Çalışmaları
Kışlalı'nın, günün sıcak siyasi konularına ilişkin yüzlerce köşe yazısının yanı sıra "Modern Türkiye'de siyasi güçler", "Öğrenci Ayaklanmaları", "Atatürk'e Saldırmanın Dayanılmaz Hafifliği", "Kemalizm, Laiklik ve Demokrasi", "Siyasal Sistemler", "Siyaset Bilimi", "Siyasal Çatışma ve Uzlaşma", "Seçimsiz Demokrasi", "Bir Türk'ün Ölümü" ve "Ben Demokrat Değilim" adlı kitapları bulunuyor.
Terör saldırısı sonucu ölen Kışlalı, öğrencilerine ithaf ettiği "Siyasal Çatışma ve Uzlaşma" adlı kitabında, "şiddettin psikolojisi" ve "terörizmin sosyolojisi"ne ilişkin analizlerde bulunmuştu. Kışlalı'nın kitaptaki tespitlerinden biri, "Silah ve şiddet karşısında toplumun boyun eğdiğini göstermek ne kadar yanlış ise; terörü yaratan ortamın değişmesi için gerekli demokratik adımları atmaktan kaçınmak da o ölçüde hatalıdır." şeklindeydi.
Demirel ve Ecevit'in, suikast sonrasındaki açıklamaları
Kışlalı'nın ölümünden bir gün sonra Cumhuriyet gazetesinin Ankara bürosunu ziyaret eden 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Kışlalı için açılan özel deftere, "Sayın Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı, Sana Allah'tan rahmet diliyorum. Sana uzanan eller kırılsın. Sen bu canilerin hedefi oldun, esas hedef Türkiye Cumhuriyeti ve Türk milleti ve onun huzurudur. Bu cinayeti işleyenleri de, işletenleri de kınıyorum. Kendileri karanlık maksatlarına ulaşamayacaklar; yakalarını, adaletin elinden kurtaramayacaklardır. Milletçe üzülüyor, sana ağlıyoruz. Allah rahmet eylesin." cümlelerini yazdı.
Suikast günü Kışlalı'nın ailesine başsağlığı dileyen Başbakan Bülent Ecevit de Kışlalı'nın, topluma ışık tutan aydınlık düşünceli bir insan olduğunu ifade ederek, "Çok değerli bir bilim adamıydı. Çok değerli bir yazardı. Birlikte hükümet üyesi bulunduğumuz dönemlerde ona hayranlığım büsbütün artmıştı. Çok başarılı bir Kültür Bakanıydı. Bu korkunç bir cinayet. Bu tür cinayetlerle, çılgınlıklarla Türkiye'yi yolundan saptıracağını zannedenler kendi kendilerini aldatıyorlar ve bütün millete zarar veriyorlar. Son derecede üzgünüm. Allah rahmet eylesin." dedi.