Güncelleme Tarihi:
Yunanistan ile Türkiye arasında sınır bölgesi köylerinden biri olan Yeni Bosna’ya (Nea Vissa) dev haç dikilmesinin ardından, Ankara, provokasyon ile ilgili araştırma yapıyor.
Sınıra ‘haç’ dikilmesi ile ilgili Yunanistan’ın vereceği tavrı da bekleyen Ankara’nın, AB zirvesi öncesi yürüttüğü arka kapı diplomasi trafiğine devam etmesi bekleniyor.
Bu kapsamda da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hafta başı bir kez daha Almanya Başbakanı Angela Merkel ile kritik bir görüşme yapması planlanıyor.
Yeni Bosna’ya dikilen 15 m yüksekliğindeki haçın açılışı önceki gün papazların duaları eşliğinde törenle yapıldı.
Haç, Türkiye’den görülecek şekilde ışıklandırıldı.
Türkiye’nin sınıra haç dikilmesi ile ilgili araştırmasının ardından, diplomasi yolu ile de rahatsızlığını dile getirmesi bekleniyor.
Türkiye ile Yunanistan arasındaki krizin zirve yaptığı sırada, geçen hafta Meis adasını ziyaret eden Yunan Cumhurbaşkanı Katerina Sakellaropulu yarın Kıbrıs Rum yönetimine geliyor.
Sakellaropulu, ziyareti öncesinde yine Türkiye’yi hedef aldı ve “Türk saldırganlığı karşısında egemenliğimizi korumak ve birliğimizi göstermek amacıyla Kıbrıs’a gidiyorum” dedi.
Yunanistan Cumhurbaşkanı Katerina Sakellaropulu, Doğu Akdeniz’de 10 Ağustos’tan beri süren ‘Oruç Reis’ krizinde sık sık gündeme gelen Meis Adası’nı ziyaret etti.. Yunanistan, kısa süre önce adaya asker göndermişti. Kaş ilçesine 2 kilometre uzaklıktaki Meis’te 2. Dünya Savaşı sırasında İtalyanların adadan ayrılmasının 77. yıldönümü törenlerine katılan Yunan Cumhurbaşkanı Sakellaropulu, çeşitli etkinliklerde yer aldıktan sonra yarın başkent Atina’ya dönecek.
Meis Belediye Başkanı Yorgo Samsakos’un davetlisi olarak askeri helikopterle Meis’e giden Sakellaropulu’nun programında, adanın limanına demir atmış savaş gemilerini ve yakındaki Karaada (Ro) adacığını ziyaret de bulunuyor.
Sakelaropulu, "zor ve tehlikeli bir dönem yaşadıklarını" belirterek, "Türk liderliğinin ülkelerine yönelik baskı ve saldırgan söylemlerinin arttığını" iddiasında bulundu. "Türkiye'nin, Yunanlı ve Türkler tarafından çok uzun yıllar boyunca inşa edilmiş iyi komşuluk ve barış içinde yaşama ortamını sabote ettiğini" öne süren Sakelaropulu, "Türk liderlerin saldırgan söylemleri halklar arasında engelleri yükseltiyor, şüphe ve düşmanlık yaratıyor, aralarındaki bağları sarsıyor." diye konuştu.
"Meis'in kurtuluşunun 77. yıl dönümü" adı altında düzenlenen törenlere katılmak üzere Ada'da bulunan Sakelaropulu, Meis'in Yunanistan’ın hak talebinde "yüksek stratejik öneme sahip olduğunu" savunarak, "Adanın ahlaki öneme de sahip olduğunu ve takım adalarının doğu ucunda 5 bin yıl boyunca gelenek ve göreneklerini koruduğunu" söyledi. Meis'teki Savaş Müzesi'ni de ziyaret eden Yunanistan Cumhurbaşkanı, "Atina'nın uluslararası camia ve ortaklarıyla da sürekli iş birliği ve iletişimde olduğunu" belirterek, ülkesinin diplomasi ve diyalog yolunu izlediğini öne sürdü.
Yunan medyasında, Sakellaropulu’nun Meis’e gitmesi “büyük sembolik önem taşıyan ziyaret” olarak değerlendirildi.
Yunan kurmayların, Türk savaş uçaklarının, Sakellaropulu’nun Meis ve Karaada’ya gitmek için bineceği helikopteri “rahatsız edebileceklerinden” endişe duydukları ileri sürüldü.
Ayrıca, Yunan makamlarının gerekli tüm önlemleri aldıkları belirtildi. Yunan Ta Nea gazetesi ise manşet haberinde, “Türkler son günlerde Meis’i hedef gösteriyor. 1996 Kardak krizine benzer bir ortam yaratmaya çalışıyor” iddiasında bulundu.
Geçen yılki törenlere Yunan Savunma Bakanı Yardımcısı Alkiviadis Stefanis katılmıştı. Yunan cumhurbaşkanları, başbakanlar ve bakanlar geçtiğimiz yıllarda çeşitli vesilelerle Meis adasına gittiler.
Adayı 2018’de ziyaret eden Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras’ın bindiği helikopterin Karaada’dan Meis’e dönüşünde Türk savaş uçakları tarafından “taciz edildiği” ileri sürülmüştü.
Meis adası, 1947 Paris Antlaşması ile İtalyanlar tarafından Yunanistan’a bırakıldı. Aynı antlaşma çerçevesinde asayişi sağlayacak bir kolluk kuvveti hariç, bu adanın silah ve askerden arındırılmış olması gerekiyorsa da, Yunanistan 1974 ve özellikle 1980 sonrası, Birleşmiş Milletler Şartı’nın 51. maddesine dayanarak “meşru müdaafa” iddiasıyla adadaki askeri varlığını arttırdı.
Meis adası, Yunanistan’ın Doğu Akdeniz’de deniz yetki sınırları ile ilgili maksimalist iddialarında çok büyük bir önem taşıyor.
Yunanistan, yüzölçümü 10 kilometrekare olan, Anadolu’ya 2 kilometre, Yunan anakarasına ise 580 kilometre uzaklıkta olan bu adanın 40 bin kilometrekare kıta sahanlığı bulunduğunu iddia ediyor.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Kaş'ta AA'nın sorularını cevapladı. Bakan Akar 'Bunlar tahrik değil de ne' diyerek dikkat çeken ifadeler kullandı. Akar açıklamasında 'Macron'un öncülüğünde burada bir tahrik ve kışkırtıcılık var. 18 ada Yunanistan tarafından anlaşmalara aykırı şekilde silahlandırılmış. Bunlar gerginliği tırmandırıyor, karşılıklı diyaloğu yok ediyor. Meis Adası’nın silahtan arındırılması lazım' dedi.
"Son dönemde Türkiye ile Yunanistan'ı karşı karşıya getiren adalar meselesi tekrar gündeme geldi. Meis Adası da bunlardan bir tanesi. Yunanistan bu adalar üzerinden 40 bin kilometrekarelik bir alan talep ediyor. Yunanistan Cumhurbaşkanı bugün Meis Adası'na gelmiş, bununla ilgili kanaatlerinizi paylaşır mısınız?" sorusuna karşılık Akar, bilindiği gibi birkaç gündür komutanlarla birlikte silahlı kuvvetlerin bazı unsurlarını ziyaret ederek denetimlerde bulunduklarını ve sahadaki komutanlardan bilgi aldıklarını söyledi.
"Şu anda bulunduğumuz yer, Deniz Kuvvetlerimize ait bir unsurun bulunduğu bölge. Burada sizlerle beraberiz." diyen Bakan Akar, bulundukları yerin hemen karşısında Kaş'ın bir mahallesinin olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Hemen bunun karşısında gördüğümüz ada da ana karamıza 1900 metre mesafedeki Meis Adası. Hemen onun sağında, batısında gördüğümüz de Türkiye'ye 4 kilometre civarında uzaklığı olan Karaada. Meis Adası'nın doğusunda da Fener Adası var. Fener Adası'nın ana karaya mesafesi 4 bin 500, 5 bin metre civarında olmakla beraber, Fener Adası'nın bizim adalarımıza olan mesafesi ise 1700 metre. Dolayısıyla iç içe bulunuyoruz. Hemen karşımızda da Kaş ilçemiz bulunmaktadır. Dolayısıyla buradaki görüntü, coğrafi konum, geometrik konum, gerçekten anlatılması ve anlaşılması, ayrılması gerçekten zorluklar içeriyor, birbirine girmiş vaziyette."
"Meis Adası'nı Yunanistan, kendi deniz sahası olarak ilan ediyor. Buna göre, Türkiye'nin deniz sahası şu gördüğümüz alan mı oluyor sadece?" sorusu üzerine Akar, "Burada, Yunanlı komşularımız, daha önce yapılan mahkeme kararlarını, uluslararası anlaşmaları vesaire bir tarafa bırakıp, adaların sadece olması gereken kara sularının ötesinde çok ciddi şekilde birtakım deniz yetki alanları bakımından ısrar ediyorlar." dedi.
Bu arada, Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis dün akşam Selanik’te “Helexpo Forum” kapsamında düzenlediği konuşmasında Yunanistan’ın yeni silahlanma programı çerçevesinde yapacağı satın alımlara dair açıklamalarda bulundu.
“Mevcut Mirage uçaklarının yerine 18 Rafale uçağından oluşan yeni bir filo kuracağız” diyen Miçotakis ayrıca 4 adet fırkateynin modernizasyonunun yanı sıra 4 yeni fırkateyn, 4 adet MH-60R Seahawk “Romeo” helikopteri, deniz ve hava kuvvetleri için torpido ve güdümlü füze alımı yapılacağını açıkladı.
Yunanistan Başbakanı ayrıca 5 yıllık bir program dahilinde silahlı kuvvetlere 15 bin asker dahil edileceğini söyledi.
Çavuşoğlu, dün Malta Dışişleri ve Avrupa İşleri Bakanı Evarist Bartolo ile Antalya’daki görüşmesinin ardından ortak basın toplantısında konuştu. Doğu Akdeniz konusunda yaptığı değerlendirmede Çavuşoğlu, “Türkiye her zaman diyalogdan yanadır. Türkiye’nin gözü diğer ülkelerin haklarında hiçbir zaman olmamıştır ama hakkını da sonuna kadar savunagelmiştir. Bundan sonra da savunacaktır” dedi.
Çavuşoğlu, Türkiye’nin, Yunanistan’ı veya diğer ülkeleri masaya davet ettiğinde, bazılarının bunu taviz olarak algıladığını aktararak, şunları söyledi: “Haklı olan masadan kaçmaz, diyalogdan kaçmaz, müzakereden kaçmaz. Yunanistan da tezlerinde haklıysa, uluslararası hukuka uygun olduğunu düşünüyorsa haritalarla, anlaşmalarla, örnekleriyle gelir masaya anlatır."
" Biz de tezlerimizi ortaya koyarız. Herkes o gün Avrupa Parlamentosu (AP) Dış İlişkiler Komisyonu’nda olduğu gibi kimin haklı olduğunu görür. Dolayısıyla biz ön şartsız şekilde her zaman diyalogdan yanayız. Türkiye’ye yönelik ön şart koşan olursa bizim de ön şartlarımız vardır ve bu ön şartlar da karşılanmalıdır ama ideali ön şartsız oturup, anlaşmadığın konuları bile konuşabilmektir.”
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Doğu Akdeniz'deki gerginliğin diplomatik ve barışçıl yollarla çözülmesine inandıklarını ve bunun için bölgedeki askeri varlıkların çekilmesi gerektiğini vurguladı.
Kıbrıs ve Doğu Akdeniz'de yaşanan gerginliğe ilişkin yöneltilen bir soruya cevap veren Pompeo, Doğu Akdeniz'in ABD için önemli olduğunu ve konuya dair yoğun görüşmelerde bulunduklarını söyleyerek, "Ayrıca Kıbrıs'taki liderlerle bakış açıları, hedefleri ve yapmak istedikleri şeyler hakkında konuşmak istiyorum." ifadelerini kullandı.
Pompeo, ABD Başkanı Donald Trump'ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Yunanistan Başbakanı Kyriakos Mitsotakis ile telefon görüşmeleri yaptığını hatırlattı.