Söylentiler, CIA, FBI, mafya ve Hollywood yıldızlarının da 'sahte intihar' komplosuna karıştığını gösteriyor. Marilyn Monroe, 1962'de ağustos ayının başlarında hayatını kaybetmişti. 5 Ağustos Pazar günü Monroe'nin yardımcısı Eunice Murray, yıldızın yatak odasının kilitli olduğunu ve ışığın saat 3'te halen açık olduğunu fark ettiğinde endişelenmeye başladı. Murray hemen Monroe’nın psikiyatrı olan Dr. Ralph Greenson’u aradı. Greenson Monroe’nin evine koştu ve kilitli odasına pencereyi kırarak girdi. Monroe'nun tepkisiz olduğunu ve etrafında boş hap kavanozlarının olduğunu gören Greenson, olay yerinde öldüğünü açıklayan Monroe'nin doktoru Hyman Engelberg'i aradı. Resmi karar, ölümünün aşırı dozda barbitürat yoluyla gerçekleştiği ve muhtemelen intihar olduğuydu. Monroe, 36 yaşındaydı ve döneminin en büyük yıldızlarından biriydi. Filmleri, 200 milyon doların üzerinde bir hasılat elde etti. Bugün bu rakam 2 milyar dolar ediyor. Ölümünün altında yatan bir komplo ile ilgili söylentiler, neredeyse ilk gelen raporlardan kaynaklanıyordu. Birçok söylenti, 'sorunlu' yıldızın en derin sırlarını yazdığı Küçük Kırmızı Kitap üzerine odaklandı. Kitapta Amerika'daki en güçlü adamlardan bazılarıyla olan ilişkilerinin sırları yer alıyordu. Dr Steven Greer gibi bazı araştırmacılar, John F Kennedy ile ilgili olan ilişkisinde eski başkanın ağzından kaçırdığı sırlar hakkında ayrıntılı bilgi içerdiğini düşünüyor. Greer, JFK'nın Marilyn'e Roswell'de “uzaydan gelen şeyler”in kanıtını gördüğünü söylediğini iddia ediyor. Greer ayrıca şunları söyledi; Ölmeden bir gün önce Marilyn Monroe'nun telefon konuşmaları da dahil olmak üzere, hiçbir zaman açıklanmamış olan bir dizi kanıtlarımız var. Kennedy'nin 'yastık sohbeti' sırasında, 'gizli hava üssü' (51. Bölge) denilen yerde dünya dışından gelen bir aracın enkazını görmesiyle ilgili söylediklerini anlatmak için bir basın toplantısı yapmakla tehdit ediyordu. Bu yüzden öldürüldü.