TERAVİH NAMAZININ HÜKMÜ
Resûl-i Ekrem (s.a.s.) ashabıyla beraber cemaat hâlinde bu namazı kılmış, onların iştiyakını görünce farz olur endişesiyle cemaatle kılmayı terk ederek yalnız kılmaya devam etmiştir (Buhârî, Salâtü’t-terâvîh, 1; Müslim, Salâtü’l-Müsâfirîn, 177-178). Yine Hz. Peygamber, “Kim inanarak ve sevabını Allah’tan bekleyerek Ramazan namazını (Teravih) kılarsa, onun geçmiş günahları bağışlanır.” (Buhârî, Salâtü’t-Teravih, 1; Müslim, Salâtü’l-Müsâfirîn, 173) buyurarak teravih namazına teşvik etmiştir. Bu bakımdan teravih namazı, erkek ve kadınlar için sünnet-i müekkededir.
Teravih namazını dört rekâtta bir selam vererek kılmak caiz ise de, iki rekâtta bir selam vererek kılmak daha faziletlidir. Bu namazın her dört rekâtının sonunda bir miktar oturup dinlenmek müstehaptır. Bu dinlenmelerde tehlîl (lâ ilâhe illallah demek) ve salavât ile meşgul olunması uygundur.