Orman mühendisi arkadaşının tavsiyesiyle hobi olarak başladığı, Türkiye'de halk arasında kurt üzümü ya da mutluluk meyvesi olarak bilinen goji berryi üreten Mehmet Çekil, Avrupa'dan gelen taleplere yetişmeye çalışıyor. Kent hayatının stresli yaşantısından sıkılan Çekil, 6 yıl önce Hasan Dağı eteklerinde bin 300 rakımlı Kargın köyüne, anavatanı Tibet olan goji berry fidanları dikti. Üretimin istenilen seviyede olması ve taleplerin artmasıyla tarlasını 57 dekarlık alana çıkaran Çekil, yıllık ortalama yaş ve kuru 25 ton meyve alıyor. Tarlada kadın işçiler tarafından özenle toplanan meyveler, 60 derecelik fırınlarda kurutulduktan sonra paketlenerek, ihracatçı firmalar aracılığıyla İtalya başta olmak üzere Belçika, Hollanda, İspanya, Almanya ve Fransa gibi ülkelere ihraç ediliyor. Meyvenin reçel, çay ve turşusunu da yapan Çekil, 2017 yılında Aksaray'ı temsilen girdiği Türkiye Tarım Oscarları yarışmasında Aksaray'ın Goji Berry Meyvesi Oscar Ödülü'ne layık görüldü. Aksaray Tarım ve Orman Müdürü Bülent Saklav, AA muhabirine yaptığı açıklamada, goji berry meyvesinin tıbbi aromatik bir bitki olduğunu söyledi. Bu meyvenin suya çok az ihtiyaç duyduğunu vurgulayan Saklav, şöyle konuştu: Meyve her türlü toprakta yetiştirilebiliyor, toprak bakımı da istemiyor. Amacımız bu gibi alternatif ürünleri ilimizde attırarak üreticilerimize gelir kaynakları oluşturmak istiyoruz. Çiftçilerimiz doğduğu yerde doyurmak istiyoruz. Bu bahçemiz 57 dekar. Yıllık ortalama 5 ton kuru 20 ton da yaş meyve veriyor. Bu ürünleri hem Türkiye içerisinde hem de Avrupa ülkelerine satıyor. Meyvemiz yılda 5-6 kez hasat yapabiliyor. Bu toplanan ürünleri de iyi fiyata satıyor. Üreticimiz çok memnun. Çiftçimiz üretiyor Aksaray'ımız kazanıyor. Saklav, çiftçileri alternatif ürün yetiştiriciliği olarak goji berry, lavanta, safran ve kapari gibi ürünlere yönlendirdiklerini ve desteklediklerini kaydetti. Çekil ise goji berry meyvesini 6 yıl önce orman mühendisi bir arkadaşının tavsiyesi üzerine hobi amacıyla bahçesine diktiğini ifade etti. Ardından meyveyi araştırdığını ve Anadolu'nun yüksek rakımlı alanlarına çok uygun bir bitki olduğunu keşfettiğini anlatan Çekil, Meyvemiz sert iklimi seviyor. Bizim bu bölgede özellikle Hasan Dağı yamaçlarında çok güzel yetişen bir bitki. Anadolu'nun her yerinde rahatlıkla ekilebilir ve çok güzel verimler alınabilir. Üründen güzel verim elde ettikten sonra tarlamızı büyüttük. Bu bahçemizi bu yıl hiç sulamadık. Sulanmadığı halde çok yoğun meyve veriyor. diye konuştu. Çekil, gençlik iksiri olarak nitelendirilen goji berrynin antioksidan deposu olduğunu vurguladı. Meyvenin alternatif bir bitki olarak kendilerine çok iyi bir gelir kapısı olduğunu aktaran Çekil, şöyle devam etti: Bahçemizde yetiştirdiğimiz goji berryler yoğun ilgi görüyor. İlk yıllarda ürünlerimizi dökme olarak satıyorduk, sonra paketleme ruhsatımızı aldık. Şu an ürünlerimizi paketleyip satabiliyoruz. Meyvelerimizi topladıktan sonra sepetlere koyuyoruz. Daha sonra 55-60 derecelik fırınlarda 2 gün bekletiyoruz. Yeterli kuruluğa ulaşan meyveleri saplarından temizliyoruz. En son aşamada da paketliyoruz. Şu an elimizdeki ürün talebe yetmiyor. Özellikle kuru meyveye talep çok. İtalya, Belçika, Almanya, İngiltere ve İspanya gibi ülkelerden ciddi talepler alıyoruz. Ürünlerimizi, daha çok ihracatçı firmalar aracılığıyla, yurt dışında gönderiyoruz. İki gün önce İtalya'dan 18 ton ürün talep ettiler ama elimizde o kadar ürün olmadığı için karşılayamadık. Yıllık bahçemizden 20-22 ton arasında yaş ve kuru olarak da 5 ton meyve alıyoruz. Kuru olarak meyvenin kilosu 80 ile 150 lira arasında yaş ise 40 liradan satılıyor.