Bu, temkinli bir adım. Gerekirse belli aralıklarla kararımızı gözden geçiririz. Ancak, "Genel olarak eğitime başlıyoruz" dendiği anda bile okulların açılamayacağı riskli iller var.
Sağlık sistemimiz, salgının yükünü nasıl karşılıyor?
Hastanelerden çevrilen tek bir vatandaş yok. Bölgesel bazda da hasta yükünün karşılanmadığı bir tablo da yok.Ama duyarlılık göstermezsek bu, olmayacağı anlamına gelmez.
'Endişeye gerek yok. Hastaneler yetiyor. İlaç da var. İşimize bakalım' denirse herkes en yakınında korona olduğunu görür. Formül belli: "Maske, mesafe, hijyen, test, tarama, erken teşhis ve tedavi."
İstatistiklerinde şüphe var mı?
Dünya Sağlık Örgütü, "PCR yapıyorsanız, pozitif vakalarınızı bildirin" diyor. Bu imkan yoksa, tomografi veya klinik bulgu ile teşhis konulan vakaların bildirilmesini istiyor. Biz, PCR'ı yaygın yapıyor ve pozitif vakaları bildiriyoruz.
Kişinin primer (temelde yatan) hastalığının ne olduğu önemli. Örneğin, trafik kazası geliyor. İki, üç gün yatıyor. Yatan hastalara Kovid testi de uygulanıyor. Diyelim, test pozitif çıkıyor. Trafik kazasından mı öldü, Kovid'den mi? Başlangıçtaki neden trafik kazası, kovid ikincil neden. DSÖ, asli sebebi önemsiyor.
CHP Genel Başkanı'nın açıklamalarına ne diyorsunuz?
Dünya, solunum sıkıntısı olmayanı hastaneye almıyor. Kovid'de 10 vakadan 8'i belirti vermiyor, 1'i hafiforta düzeyde atlatıyor, 1'i de hastanede tedaviye alınıyor. Batı ülkeleri bu 8'le uğraşmıyor. Biz ise sürekli tarama yapıyor o 8'i izole ediyoruz. Tarama yaptıkça vaka artıyor. CHP Genel Başkanı o sözleri söylememeli. Batı ülkeleri gibi bizim de sadece solunum sıkıntısı olana test yapmamız gerekir.Ama biz filyasyon gibi zor bir işi yapıyoruz.
Türkiye'nin, üstünlüğü nerede?
Türkiye bu kadar salgın yüküyle karşı karşıya kalmasına rağmen sağlık altyapısında sorun yaşamadı. Şu anki yükümüzü bilebilir olsalar, sağlık alt yapımızın gücüne ve çalışanlarımızın özverisine şaşırırlar. Turizm açıldı, 10 milyon insan geldi.
Sadece THY'de ağustos ayında 9.5 milyonun hareketi söz konusu. Pandemi olacak, 10 milyon kişi uçakla hareket edecek. Ve sağlık sisteminiz ayakta kalacak. Bu büyük bir başarıdır.
Aşı üretiminde hangi noktadayız?
Dünyada 8 aşı, faz 3 aşamasına geldi. Bizde 13 aşı çalışması var ve hayvan deneyleri tamamlanmak üzere. Faz 3 için başvuran ABD'li bir firma ile Çin merkezli aşıya izin verdik. Ruslar da dosya sundu. Faz 3, gönüllülerde yaygın çalışmanın yapıldığı bir dönem. Aşıların bizim insanımızdaki etkisini bilmemiz çok önemli. Irktan ırka, bölgeden bölgeye değişebiliyor.
Grip mevsimine dair ne tür hazırlıklar planlandı?
Ekim, kasım ayları influenza (grip) ve solunum yolu hastalıklarının yoğun olabileceği bir dönem. Üstelik belirtiler de benzer. Eğer maske ve mesafeye özen gösterilirse bu tedbir tüm vatandaşlarımızı mevsimsel hastalıklardan da koruyacaktır. Viral enfeksiyonlar, damlacıkla geçiyor. Beklediğimiz tehlikeyi en aza indirmenin yolu yine maske ve mesafeden geçiyor.
Kovid tedavisinde kullandığımız Favipiravir isimli antiviral ilaç, influenza (grip) üzerine de etkili. "Grip miyim, Kovid miyim?" endişesini dikkate alarak favipiraviri vatandaşımıza yaygın vereceğiz. Ayrıca aynı sürüntüden influenza ve Kovid tespiti de yapılacak.
Üniversiteler ne zaman açılmalı?
Üniversitelerin açılması halinde büyük şehirlere doğru ciddi nüfus hareketi olacak. Öğrenciler genelde yurtta kalıyor. Şu an tek kişilik oda imkanları sınırlı. Hem hareket hem de bir arada yaşam, durumu riskli kılıyor.
İlk etapta uygulamanın gerekli olduğu tıp, mimarlık, inşaat gibi alanlardan başlayalım istedik. Yurtlarda daha az öğrenci kalacağı için bu tablo, yönetilebilir olacak. Kontrollü döneme giren illerde ise üniversiteler daha erken açılabilir.
Salgının kontrole alındığı dönemin ölçütü nedir?
Kontrollü dönem, il bazında 100 bin nüfusa düşen vaka sayısı ile orantılı. Türkiye genelinde günlük vakanın önce 500'ün sonra 100'ün altına indiği süreç, kontrollü dönem olarak tanımlanabilir.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'dan vatandaşlara tedbir çağrısı geldi: Koca, "Nisan ayında hastaların %65’i, vefatların ise %54’ü İstanbul’daydı. Aldığımız tedbirler ile hasta sayısı %72, vefatlar %78 azaldı. 11 Eylül’de hasta sayısı geçen ayın hasta sayısının yaklaşık iki katı. Bugün filyasyon ekip sayımızı %34 artırdık. tedbirlere birlikte uyalım.Nisan ayında Ağır Hastaların %76’sı İstanbul’daki hastanelerimizdeydi. Ancak son 1 ay içinde ağır hasta sayısı İstanbulda %42 arttı. İstanbul’da oluşabilecek riski birlikte yok edebiliriz. Mücadele gücümüz TEDBİRlere BİRLİKte uyum." dedi.