren 'çevik yönetim, güçlü koordinasyon, esnek kararlar almak ve kurumsal çeşitliliği imkan olarak kullanmak' şeklinde özetleyebileceğimiz bir yönetim anlayışıyla yönetiyoruz."