Güncelleme Tarihi:
Türk edebiyatı çatısı altında yetiştirilen en büyük şairlerden biri olan Nazım Hikmet, ilk şiirlerini hece ölçüsü kuralları içinde yazdı. Yazdıkları le kısa zamanda diğer şairlere fark attı. Hece ölçüsü ile yetinmeyerek şiirleri için başka formlar bulma arayışına girdi. Sovyet Rusya’da kaldığı yıllar sırasında şiirlerinde bulmaya çalıştığı yeni ve farklı formlara ulaştı. Bu sebeple hem içerik hem de biçim yönünden dönemin şairlerinden farklı bir yol izledi. Şiirlerinde uzun yıllar benimsediği hece ölçüsünden vazgeçerek serbest ölçüde yazmaya başladı. Yine o dönem Sovyet şairlerinden esinlenerek şiirlerine farklı bir boyut kazandırdı. Yazdıkları Fikret Kızılok, Cem Karaca, Fuat Saka, Grup Yorum, Ezginin Günlüğü, Zülfü Livaneli gibi usta sanatçılar tarafından seslendirildi. Buna ek olarak birçok eseri de Yeni Türk’ün eski üyelerinden Selim Atakan tarafından bestelendi.
Edebiyat dünyasına farklı bir soluk getiren Nazım Hikmet Ran, bıraktığı anlamlı sözlerle hep hayatımızda oldu. İşte, en güzel resimli, kısa, uzun, anlamlı ve yıldönümü için meşhur Nazım Hikmet sözleri…
Gitmek sadece bir eylemdir. Unutmak ise kocaman bir eylemdir.
Gidenin arkasından gelen gideni bulacak mı zannediyorsun?
Yitirdim kendimi kendi içimde...
Bence sen de şimdi herkes gibisin…
Evet. Belki umudum kalmadı geleceğimden; ama asla pişman değilim geçmişimden...
İşin en aşağılık tarafı şu ki yavrum, galiba yalnızlığa alışıyorum.
Ne alemdesin yaşama sevincim benim…
İnsanların kanatları yok, insanların kanatları yüreklerinde...
Pişman değilim yaşadıklarımdan, öfkem belki de yaşayamadıklarımdan.
Biz başka severdik. O yüzden başka sevemedik...
Ne demir ne tahta,Ne tül perde var.Hayatında hürriyeti seçmene lüzum yok, hürsün.Bu hürriyet hazin şey yıldızlar altında.
İçimde mis kokulu kızıl bir gül gibi duruyor zaman.
Sen yanmasan, ben yanmasam, biz yanmasak nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa...
Bir tanem… Işığım, ekmeğim ve buğdayım. Yani her şeyim…
Kimselere anlatamadım. Kendime bile, ola ki ağzımdan kaçırır, bir daha tutamam seni...
Yalnızlık insanlara çok şey öğretmiştir. Ama sen gitme cahil kalayım.
Sevmek için ‘yürek’Sürdürmek için ‘emek’ gerek.Sevgi ne boğazda, Ne mum ışığında yemek yemek.Ne de pahalı bir pırlanta demek.Sevgi; bir lokmada iki mutlu insan demek…
Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine…
Kelebek misalidir aşk; anlamayana ömrü günlük, anlayana bir ömürlük!