Güncelleme Tarihi:
PİYANİST, besteci ve yorumcu Timur Selçuk dün yaşamını yitirdi. Acı haberi usta sanatçının eşi Handan Selçuk verdi. Handan Selçuk, “Bu sabah (dün) uykuda vefat etti. Sabah uyandıramadım. Zaten o da Allah’a hep ‘Ölümüm evimde, yatağımda olsun’ diye dua ederdi. Çok üzgünüm, acım çok büyük” dedi. 74 yaşındaki sanatçı bugün Zincirlikuyu Mezarlığı Camisi’nde öğle namazını müteakip kılınacak cenaze namazının ardından saat 14.00’te Zincirlikuyu’daki aile kabristanına defnedilecek.
Türk sanat müziği bestecisi Münir Nurettin Selçuk ve tiyatro sanatçısı Şehime Erton’un oğlu olan Timur Selçuk, 2 Temmuz 1946’da İstanbul’da doğdu. 5 yaşında piyano çalmaya başladı, 7 yaşında ilk konserini verdi.
Galatasaray Lisesi mezunu olan Selçuk, daha sonra Paris’teki Ecole Normale de Musique de Paris’te bestecilik ve orkestra yönetimi bölümüne devam etti.
Ailesinden ve ülkesinden uzak kaldığı bu süreçte mide hastalıklarıyla boğuştu. 1969 yılında geçirdiği ağır operasyonun ardından Türkiye’ye döndü.
“Ayrılanlar İçin”, “Sen Nerdesin”, “Beyaz Güvercin” ve “İspanyol Meyhanesi” gibi sevilen şarkılarını Paris’ten döndükten sonra tamamlayan sanatçı, Orhan Veli, Attilâ İlhan ve Nâzım Hikmet’in şiirlerinden besteler de yaptı.
1974 yılından sonra oda müziği çalışmalarına yöneldi. Çok sayıda tiyatro oyununun müziklerini yaptı. 1977’de İstanbul Oda Orkestrası’nı kurdu. Bir yıl sonra da Çağdaş Müzik Merkezi isimli müzik okulu açtı.Ankara Sanat Tiyatrosu’nda 10 yıl çalıştı.
“804 İşçi”, “Ferhat ile Şirin”, “Şeyh Bedrettin Destanı”, “Tak-Tik”, “Küçük Adam Ne Oldu Sana”, “Rumuz Goncagül” ve “Galilei-Galileo” adlı oyunlarının müziklerini de yaptı. “Sarıpınar 1914”, “Üç İstanbul”, “Cahide”, “Hakkâri’de Bir Mevsim” gibi filmlere de fon müziği besteledi. 1998 yılında Kültür Bakanlığı’nca verilen Devlet Sanatçısı unvanını aldı.
Timur Selçuk’un babası Münir Nurettin Selçuk, eserleriyle Türk müziğine farklı soluk getirdi. Münir Nurettin Selçuk, 1928 yılında gittiği Paris’te bir yıl kalarak Paris Konservatuvarı’nda şan, piyano ve solfej dersleri aldı. Fransız tiyatrosunda ilk solo konserini veren sanatçının, aynı yıl evlendiği Enise Selçuk’tan Meral adında bir kızı dünyaya geldi. Sanatçının Şehime Erton ile birlikteliğinden Timur ve Selim adlı iki oğlu oldu. İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Musikisi Konservatuvarı’nda repertuvar dersleri de veren sanatçı, farklı formlarda 100’den fazla esere imza attı.
Timur Selçuk’un balerin olan kızı Mercan Selçuk danslarıyla babasına konserlerinde eşlik ediyordu.
Nükhet Duru ve Timur Selçuk, 1983 yılında Şan Tiyatrosu’nda gerçekleştirilen ve yapıldığı dönemde kapalı gişe olan konser dizisiyle 26 yıl sonra yeniden seyircileriyle buluşmuştu. Ünlü sanatçılar, “Bizim Şarkılarımız” adlı konser serisiyle Türkiye turnesine çıkmıştı.
* Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy: Müzik dünyamızın ustalarından, Devlet Sanatçımız Timur Selçuk’un vefat haberini derin üzüntüyle öğrendim. Kıymetli sanatçımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır diliyorum.
* Ajda Pekkan: Kaybettiklerimize üzülüyorum ama beni daha derinden üzen, gidenlerin yerlerine kimselerin gelemeyecek olması. Hepimizin yaşadığı o olağanüstü dönem bugün bakıldığında sanki anılarda harikulade bir masal gibi. İşte bu masalın büyük kahramanlarından, değerli müzik insanı Timur Selçuk’u kaybetmenin acısını yaşıyoruz. Allah’tan rahmet sevenlerine ve müzik camiasına başsağlığı diliyorum.
* Haldun Dormen: Üstat Münir Nurettin Selçuk’un oğlu Timur Selçuk’un vefatı bizleri çok üzdü. Bütün aileye sabırlar diliyorum.
*Ata Demirer: Sanatçının tarifiydi Timur Selçuk, çok üzgünüm.
* Nilüfer: Timur Selçuk örnek bir sanatçı. Onun şarkılarını seslendirme fırsatı yakalayabildik. Çok üzgünüm...
* Ali Kocatepe: Türkiye ustasını kaybetti. 1967’de “Ayrılanlar İçin” bestesiyle modern Türk müziğinin ilk başyapıtını üreten, müzik dünyamızın gerçek duayeni Timur Selçuk dostumu kaybetmenin acısını yaşıyorum. Tüm sevenlerine sabır dilerim.
* Fazıl Say: Çok üzgünüm. Işıklar içinde uyusun.
* Erol Evgin: Unutulmaz şarkıların bestecisi, eşsiz müzik insanı, çok kıymetli dostumun kaybından duyduğum acı büyüktür.
*Cahit Berkay: Aynı yaştaydık ama saygımdan hep ‘Timur Ağabey’ derdim. Tam bir İstanbul beyefendisiydi. Nasıl zamanlardan geçiriyoruz? Son vazifemi yerine getirmeye bile gidemiyorum.