En tehlikeli görev! İstanbul'daki köpekbalıkları onlara emanet
Güncelleme Tarihi:
İstanbul’un en uzun akvaryum tünelinde yer alan köpekbalıklarını besleyen dalgıçlar, canlarını hiçe sayıyor. 48 saatte bir köpekbalıklarıyla dolu akvaryuma giren dalgıçlar, içeride yaklaşık 45 dakika kalıyor. Bu tehlikeli görevi yerine getirirken büyük risk alan dalgıçlar korkmadıklarını ve işlerini sevdiklerini söyledi.
88 metre tünel uzunluğu ile İstanbul'un en uzun akvaryum tüneli, on binlerce deniz canlısını içerisinde barındırıyor. Bu akvaryumda görev yapan dalgıçlar köpekbalıkları aç kalmasın diye büyük risk alarak onları 3 günde bir elleriyle besliyor.
En ufak bir hata onları besleyen dalgıçların hayatına mal olabilir. Köpekbalıklarının saldırısına uğrama riskini göze alan dalgıçlar, akvaryumda asla tek başına kalmadıklarını ve köpek balıklarını beslerken kesinlikle onlara temas etmediklerini dile getirdi.
BAKMADAN GEÇME!
5 yıldır besleme dalgıcı olarak görev yaptığını söyleyen Oğuzhan Çavdır, "3 kişi suya giriyoruz, birimiz beslenme diğerleri koruma dalgıcı olarak görev yapıyor. Elimizdeki yeşil plastik sopaları köpekbalıklarına zarar vermeden sadece yönlendirmek için kullanıyoruz. Köpekbalıkları sırayla yanımıza gelip yemini alıp tur atıyor..."
"...Bu akvaryumda ikisi dişi bir erkek üç köpekbalığı var. Suya girince besleme dalgıcı diz çöküp köpek balığının gelmesini bekliyor. Ses çıkartarak veya yemin kanını sıkarak köpekbalıklarını uyarıyoruz. Köpekbalıkları yanımıza gelince elimizdeki çubuğun ucuna yemi takıp ağzına doğru yaklaştırıp yemi almasını bekliyoruz" dedi.
BAKMADAN GEÇME!
Köpekbalıklarını beslerken korkmadığını ve işten keyif aldığını ifade eden Çavdır, "Heyecanı sevdiğim için senelerdir severek yapıyorum. Akvaryumdayken üçümüzün iletişimi çok önemli, sürekli göz teması halinde oluyoruz. Aynı zamanda dışarıda da bir korumamız var, elindeki lazerle köpekbalığının geldiği yönü bize söylüyor" diye konuştu.
Köpekbalıklarına palamut ve uskumru vereceklerini söyleyen Çavdır, "Bazen kalamar ve ahtapot veriyoruz. Köpekbalıklarını beslememiz 1 saat ile 45 dakika arasında sürüyor. Yemi alıp almasına bağlı bu süre değişiyor. Haftada 3 kez besliyoruz, toplamda 6 kilo et yiyorlar ama bu oran da değişebiliyor. Bugünkü beslememiz de 45 dakika sürecek" ifadelerini kullandı.
BAKMADAN GEÇME!
Hızlı ve zemine yakın yüzdüklerinde köpek balıklarının acıktıklarını anladıklarını aktaran Çavdır, "Beslerken köpek balıklarının önünün muhakkak açık olmasına dikkat ediyoruz. Hayvan akvaryumda rahat yüzmeli. Eğer biz besleme sırasında onu sıkıştırırsak, yüzmesini engellersek veya kuyruğuna dokunursak köpekbalığı sinirlenip bir anda ummadığımız şekilde hızlanıp burun buruna gelebiliriz. Saldırıya geçebilir, böyle bir risk var. Burada bugüne kadar böyle bir şey yaşamadık. Çünkü ekibimiz çok profesyonel" dedi.
Akvaryuma asla yalnız girmediklerine dikkat çeken Çavdır, "Her zaman güvenlikli bir şekilde hayvanların beslenmesini gerçekleştiriyoruz ve asla onlarla temasta bulunmuyoruz. 3 yıldır burada olan köpekbalıkları 6 yaşında. Akvaryumda yaşama süreleri 15 yıl. 150 ile 200 kilo arasındalar, boyları da 1.70 ile 2.30 arası değişiyor" diye konuştu.
BAKMADAN GEÇME!
İstanbul Üniversitesi Sualtı Teknolojileri Bölümü mezunu Cemre Özpınar, 5 yıldır koruma dalgıcı olarak görev yaptığını söyledi. Özpınar, "Hayvanların içine girince ister istemez korku oluyor, sonuçta köpekbalığı ama işimi seviyorum. Korkuyu yendikten sonra zaten çok stres yaşamıyorum. Hiç temas etmiyoruz, ona kendini güvende hissettirmemiz gerekiyor. Köpekbalığı huzursuz olursa davranışlarına da yansıyor, ona çok dikkat ediyoruz. Çok fazla da üzerlerine gitmiyoruz" ifadelerini kullandı.